-Leydi Cersei Lannister-

414 22 2
                                    

Lord Stark'a sessiz Kurt diyorlardı, Cersei buraya geldiğinden beri bunun aksini görmemişti, Lord gerçekten çok sessizdi. Garip öpüşmenin verdiği hisle sessizce yürüdüler. Odalarına geldiklerinde birbirlerine "iyi geceler" deyip ayrıldılar. Cersei yatmadan önce masasında duran mektubu gördü. Mektup Jaime'dendi. Kralın yeniden bir piçi olmuştu ve kraliçe hamileydi. Krallıkta pek fazla olay olmadığı belliydi. Diyar durgundu. Jaime mektuba kraliçenin ve serçeparmağın fazla yakın gözüktüklerini eklemişti. Beraber büyümüşlerdi ama Catelyn Tully onunla olacak kadar onursuz biri değildi, Tullyler görevlerine, yeminlerine, onurlarına bağlılardı. Cersei bütün bunları o an umursamadı ve Jaime'nin onun için yazdıklarını okudu.Kral1 ay sonra Winterfell'e gelmeyi düşünüyordu, daha haber vermemişti. Bu ikiziyle birlikte olabileceği anlamına geliyordu. Tekrardan Jaime'nin kollarını hissedecekti, ellerini altın saçlarının arasında gezdirecekti, yeniden Jaime'yi içinde hissedecekti. Bir bütün olacaklardı. Cersei yüzünde ufak bir gülümsemeyle uyuya kaldı. Kalktığında hala geceydi. Susamıştı. Başucundaki bardak boştu. Aptal kız su bırakmayı unutmuştu. Su alabilmek için mutfağa indi. Kale geceleri çok daha sessizdi. Suyunu içerken bir ağlama sesiyle irkildi. Bir bebeğin ağlama sessiydi. Çığlık çığlığa ağlıyordu. Cersei neler olduğunu merak etti ve bakması gerektiğin düşündü. Sonuçta o buranın leydisiydi. Biraz arayışın sonunda ağlamanın geldiği odayı buldu. Kapıyı tıklattı. Kimseden ses gelmedi. Bebek ağlamaya devam ediyordu. Yavaşça içeri girdi. Oda da kimse yoktu, yalnızca ufak bir bebek yatağın üstünde yalnız başına ağlıyordu Cersei çocuğun yanına yaklaştı. Yatağa oturdu ve çocuğu kucağına aldı. Bebeği tanıyordu, Eddard'ın piçiydi. Kucağına aldığında çocuk susmuştu. Cersei kendine "şimdi yapabilirim" dedi "Şimdi, bu çocuğu, burada, öldürebilirim." dedi kendine ve tam bunu derken Jon Snow gözlerini açtı. Cersei'ye bakıyordu. Ne yapacağını bilemedi. Çocuk tekrardan ağlamaya başladı. Göğüsleri hala süt doluydu. Elbisesini sıyırdı ve sağ göğsünü açtı. Göğüs ucunu çocuğun emmesi için ağzına verdi. Tekrardan gözlerini açıp Cersei'ye baktı "beni hayatta tuttuğun için teşekkürler" der gibiydi. Gözleri griydi. Starklar'ın gri gözlerini almıştı. Bebek, onun Joff'una benziyordu sadece bu çocuğun annesi başka bir kadındı. Elleriyle göğsünü tutmuştu. Cersei'nin içini garip bir his kapladı. Asla sahip olamayacağı çocuklarını düşündü. Bu çocuğa sahip olabilirdi. Onun annesi olabilirdi, onu bir Lannister olarak yetiştirebilirdi. Yan odadan gelen sesleri duydu. Sütannenin nerede olduğu belliydi, kendine biraz gece eğlencesi veriyordu. Cersei buna katlanamazdı. Jon'a döndü ve "benimle gelmek ister misin?" dedi, Jon göğsünü bırakmıştı. Cersei'ye gülümsedi. Cersei üzerini toparladı ve Jon'u kucağına alıp odasına çıktı. Odaya geldiklerinde Jon'u yeniden emzirmesi gerekti. Bu sefer sol göğsünü açtı. Piçin ağzına göğsünün ucunu verdiğinde piç hiç yabancılamadan almıştı. Piç emdikçe, göğsüne dokundukça Cersei kendini rahatlamış hissediyordu. Kendini anne gibi hissediyordu, bunun için doğmuştu, herkes ona kraliçe olmak için doğduğunu söylerdi ama Cersei anne olmak için doğmuştu ve bunların ikisi de olamamıştı, olamayacaktı. Cersei tekrardan piçe baktı, gözleri yaşlarla doldu. Kendini huzurlu hissetti, bu uzun süredir hissetmediği bir histi. Jon göğsünü bırakmıştı, bunun yerine Cersei'nin altın saçlarıyla oynuyordu, Cersei bu halini çok tatlı buldu, kendini görmek istedi o an elinde bebekle bir anne gibi, dışardan nasıl göründüğünü bilmek istedi. Cersei üstünü toparladı. Jon'u uyutması gerektiğini biliyordu saat geçti. Jon'un kafasını omzuna aldı. Sırtından tuttu ve uyuması için kısık sesle kimseyi rahatsız etmeden ninni söylemeye başladı, eskiden annesinin söylediği ninnilerden biriydi hala sözlerinin aklında olması şaşırtıcıydı. Jon uyuduğunda yatağa yatırdı, kendi de Jon'un yanına uzandı ve Jon'un düşmemesi için yastıklarla yanını destekledi. Artık Jon onun için piç değildi, o andan itibaren onun oğluydu, kendi doğurmadığı oğluydu...

Dişi Aslan ve KurtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin