" Evet sana ne Beste devamını getirir misin.lütfen." Söylemekle söylememek arasında ince bir çizgideydim.Bir yanım onu böyle bir şeyden haberdar etmeyi istiyor , bir yanımda daha zamanı var Beste şimdi değil diyordu.Mantığımı mı dinliyecektim yoksa kalbimi mi kararsızdım.Şimdi ona bunu söylemem için doğru bir zaman mıydı diye düşürken o ise karşıma dikilmiş benden bir cevap bekliyordu.Haklıydı da ben sana ... deyip devamını getirmemiştim.Eminim kafasında kırk tane fikir geziyordur.Ben sana değer veriyorum , ben sana gıcık kapıyorum gibi bir sürü şey ama ben sana aşığım lafını hiç beklemiyordur.
" Duymak istiyormusun gerçekten Pars ne diyeceğimi ? " Benimkide soruydu işte adam dakikalardır karşımda ne diyeceğimi bekliyordu.
" Evet farkında değil misin Beste , bir şey dedin ama devamını getirmedin."
Ondan biraz uzaklaştım .Gerçekten çok zormuş duygularını birine açıklamak.Belkide daha önceden böyle bir anı yaşamadığımdan böyle zor geliyordur orası muamma tabi.
" Şimdi söyleyeceğim şeyi sadece daha fazla içimde tutmak istemediğimden söyleyeceğim sana.Yanlış anlamanı istemem beni ve inan senden bir beklentim olduğu için söylemeyeceğim bunu."
" Artık söylersen sevineceğim Beste inan ben çok sabırlı bir insan değilimdir bilmeni isterim." Adamı nihayet çatlamıştım bravo bana.Artık zamanının geldiğini düşünerek kendimi toparladım ve " Ben sana aşık oldum Pars.Belkide ilk görüşte oldum ama bunun farkına yeni yeni varıyorum." dedim.Sesim titrek ve tiz çıkmıştı.Pars olduğu yerde donup kaldı , sanırım olayın farkına varamamıştı.
Ben daha fazla dayanamayıp Pars' ın yanına gittim ve omzuna dokundum.
" Pars ne oldu , iyi misin donup kaldın." Adamdan hiç bir tepki alamıyordum ve bu benim ürkmeme neden oldu.Elimle onu sarstım tekrardan ve işte o an beni tek hamlesiyle kavradı.Şimdi onun kollarının arasındaydım.Beni sımsıkı kavradı ve havada döndürmeye başladı.
" İyi de ne demek Beste , ben şu anda dünyanın en şanslı erkeğiyim.Böyle bir şeyi benden nasıl saklarsın , bu zamana kadar bu sevinçten beni nasıl mahrum bırakırsın " dedi.
İyi ki söylemişim dedirtti bana , Pars' ın suratındaki bu mutluluğu görmek. Mutluluk bu kadar basit bir şeymiş aslında.Ayaklarım hem gerçek anlamıyla hem de mecazi anlamda yerden kesilmişti.Ben onun kollarının arasındayken , gözleri gözlerime bakıyorken zaman dursun istiyordum.
Artık beni yere indirmişti kollarının arasından.Bu duyguyu yaşamama neden olan bu adamı , hissediyordum ömrümün sonuna kadar bırakmayacaktım.Bu sırada tabiri caizse mutluluktan ağlıyordum.Onunda gözleri dolu dolu olmuştu ve tam gözyaşı akıcakken elimle sildim o gözyaşını.
Elimi aldı ve avucumun içinden öpüp " Seni ilk gördüğüm anda sana aşık oldum ben Beste ve bunu sana hemen söyledim.O gün bana benden uzak dur , ben evliyim dediğinde hayallerim darmadağın olmuştu.Tutabilmiş miydim kendimi yine hayır ama seni bir kere daha görme pahasına duygularımı kalbime gömmeyi bile kabullenmiştim.
Şimdi düşünüyorumda şu anı yaşayacağımı söyleseler buna hayatta inanmazdım .Çünkü evli olduğunu bildiğim için ümidi kesmiştim senden ve şimdi bana bu duyguyu yaşattın ya bütün ömrüm sana feda olsun aşk kokulu kız."Tutamıyordum gözyaşlarımı ne kutsal bir duyguymuş bu.Babamı bulduğum zaman işte baba bu adamı da kalbimin en güzel yerine aldım diyecektim tıpkı senin gibi.Ben hıçkıra hıçkıra ağlarken odasından çıkıp yanımıza Su geldi ve bizi alkışladı.
" Kusura bakmayın ben aslında bütün söylediklerinize , her şeye şahit oldum.Siz hala ağlıyorsunuz , gülün artık.Bu devirde karşılıklı olarak birbirine aşık olan çift zor bulunuyor , kıymetini bilin " dedi canım dostum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUDUNU KAYBETME
RomanceÇaresizliğin en amansız olduğu yerdeyim şimdi. İlk defa sevmenin tarif edilmez korkuları içindeyim. Uykusuz gecelerin yorgun sabahlarında seni düşünüyor. Ve korkularla yine sana doğru koşuyorum. Hep aynı soru düşüncemde ya severse O zaman neler olab...