UMUDUNU KAYBETME

* KArA KeDİ *

Gerçekten inanamıyordum kendime.Bunca şeyin bir kabusdan ibaret olduğunu öğrenmemle , yaşadığım mutluluğu anlatamam sizlere.Pars , Bora ve Su ' nun garip bakışlarına maruz kalmıştım.

Olanları onlara anlatacağım derken göbeğim çatladı diyebilirim.Sağ olsunlar beni gördüğüm kabusun etkisinden kurtarabilmek için çok uğraştılar.Doya doya , sımsıkı sardım sevgilimi.Bahçeden , eve girdiğimizde bile bir an olsun Pars' ın yanından ayrılmadım.Sanki her an bıraksam yanımdan kaybolacak gibi hissediyordum.Her ne kadar ben iyiyim , geçti desemde hala kendime gelmiş sayılmazdım.
Pars durup durup gözlerimin içine bakıp " Sevgilim , bak ben buradayım ve seni bırakıpta hiç bir yere gitmeyi düşünmüyorum.Rüyada olsa bile " diyordu devamlı.

Saat ilerledikçe yavaş yavaş kendime gelmeyi başarabilmiştim.Su ile Bora' yı burada kalmaya ikna edip , onlara yeni başladıkları ilişki hakkında sorular sormaya başladım.Gördüklerimin etkisinden çıkmam epey zaman aldığı için Su ve Bora anca aklıma gelebilmişti.Ben Bora' ya , Su' ya olan duygularını sorduğum zaman Bora' nın kızaran suratından azda olsa cevabımı alabilmiştim.Sordukça soruyordum , ne de olsa Su benim hem dostum hem de ailemden biri sayılırdı.Onun için en iyisini istememde bence çok normaldi.

" Bora benim biricik dostumu üzmeyeceğine eminim ama eğerki öyle bir durum olursa bilmeni isterimki önce karşında beni bulursun " dedim gülümseyerek.Kendinden emin bir şekilde " Emin olabilirsin Beste.Onu elimden geldiğince üzmemeye çalışcam " deyip içimdeki kuşkuları yerle bir etti.

" Sevgilim Bora öyle biri değil yani Bora bir şey hissetmediği biriyle asla birlikte olmaz.Sakın endişelenme."

" Bak doğruyu söyledin aferin kuzen.Senin gibi değilim tabi " deyip gülümsedi Bora.

" Senin gibi değilim derken Bora ,neyi kastettin açık konuşsanda bizde anlasak " dedim dişlerimi sıkarak.Pars' ın suratı kıpkırmızı olmuştu.Ayağa kalkıp Bora' nın ensesinden tutup " Bora iyidir hoştur da hayatım , biraz boşboğazlıdır onu önceden söyleyimde haberiniz olsun."

" Ya evet biraz öyleyimdir.Beste' cim yani demek istediğim şey yani "

" Evet yani ne Boracım " dedim sözünü tamamlamasını umarak.

Pars lafa atlayıp " Sevgilim işte benim biraz fazla sevgilim vardı.Tabi senden önce yani yanlış anlaşılmasın.Duygularla ilerlemiyordu benim hayatım " dedi Pars.

" Hah işte bende onu demek istedim Beste yengecim."

" Çok iyi anladım.Yani biriyle sadece duygun olduğu için değil , görünüşü güzel , sesi güzel , bakışı güzel diyede birlikte olabiliyordun.Biz buna kısaca çapkın erkek diyoruz ama hadi neyse " deyip kendimi mutfakta bize içecek koymaya uğraşan Su' yun yanına attım.

" Benimkisi bildiğin çapkın erkekmiş Su ."

" Bu da nereden çıktı Beste? "

" Senin müstakbel sevgilin ağzından kaçırdı.Tabiki Pars' ta kabullenmek zorunda kaldı ama sen sakın endişelenme Bora çapkın filan değilmiş Pars kendisi söyledi."

" Kuzum iyi de sen niye endişeleniyorsun.Pars' ın gözleri senden başkasını görmüyor ki , o senden öncedir."

" Evet demi ben niye endişeleniyor sam.O da dedi senden önceydi diye " dedim kendimi rahatlatmış bir şekilde.İçecekleride alıp koltuklara oturduk.Pars' ın suratında hafifte olsa mahcup olmuş gibi bir ifade vardı.Ee nede olsa az önce kuzeni tarafından ifşa edilmişti.Boşalan bardakları mutfağa götüreceğim sırada koltuğun üzerinde duran telefonum çalmaya başladı.Elim dolu olduğu için Pars' tan telefonu yanıma getirmesini istedim.Telefonu yanıma getirip " Bu kim Beste ? " diye sordu.Arayanın kim olduğuna bakıp " Arkadaşım " diyebildim sadece.Ama arayan eski sevgilim Aras' tan başkası değildi.Önce tereddüt ettim açıp açmamak konusunda ama daha sonrasında Pars' ın meraklı bakışlarına bir son vermek için telefonu cevapladım.