Kapının açılmasıyla Gülçin nur yüzlü,kendisine ve kocasına tebessümle bakan aileye karşılaştı.Yektanın annesi olduğu düşündüğü kadının arasına beyazlarında girdiyi siyah saçları vardı.Babasının uzun boyu,kahverengi saçları ve gözleri vardı.Anlaşılan kocası babasına çekmişdi.İnşallah babası Yekta gibi olmaz diye düşündü.Kayınvalidesinin yanında esmer bir kadın ve kucağında tahminince 5 yaşlarında sarışın ve kendisine sevincle bakan bir kız çocuğuyla karşılaştığında Ayşe sultanın dediği gibi ablası ve yeğenidir diye düşündü.Sonunda ağzını açarak "Hoşgeldiniz"dedi. Şeyma hanım aylardır oğlunun evinde görmek istediği geliniyle karşılaştığında çok mutluydu.Açıkcası oğlu "İstediğin kadınla evlendim" dediğinde inanmamışdı.Ama şuan görmek istediyi taplo karşısındaydı: oğlu ve Gülçin el-eleydi.Gülçinle bağlı gerçeği Yektadan başka herkes biliyordu.Ve bu gerçeği yalnız oğlu gerçekten Gülçine aşık olduğunda söyleyecekti.Şimdi anlıyordu karşısındaki gençler onlara oyun oynuyordu,onlar bu oyun sayesinde bir-birilerine aşık olacaklardı.'Neyse' diyerek düşüncelerden sıyrıldı.Gelininden 'hoşgeldiniz' lafını duyan Şeyma hanım hemen coşarak Gülçine sarıldı ve hiç bilmiyormuş gibi
"Ayy demek gelinim sensin.Pekde güzelsin maşallah."diye mutluca söyleyerek sarıldı.Bu sarılma karşısında mutlu olan Gülçinin gözlerinden sevinci okunuyordu.Kayınvalidesinden sonra bir-bir herkese sarılan Gülçin hepsini sevmişdi.Annesinin ve ailesinin mutlu olduğunu gören Yekta birazda olsun tebessüm etmişdi.Tanışmadan sonra herkes salona geçtiğinde Asya hala Gülçinin kucağından inmemişdi.Bu durumdan hiç kimse şikayetci değildi.Gülçinde Asyayı çok sevmişdi.Çok tatlıydı sarı saçları,mavi gözleriyle Asya.Gülçin babasına benziyordur diye düşündü,çünki annesinin kayınvalidesi gibi uzun siyah saçları ve gözleri vardı.Şeyma hanımdan başka eşi Ali bey ve kızı Aslı da Gülçinden çok hoşlanmışlardı.Aylarca Gülçini Şeyma hanımdan dinlemişlerdi.Kısa bir sohbetten sonra Gülçin ayağa kalkarak izin istedi ve mutfağa giderek Ayşe sultan ve Esmayla masayı kurmaya başladı.Gelinin nereye gittiğini gören Şeyma hanım
"Pek de hamarat gelin kızım.Oğluma da böylesi yakışır" diye söylediğinde Yekta içinden 'ya ya anne' diye geçirdi.
"Anne ya yengem çoyk güzel."diye sevincinden atılıb-düşdü.Aslı da kızına ortak olarak
"Evet kızım o çok güzel." Aslı da sevinmişdi kardeşinin böyle bir kadınla evlenmesine.Aslında annelerine teşekkür etmeliydiler,çünki Gülçinin gelin olmasını anneleri istemişdi.Ailenin bilmediği şey ise Yektanın zor kullandığıydı.Onlar sadece sakince anlaşarak evli olarak biliyorlardı.
"Kardeşim bundan sonra senin için zor günler başlıyor."diye Aslı kardeşine söyledi.Anlamayan Yekta kaşlarını çatarak ablasına bakmaya başladı.
"Neden abla?" kardeşinin anlamaması üzerine gülen Aslı açıklama yaptı.
"Karın çok güzel ve etrafta olan aç kurtların saldırıları...Bir düşün"
"Öyle bir şey olamaz!" Kardeşinin sert cevabıyla Aslı sustu.Yekta Gülçini sevmese de onunla evliydi.Hiç kimse karısına yaklaşamaz ve ya tam tersi karısı erkeklere yaklaşmamalıydı.Bir kadın yüzünden ihanet damgası yiyemezdi.Eger olursa böyle bir şey sonucu felaket olurdu.Yekta bu konuyu gece karısıyla konuşma kararı aldığında hemencecik karısının sesi duyuldu.
"Buyrun sofraya" bu çağırmadan sonra her kes güler-yüzle sofraya geçti.
Akşam irelileyip gece olduğunda Yektanın ailesi gitmişdi.Gülçin ne kadar israr etse de kabül etmemişlerdi.Onlar gittiğinde Gülçinde heyecanlıydı.Birazdan neler olacaktı hiç kendisi de bilmiyordu.Şeyma hanımlar gittikten sonra Yekta da kulağına "Birazdan olacaklara hazırlansan iyi edersin!"diye fısıldayarak çalışma odasına gitmişdi.Sonunda cesaretlenen genç kadın yukarıya-artık ikisine de mahsus olan odaya girdi.Yatakta oturarak düşünmeye başladı.Neden ona bir çocuk verecekti ki? Kendisi zaten iyi bir aileye sahip değildi.Bir de olacak çocuğuna kötü aile nasip edemezdi.Bu konuyu Yektayla konuşmaya karar verdi,bunun için de kocasını beklemeye başladı.
Genç adam da elinde anlaşma odalarının önünde bekliyordu.Kendisine bir soru sordu "Gülçinle birlikte olmak istiyormusun? Hayır!" Tamam güzel kadındı,ama onunla birlikte olmak istemiyordu.Çünki karısı da istemiyordu.Bir süre böyle davam ederler sonra annesini bir şekilde ikna edip boşanırlardı.Anlamıyordu genç adam annesi neden illa Gülçinle evlen demişdi.Bu konuyu zamanla araştıracaktı.Derin nefes alarak kapıyı açtı ve içeriye girdi.Odaya girdiğinde karısını yatakta otururken bulmuşdu.Karısı kendisini fark ettiğinde merakla kendiseine bakmaya başlamışdı.Onun merakını gidermek için elindeki evrağı ona uzatarak
"İmzala!"dediğinde karısı elinden evrağı alarak incelemeye başladı.
"Ben banyoya giriyorum ve gelene kadar oku,imzala!" diyerek banyoya girdi. Onun ardından Gülçin elindeki kağıtı okumaya başladı. En esas yeri maddelerden ibaretti.
*Evliliğimiz sadece kağıt üzerindedir.Gerçek karı-koca olmayacağız. Genç kadın bu maddeyi okuduğunda bir yandan sevindi.Çocukları olmayacaktı.
*Evliliğimiz boyunca bana saygı duyacak,hiç bir erkekle yakınlaşmayacaksın.
*Herkese karşı mutlu aile tablosu göstereceğiz.
*Ve ben istemediğim sürece boşanmayacağız.
Bu maddelere uymazsan aksi takdirde olacaklardan ben sorumlu değilim!
Bunu okuduktan sonra genç kadın bir hapishaneye düştüğünü anladı.Eğer bu maddelere uymazsa biliyordu ailesine zarar verirdi.Zorda olsa ayağa kalktı ve bir alem bularak anlaşmayı imzaladı.Aslında bu anlaşma ölüm fermanıydı ve genç kadın bunu kendi elleriyle imzalamışdı.Banyonun kapısı açılıp rahat bir şeyler giymiş kocasının içeriye girmesiyle elindekini yatağın üzerine koyup kocasına bakarak kuru bir sesle
"İmzaladım." dedi ve dolaptan kapalı geceliklerinden birini ve sabahlığını alarak banyoya girdi.Onun ardınca Yekta anlaşmayı komodinin üzerine koyarak yatağın kendi tarafına yattı.Ellerini başının altında birleşdirerek düşünmeye başladı.Annesinin istediğini yaptı,evlendi bundan sonra ne olacaktı? Bir ömür boyu böyle devam edemezlerdi.Bir gün her şey karışacaktı ve o zaman neler olacaktı bilmiyordu.Banyo kapısının açılıb içeriye siyahlara bürünmüş karısının girmesiyle onu izlemeye başladı.Siyah karısın beyaz tenine çok yakışmıştı.Gülçin güzeldi ve genç adam anlıyordu ona çok haksızlık yaptığını,ama annesinin isteyinin hırsını ondan çıkarıyordu.Çünki annesinin neden illa Gülçin demesi onu düşündürüyordu.Karısının düşünceli halini gören Yekta yerine yerleşerek kuru bir sesle
"Benim yanımda yatacaksın!" diyerek yanını gösterdi.Onun itiraz edeceğini anladığında uyarısını yaptı ve gözlerini kapadı.
"Benle evli olduğun sürece itiraz hakkın yok!". Gülçin onun bu cümlesine sadece göz devirmekle karşılık verdi.Yatağa yaklaştığında kocasının gözleri kapalı ne kadarda masum olduğunu düşündü,ama yaptıklarına bakılırsa tam bir şeytandı.'Neyse' diyerek yatağın o biri tarafına geçti ve sabahlığını çıkartarak kocasından en uzağa yerleşti.Yekta tarafa dönerek gözlerini kapadı.Hiç bir şey düşünmek istemiyordu.Bu gün çok yorulmuşdu ve uyumak istiyordu.Tam uyuyacaktı ki,aklına Bulutun dedikleri geldi.Sözde bu gün kendisine imzalaması gereken belge gelecekti,ama gelmedi.'Belki yarın gelir'diye düşünerek genç kadın gözlerini kapadı.
Bölüm sonu
Herkese merhaba.Eğer hikayeyi beğeniyorsanız vote verin ve yanlışlarımı bana söyleyin.
Mutlu olmanız dileğiyle hoşcakalın...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniden ✓TAMAMLANDI✓
Romance|. "Tamam... Gelelim asıl konumuza. Sen de görüyorsun Yekta. Ne sen,ne de ben mutlu değiliz! Neden bize bunu yapıyorsun? Artık bir evladımız var. Aramızda yaşananları ona yansıtmak istemiyorum,ama biz mutsuz oldukca onu nasıl mutlu yapacağız? Lütfen...