Anlatmasam aşkım beni yok ediyor.Anlatsam ben aşkımı...

168 51 32
                                    

Nee gerçekten anlayamıyorum şu anda seni Beste.Duygularımı kalbime gömmem mi seni rahatsız etti , bu ne demek oluyor açıklar mısın bana ve lütfen artık ağlamayı bırak.

"Neyse boşver beni ,  Pars gerçekten boşver.Ben yine saçmalıyorum , lütfen masamıza dönelim olur mu ?

"Olmaz Beste " dedi sesini yükselterek.Gözlerinden ateş fışkırıyordu adeta.Onu ilk defa bu kadar öfkeli görüyordum.Anlaşılan benden adam akıllı bir açıklama bekliyordu.Ya kahretsin haklıydı da onunda kafasını karıştırmıştım yaptığım hareketle.Ama elimde değildi köpekler gibi kıskanmıştım  onu.Şimdi duygularımı tutamamamın ceremesini çekiyordum.

Pars tamam dönelim lütfen masaya ,  ben gerçekten iyi değilim.

"Lanet olsun gerçekten Beste , ben gerçekten kafayı yedim sağ ol.Sen dön masaya ben gidiyorum daha fazla duramayacağım burada.Alkışlıyorum seni bir açıklama istedim senden ya bu kadar zor muydu yani.Hadi kendine iyi bak ben gidiyorum." İçimi açsalar şuracıkta , paramparçaydım.Gitme , gitme kal , yanımda .Sar sımsıcak kollarınla beni diyebilmeyi çok isterken , onu riske atmak istemeyip kendimi durdurmak çok acıydı.İşte gidiyordu arkasına bile bakmadan adam...
Dizlerimin üstüne çöküp kalmıştım oracıkta.Su yanıma gelip " Napıyorsun sen burada Beste , bu halinde ne? Ne oldu kavga filan mı ettiniz." dedi.

Su içim gidiyor , gitme diyemedim Pars'a.Lanet olsun elim kolum bağlı sanki , Arda ona zarar vermesin diye ondan uzak durmak beni deli ediyor.
"Ben ona aşık oldum galiba , napıcam ben deyip elimi duvara vurdum.Vurdum çünkü içimdeki acıdan çok elimin acımasını istiyordum.

Su beni durdurmaya çalışıp lavoboya götürdü.Kendime gelmem için suratıma su çarptı.
"Bak şimdi Beste gözlerimin içine.Ya buradan gidelim ya da kendini toparla ,  masaya dönelim.Böyle yaparak kendine zarar veriyorsun."

Tamam Su , sen masaya dön beni burada bırak.Ben beş dakika içinde toparlanıp yanına geleceğim.

Hayır Beste inanmıyorum sana , sen devam edeceksin burada ağlamaya,Ya beraber dönelim masaya ya da ben hiç bir yere gitmiyorum.

Su bak söz veriyorum sana.Benim sorunum kendimle biliyorsun . O yüzden ancak ben kendimi  toparlayabilirim.Sen dön masaya ,  ayıp olur ben geliyorum deyip arkadaşımı ikna edebildim.Aynada kendime baktım , gerçekten kötü gözüküyordum.Toparlandım ve masamıza döndüm.Zehra benim masaya tek döndüğümü görünce hemen o malum soruyu sordu.

"Beste , Pars nerede merak ettim."

Gitti canım o gitti.Merak etmene gerek yok.

"Nereye gitti birdenbire ya insan bir masaya uğrayıp veda eder."

İşi çıktı Zehra , demekki sen onun için o kadarda değerli değilmişsinki veda etmedi sana kusura bakma dedim sinirli bir şekilde.Kendi kendine konuşarak masamızdan kalktı.Bir nebzede olsun içim rahatlamıştı.En azından burnumun dibinden kalkmıştı.

Saatler geçti ve nihayet düğün sona erdi.Su ile ben  , Burcu ' yla ve eşiyle vedalaşıp mekanı terk ettik.Arabalarımızın yanına giderken Su , Pars'ın yanına gidip kendimi açıklamam gerektiğini söyledi.Güzel söylüyordu ama Pars beni görmek ister miydi  inanın hiç bilmiyordum.Öpüştükten sonra arabama binip eve doğru yol almaya başladım.Yol boyunca Pars'ı düşünebildim sadece.

Arabamı park edip eve girdikten sonra odama çıktım.Arda büyük bir ihtimal yarın geliyordu.Beni bekleyen kötü durumların farkındaydım ama takmamaya çalıştım.
Kıyafetlerimi çıkardım  pijamalarımı giyip yatağa uzandım.Saat gece ikiyi gösteriyordu ama ben Pars'la dans ettiğimiz saatte takılı kalmıştım.Gözleri gözlerimin önüne gelince daha fazla dayanamayıp arabamın anahtarlarını alıp yola çıktım.

UMUDUNU KAYBETME Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin