Gözlerimi açtığımda hayal meyal hatırladığım tek şey beyaz önlüklü insanların başımda benim için seferber olmasıydı.Gözlerimi tekrardan açmaya çalıştığımda bunu beceremedim ve tekrardan karanlığa gömüldüm.Neden bu kadar karanlıktı her şey ve neden ben bu karanlıktan kurtulamıyordum.En son hatırladığım şey Pars' ın eve gelmesiydi , ondan sonrası muamma.Karanlıktan kurtulmaya çalıştığımda bir şey beni daha fazla içine çekti.Bu eller Arda' ya aitti.Beni daha fazla karanlığa çekmeye çalışıyordu.Ben ondan kurtulmaya çalıştıkça o beni daha fazla karanlığa gömmeye çalıştı.Şu an nerede olduğum hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu derken derin bir acıyla gözlerimi açtım.Nefes nefeseydim.
" Benim burada ne işim var ben ne zaman buraya geldim " deyip bir yandanda kolumdaki serumu sökmeye çalıştım.Doktorun bana" Sakin olun , iyi olduğunuza emin olmadan bırakamayız malesef sizi " demesiyle kafamda her şey yerine oturmuştu.Şu anda bir hastane odasındaydım ve gerçekten kendimi iyi hissetmiyordum . İyi de bana ne olmuştu da kendimi bu hastane odasında buluvermiştim.Kafamda bir ampul daha patladı ve her şeyi hatırladım.
" Beni bırakın , Pars nerede.Ona bir şey oldu mu ? " diye feryat ederken Su odaya girip " Beste sakin ol , iyi değilsin.Pars' a bir şey olmadı " demesiyle kendimi rahatlamış hissettim.Pars' ın en son Arda' ya söylediği şey yüzünden korkmuş ve bayılmışım tabi birde üzerine streste eklenince tuzu biberi olmuş.Şu anda da gözetim altında tutulmamın sebebide bayılırken başımın çok sert bir şekilde darbe almasıymış.
" Su tamam bak ben böyle olduğum için mi bana bir şey söylemiyorsun.Pars' ı çok merak ediyorum , nolur Arda ona bir şey yapmadı de.Bir de sana kim haber verdi bayıldığımı? "Kafamdaki cevaplarını isteyen sorular yüzünden huzursuz oluyordum ve tabi Pars' ı görmeden de içim rahat etmeyeceği kesindi.
" Öncelikle Beste, kafana aldığın darbe yüzünden bi sakin olmayı dener misin? Pars beni arayıp haber verdi , bende hemen yanına geldim.Yani anlayacağın Pars ' a bir şey olduğu filan yok nereden çıkardın?
" Ya Su , Pars Arda' yla İstanbul'a gideceğimi öğrenince adeta delirdi ve gitmeyeceksin dedi bana.Bunun üzerinede eve gelip Arda' nın karşısına geçti ve benim kolumdan tutup ona hesap sormaya gelmişti.Zaten en son bunu hatırlıyorum gerisi bayılmışım işte.
" İnanmıyorum benim bu olanlardan haberim yok Beste.Ben sadece senin bayıldığını öğrenince kendimi burada buldum işte ama Pars' la , Arda' yı hastane kapısının önünde beraber gördüm.Bir şey olsaydı beraber olmazlardı herhalde ."
" Ben rahat edemicem Su , gözlerimle görmeden.Ne olur bana yardım etde şu yataktan kalkıp Pars' ı bulayım " deyip kendimi Su' nun koluna girmiş şekilde buldum.Başım o kadar dönüyordu ki bunu Su' ya belli etmemeye çalıştım.Ayaklarım yere basmıyor sanki yer bana basıyordu.Artık kafamı nasıl sert bir şekilde vurmuşsam.
Su' nun dediği gibi hastane kapısının önüne çıktık ama ikiside yoktu.Sağa sola baktık ama yine göremedik.Korkularım bir kat daha artmıştı.Pars' ı görmeden kendimi toparlamayacaktım.Su benim iyi olmadığımı görünce zorla odaya götürüp yatağa yatırdı.Gözlerim sürekli kapanmak istiyordu , onlara karşı gelemiyordum. İşte yine vücut direncim düşmüş gözlerim kapanmıştı.Kendimi ne kadar zorlasam da , tükenmiştim yaşadıklarımla.Şimdi o karanlığın ortasında tek başımaydım.
" Evet hastamız tekrardan gözlerini açtı.Nasıl hissediyorsunuz kendinizi Beste hanım? " Başımdaki güzel yüzlü hemşire bana sesleniyordu sanırım.
" Ben iyiyim de tekrardan bayılmışım galiba."
" Evet Beste hanım , kafanıza aldığınız darbeden kaynaklanmıyor.Vücut direnciniz çok azalmış , son günlerde de stresli günler geçiriyor olmalısınız.Bunların hepsi birleşince halsiz düşmüşsünüz" Ah bilseydi ki hemşire , bu günlerde tek bir günüm bile stressiz geçmiyordu ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUDUNU KAYBETME
RomanceÇaresizliğin en amansız olduğu yerdeyim şimdi. İlk defa sevmenin tarif edilmez korkuları içindeyim. Uykusuz gecelerin yorgun sabahlarında seni düşünüyor. Ve korkularla yine sana doğru koşuyorum. Hep aynı soru düşüncemde ya severse O zaman neler olab...