Vazoyu indireceği sırada oteldeki bir kaç görevli odaya girip buna engel oldu.Ağzım açık , olan biteni hayretle izliyordum.Ben o içkiyi içmeyip kendimi kaybetmeseydim bunların hiç birini yaşıyor olmayacaktım.
Bir görevli vazoyu o yalancı herifin elinden alıp yerine koyduğu zaman tekrardan Pars' ın üzerine yürüdü ve onu itekledi.Pars tam sakinleşti derken bu hareketle iyice kudurdu.Otel görevlilerinin hepsini itekleyip bir hamleyle onu yere yatırdı ve üstüne çöktü.
" Bak şu gözlerimin içime.Beni çığrımdan çıkarma sakın.Sen zaten sevgilimin yanında bulunarak en büyük hatayı yaptın " dedi Pars bitmek bilmeyen öfkesiyle.
Kolundan tutup onu çekiştirerek " Pars lütfen bırak şu adamı.Hadi gidelim buradan" dedim.
" Beste bırak şu kolumu , bu adamı dersini almadan bırakmayacağım.Telefonda benimle nasıl konuştuğunu sende duysan çıldırırdın. Neymiş efendim o senin arkadaşınmış , birlikte aynı otel odasında kalıyormuşsunuz." Neler söylemişti böyle benim hakkımda bu serseri herif.Ben onun odadan çıktığını biliyordum bilmesem hiç tanımadığım bir erkekle aynı odayı paylaşmazdım herhalde.
" Neee! Sen nasıl bir pisliksin ya beni kandırıp odadan çıkmış gibi yaptın.Bir de telefonlarıma cevap verip bana iftira mı atmaya çalıştın.Off zaten başım zonkluyor defol git şuradan.Arkadaşlar sizde görevinize dönebilirsiniz burada bir şey yok " dedim duyduklarım karşısında.Görevliler odadan , yanlarına pislik herifide alıp çıktılar.
" Hadi Beste toparlan çantan filan neredeyse al gidiyoruz " dedi sinirli sinirli.
" Ya kafam yerinde değil ki bilmiyorum.Şuralarda filandır herhalde .Bir de sesini kısarak konuşursan iyi olur gerçekten beynim zonkluyor."
" Tamam , tamam burada çantan.Şu odadan çıkalımda ben daha fazla çıldırmayım Beste.O kadar içersen böyle olursun , sesimi filan kısamam ben hadi " deyip kolumdan tutup beni odadan çıkardı.Otel çıkışında arabaya doğru yürürken telefonumu odada unuttuğumu farkedip Pars' a söyledim.Beni durdurup kendisi telefonu almaya gitti odaya.Arabanın kapısını açmadığı için dışarıda onu bekliyordum ki yüzsüz yüzsüz yanıma o yalancı herif yanaştı.
" Senin burnumun dibinde ne işin var.Senin yüzünden başıma gelene bak.Uzaklaş yanımdan " deyip bağırdım ona.
" İstesem senin sarhoşluğundan yararlanabilirdim ama yapmadım.Sen o kalas sevgilini bırakmak istersen bak bu benim kartım bunda numaram var " dedi ve ani bir hareketle saçımı okşadı.Sinirlenip elimin tersiyle elini itekledim ve o an Pars karşıdan bizi öyle görünce koşuşturdu ve pislik herifin ağzına doğru bir yumruk patlattı.Yumruğun etkisiyle adamın ağzından bir tane dişi fırladı.
" Sana git dedikçe Beste' nin dibinde bitiyorsun.Beste , hangi eliyle sana dokundu söyle bana onu kıracağım " deyip bana baktı.Adamın elini ters bir şekilde tutmuş benden gelecek direktifi bekliyordu.
" Pars ne olursun bırak şu pisliğide gidelim.Oldu ve bitti işte uzatmayalım.Bak gerçekten ayakta zor duruyorum , hadi " dedim yaşadığım korku ve sarhoşlukla.Bana bakıp halimi görünce ikna olmuşcasına adamın elini ters çevirip yere itekledi onu.Daha sonra hızla arabaya binip oradan uzaklaştık.İçimden derin bir oh çektim ve Pars' a " İyi misin " diye sordum.O sorumu hiç duymamışcasına yüzüme bile bakmadan yola devam etti.Sarhoş olmam dışında benim bir suçum yoktu bu durumda bence.Adam odamdan çıkmamışsa benim suçum neydi de Pars' ın bu suratsız halini çekiyordum.Gerçi uykum yarıda kesildiği içinde pek olan bitenin farkında değilde olabilirdim.
Pars' a bir daha iyi misin diye sormaya takatim olmadığı için kendimi arabanın koltuğuna iyice salıp uyumaya başladım.Çok geçmeden sarhoşluğunda etkisiyle bayılma kıvamına gelmiştim.Pars beni kendi evine getirmiş ve yatağa yatırmıştı bile.Ben mışıl mışıl uyurken o aşağıda olan biteni düşünmeye devam etmiş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUDUNU KAYBETME
RomanceÇaresizliğin en amansız olduğu yerdeyim şimdi. İlk defa sevmenin tarif edilmez korkuları içindeyim. Uykusuz gecelerin yorgun sabahlarında seni düşünüyor. Ve korkularla yine sana doğru koşuyorum. Hep aynı soru düşüncemde ya severse O zaman neler olab...