Bölüm* 21

15.2K 504 11
                                    

Her kese merhaba... İyisinizdir umarım... Yeni bölümlerin bu kadar geç geldiği için özü dilerim,ama derslerim var. Ama yine de bölümler gelecek. Arkadaşlar gerçekten yorumlarınıza ihtiyaçım var.Hikaye nasıl ilerlemeli sizlerce? Bu soruma ičtenlikle yanıt almak istiyorum.Mutluluk ve sağlıkla...
  İyi okumalar...

                                           ***
Gülçin odaya çıktıktan sonra kapının çarpılma sesini duydu.Anlaşılan kocası gitmişti.Arlarındaki gerginlikle beraber huzursuzluktan artmıştı.Ama olması gereken buydu.Yektayı ne kadar sevse de Denize baktığında acı veren anıları gözü önüne geliyordu.Banyoda yüzünü yıkadıktan sonra aşağıya indi.

Yerdeki cam kırıklarına baktığında kalbinin de bu halde olduğunu düşündü.Yerleri temizledikten sonra mutfağa gitti.Yemek yapsa iyi olurdu.Ama bundan önce telefonunu çıkardı ve Oktaya 'Merhaba....Yarın öğleden sonra *** kafede görüşe bilir miyiz?' diye mesaj attı.Bu aralar kendisini huzursuz eden mevzulardan biri de Oktaya yalan söylemesiydi.

Her şeyi anlatacaktı,ama bu Oktayı çok kıracaktı.Söylemese her şey daha da sarpa saracaktı.Yemek yapmaya başladığında aklına Bulut geldi.Onunla konuşmağın kendisi için zor olacağını düşünüyordu.Öylede oldu,ama Bestenin sayesinde Bulut bunu biraz da olsa atlatmıştı.Ailesi sandığı kişilerle arasının gergin olduğunu da biliyordu ve olması gereken de buydu.Her şey kolay hall edilmiyordu.

Gerçeği öğrendiği güne kadar kendisine acı veren Yekta olsa da üstüne bunlar da gelmişti.Ve Gülçin artık bunları düşünmekten sıkılmıştı.Gözlerinin dolduğunu hiss ettiğinde sildi.Artık ağlamayacaktı.Denizi için güçlü olacaktı.Kapının çalındığını duyduğunda kim olduğunu merak etti.

Yekta olmazdı onun anahtarı vardı.Ellerini hemen yıkayıp mutfaktan çıktı.Gelenin kim olduğuna baktığında Aslı ve Asya olduğunu görüp sevindi.Hiç olmazsa düşüncelerine bir ara verirdi.Kapıyı açtığında kendisine hemen sarılan Asyaya güldü.

"Hoş geldiniz.Bu ne güzel bir sürpriz..." Asyadan sonra Aslıya sarılıp onları içeriye yönlendirdi.

"Hoş bulduk canım.Aslında ben Asyayı senin yanına getirmişdim.2 gün sizde kalsa olur mu? Tarıkın işleri işte.Ankaraya gitmesi gerek acil.Kendisi de hastanyalnız bırakmak istemiyorum.Bir sorun olmaz umarım..." Gülçin kendisine soru dolu gözlerle bakan Asyaya sarılarak Aslıya kırılarak baktı

"O nasıl söz Aslı?Ne sorunu.Ne kadar isterse kala bilir.Bir daha böyle bir şey duymayayım!" Aslı Gülçine minnetdarlıkla bakarak gülümsedi.

"Teşekkürler canım.Burada giysileri falan var" diyerek elindeki çantayı gösterdiğinde Gülçin de başıyla onayladı.

"Ben bir Denize bakıp gideyim" Denizin adını duyan Asyanın gözlerinin heyecanla parladığını gören Gülçin Aslıya baktı.

"Uyuyor.Gidin bakın.Zaman hızla geçiyor sanki.Büyüyor...Bu arada Tarık nerede?" Aslıyla Asya yukarı giderken Gülçin de arkalarıyla ireliliyordu.

"O şirketteydi.İki-üç evrağı alıp gelecekti.Sonra da havaalanına gideceğiz" Denizin odasına girdiklerinde Asya hemen yatağın yanına koşarak gözlerini kırpıştıra-kırpıştıra uyuyan Denize bakıyordu.

"Dediğin gibi hızla büyüyor.Asya da böyleydi." diyerek Aslı geçmişe daldı.Çok güzel günlerdi.Çok şükür çok sevdiyi kocasıyla aralarında bir sorun yoktu.Kendisi de Asyaya bir kardeş düşünüyordu.En kısa zamanda bunu Tarıkla konuşacaktı.

"Tıpkı Yekta..." Aslı Yektanın adını duyup yüzü solan Gülçine üzülerek baktı.Denizi öpüb Gülçini biraz geriye çekti.

"Aranız kötü mü?" Gülçin acı bir tebessüm bahş etti Aslıya.'Kötü' lafı iyi kalırdı durumlarının yanında.

Yeniden  ✓TAMAMLANDI✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin