20.Bölüm

1.2K 127 44
                                    

 Beğeni + 35 - Yorum + 35   

Sınır geçilmediği takdirde yeni bölüm isterse bir sene sürsün gelmeyecektir.  

O nedenle pamuk eller klavyeye, ne yapacağınızı biliyorsunuz. bir yıldıza basmak ya da iki satır yorum yazmak sizi bu kadar zorlamamalı.

Not: Hikayeden ve benden nefret ediyorsanız bilemem tabi.

Keyifli okumalar.

*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*

Öpücüğüne karşılık almıştı almasına ama Jongin'in tereddütlü hareketleri, Lena'nın söylediklerini düşündüğünü çok belli ediyordu.

"Lena sana yattığımızı mı söyledi yoksa?"

O sırada Jongin'e değil Lena'ya bakıyordu. Jongin, merakına yenilmişti.

"Bilmem gereken başka bir şey mi var?"

Sehun, Lena'nın gözlerinin içine bakarak, Jongin'e biraz daha sokuldu. Ne ifadesi ne de bakışlarında bir değişiklik olmamıştı.

"Ona sen mi anlatırsın Lena? Yoksa gerçeği ben mi anlatayım?"

Jongin'i aniden tekrar saran kıskançlık duygusu, tüm damarlarında gezinmeye başlamıştı.

"Bilmek istemiyorum Sehun."

Sehun, Lena'dan gözlerini ayırarak Jongin'in kahveliklerinin içine derin bir şekilde baktı. Artık aralarında sır kalsın istemiyordu.

"Bilmek senin de hakkın Jongin. Değil mi Lena?"

"Beni rahat bırak!"

Lena, yanağının acısı ile yaslandığı ağacın dibine çöktü. Tüm olanlar düşünüldüğünde, fena faka bastığını yeni fark ediyordu.

"Sehun ile hiçbir zaman beraber olmadım. Bir kazıda tanıştık. Ona ne kadar kur yaparsam yapayım bir işe yaramamıştı. Bir süre sonra onunda benimle aynı iz üzerinde çalıştığını öğrendim. Yani sana sorduğumuz ama senin haberinin olmadığı tılsımlardan söz ediyorum... Bir keresinde Sehun'un aptal asistanı Irene'den bilgi alabilmek için, bir dönem ona baskı bile yapmıştım. O dönem Sehun'un neler yaptığını, biraz da onun sayesinde öğrendim.

Uzun bir süre Sehun'dan haber alamamıştım. Ta ki o evimden birkaç metre ötedeki apartmana taşınana kadar. Onu izlettim. Her yaptığı şeyin, her attığı adımın haberini alıyordum. Bana akıllıca gelmişti. Fakat ne yazık ki bunun aslında bir düzmece olduğunu çok sonra anladım. Siwon'da, benim kadar tılsımları bulmak için can atıyordu. Gerçi harekete geçmekten çok, olan biteni uzaktan izlemeyi seven tiplerden olduğu için, seni kaçırmak benim fikrimdi.

Bir şeyler bildiğinden neredeyse emindim. Seni kaçırmamızdan kısa bir süre sonra otel odanda üzerinde bornozlu birinin öldürüldüğünü öğrendik. Bunun üzerine Siwon'da seni, Sehun'a karşı koz olarak kullanabileceğimizi savundu.

Gerçi bunun iyi bir fikir olacağı konusunda ciddi tereddütlerim vardı. Çünkü herkes gibi o da seni öldü biliyordu ve bize inanmak istemeyebilirdi. Arabada söylediklerimin gerçek olmadığını böylelikle anlamışsındır. Sadece birbirinize karşı hissettiklerinizden nefret etmiştim."

Jongin, şaşkınlıkla açılmış gözlerini Lena'nın yüzüne dikmişti. Evet, etrafında olan biten tuhaf olayların varlığının farkındaydı. Ama sanki başka şeylerde peşinden gelecekmiş gibi hissediyordu.

TILSIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin