Dişi Aslan ve Kurt

-Leydi Cersei Lannister-

3 ay sonra kraldan gelen bir kuzgunla Ned Kuzey askerlerini topladı. Lord Balon bundan böyle Kral Balon olarak anılmak istiyordu. Yarın sabah Ned yola çıkacaktı. Cersei'yi tekrar öptü. Daha fazla konuşuyorlardı ve daha fazla birliktelerdi 3 aydır. "Jon'a beni hatırlat, beni tanıt"

-Ned böyle konuşma, Jon seni kendi tanıyacak, geri döneceğini biliyorum."

-Savaşı gördüm Cersei. Ölmek çok kolay."

-Sen bir Starksın, ve benim kocamsın. Zor olanı yapmanı istiyorum." Cersei Ned'i sıkıca öptü.

-Cersei, aşkım beni dinle. Jon belli yasa gelene kadar, burayı sen yöneteceksin. Jon'un kendi başına kalmasına izin ver. İkinizindi mutlu olmasını istiyorum. Sunu da bilmeni istiyorum; Mutlu öleceğim, senin sayende hiç olmadığım kadar mutluyum. Teşekkür ederim aşkım." Cersei Ned'in aşkı olmak istemiyordu. Ona aşık olduğu için onu incitmek istedi. Ama yarın ölebilecek bir adamı üzmenin anlamı yoktu. Dudaklarını Net'inkilere teslim etti. Çok geçmeden tüm vücudu Net'inkinin altındaydı, Ned hiç olmadığı kadar ateşliydi. Cersei'yi sımsıkı tutuyordu, tüm vücudu Ned'in hakimiyetindeydi.

***

Ned yataktan kalktı, hem kendine hemde Cersei'ye birer kadeh şarap doldurdu.

-Ned dinlenmen gerekli."

-Hayır sana bir şey anlatmak istiyorum. Ne dersen de bunu bilmek istediğini biliyorum." Cersei uzattığı şarabı aldı. Yatakta doğruldu. Ned karşına geçti.

-Jon'u doğuran kişiyi bilmeni istiyorum. Onu kimse elinden alamayacak." Cersei tepki vermedi. Dinlemeye devam etti. "Jon'u leydi Ashara Dayne doğurdu." Cersei şaşkınlığının saklayamadı. Mutfakta bu dedikodunun duyduğunda bunun olamayacağını düşünmüştü.

-O halde Ashara'nın bahsettiği adam sendin!"

-Ashara benden mi bahsetti?"

-Adını asla söylemediği bir adamdan bahsediyordu, Ash'in hamile kaldığını biliyordum. Ardından ise ölüm haberini aldım. Ash ile arkadaştım denebilir." Ned'in yüzünden şaşkınlığı belli oluyordu.

-O halde her şeyi biliyorsun."

-Evet öyle de diyebiliriz." Tek kaşını kaldırarak gülümsedi. "Ashara her zaman açık bir kadın olmuştur."

-Özür dilerim Cersei. Bunu yapmamalıydım. Gençtik ve birbirimizi seviyorduk." son kelimeyi söylerken sesi daha sıcak çıkmıştı. Cersei Ashara'nın anlattıklarını ve ona yazdıklarını düşünmüştü. Ashara, Ned'i öylesine sevmişti ki, bir şey denemezdi. Hep evlenmenin hayalini kurmuştu Ned'le. "Kuzey yıldızım" diye bahsettiği Ned'ti. Ashara Ned ileyken çok mutluydu. Ve sonra bedenini sıcak sulara bırakmayı seçmişti.

-Ned bunu sorduğum için beni affet ama Ashara ile evlenecek adam sendin, o hamileydi ve sen neden geri dönüp benimle evlendin?" Bir an sorduğu sorunun cevabından korktu, Ashara'nın ölümünü kimse bilmiyordu, Cersei düşündü, Ned Winterfell'de değildi ölüm haberini aldığını, Jon yoktu.

-Krallığa bir tehdit oluşturuyordun." Ned basitçe söyledi.

-Ned aşkından vazgeçtin, ve bana doğruyu söyle Ashara bu yüzden mi intihar etti?" Cersei cevabı biliyordu ama duymalıydı emin olmalıydı.

-Bir piçle ortada kalamazdı, kimse onunla evlenmez, evlense bile Jon'u istemezdi. Jon'u yanımda getirmekten başka çarem yoktu. Ve Ashara'yı getiremezdim, sen buradaydın. Zaten asla gelmezdi."

-Evet, gelmezdi." Cersei acıyla gülümsedi ve gözündeki tek yaşı sildi. Ashara'nın elindekileri zorla ona vermişlerdi, Ned'in aşkı bile artık oydu, oğlu ona anne diyordu. Ned'in gözleri dolmuştu. Sarıldı, ardından başını göğsüne yasladı.

-üzgünüm, 

Kıskanmamıştı, Ashara'nın çocuğunun annesi olmak huzur vermişti. Ned'i öptü. Ve gülümsedi. "Özür dileyeceğin bir şey yok. Jon artık bizim çocuğumuz."

-Sana nasıl teşekkür ederim, bilmiyorum Cersei."

-Bu sefer savaştan çocuksuz dön." dedi ufak bir kahkahayla. Ned bos kadehleri komidinin üzerine koydu. Ve tekrar Cersei'yi kollarının arasına aldı. Alnına bir öpücük kondurdu. "Seni seviyorum." dedi fısıldayarak. Cersei'nin tüm vücudu donup kaldı. Hayır, Ned beni sevme diye bağırmak istedi. Beni sevmemesi gerek. "Bana karşılık vermeni beklemiyorum dişi aslanım, sadece bunu bilmeni istiyorum." Tekrar dudaklarını öptü. Birbirlerine sarıldılar ve sanki yarın yokmuşçasına tatlı bir uyuyakaldılar.

***

"Ned daha hızlı, daha hızlı ol." Cersei inledi.

-Hayır!" dedi Ned. Cersei gözlerini açtı ve kapının açıldığını gördü. "Myra!"

-GİT BURDAN!" diye bağırdı Ned. Cersei kalkıp kızla konuşmayı denese de Ned kollarından tutup yatağa yapıştırdı.

-Birilerine söyleyebilir." dedi Cersei endişeyle inleyerek"

-Bırak söylesin, bırak lordunun sana ne kadar zevk verdiğini herkese anlatsın. Mutfak dedikodusu olalım, eminim onların dedikleri senin soylu kulaklarına gelemeyecektir."

İkiside zevklerine ulaştıklarında kalktılar ve giyindiler. Ned zırhını giydiğinde daha büyük gözüküyordu. "Oğlumuzu görmek istiyorum." Ned'in oğlumuz demesi hoşuna gitmişti, genellikle oğlum diyordu. Birlikte Jon'un odasına gittiler. Ned Jon'u kucağına alarak uyandırdı.

-Ben burada yokken annene iyi davran ve onu koru, anlaştık mi?" Jon kafasını salladı, ardından babasının yanaklarını sıktı. Hepsi birlikte güldüler. Birlikte avluya indiler. Jorah Mormont, Rickard Karstark ve Howland Reed Ned'i bekliyordu. Cersei berbat haldeydi. Saçları yapılı değildi ve dun gece Ned'in boynunda biriktiği izler olduğuna emindi. Ned Jon'u kucakladı. Ardından Cersei'yi kendine çekti, ve uzun sure öptü. "Kendine iyi bak sevgilim." Cersei gözünden gelen tek yaşı sildi.

*Şu sıralar en büyük destekçim ve yoldaşım olan Handan'a teşekkür ederim :)