Multi Helen Soylu
''Ne oldu sana ?'' Kafamı bir şey yok anlamında salladım. Titreyen vücuduma aldırış etmeden gözlerine baktım.
''İyiyim ben'' Siyahlı gözlerime bakışlarını arttırınca dayanamayıp gözlerimi yere indirdim. Çenemi kaldırıp gözlerimi ona çevirmemi sağladı.
''Ne yaşadın sen ?'' Yüzüne bakamadım.
Neler yaşadım sahi.
''HİÇ'' Önüme gelen bir tutam saçı arkama atıp ona baktım.
''Benim gitmem gerek'' Telaşla söylediğim kelimelerle koşarak merdivenleri çıktım. Yangından çıktıktan sonra odama girdim. Boştu.
Yatağa yatıp gözlerimi kapattım.
Yeniden geliyordu.
-
"İlaçlarını kullanmadığın sürece bu ataklar hep gelecek Helenciğim"
Beynimin içinde öten kelimelerle dolabımdan ilaçlarımı aldım. Özenle 3 tam bir yarım hapı çıkarıp su yardımıyla yuttum.
Haftasonuna girdiğimiz için yurttan çıkabilirdim.
Gri saçlarımın örgüsünü açtım. Kıvırcıklardı. Belkide benimle ilgili olabilecek en güzel şey saçlarımdı.
Gri yıldız
Klasik bir siyah tayt giyip üstüne lacivert uzun kol geçirdim. Deri ceket giyip çantamı da aldım. Cat botlarımı ayağıma geçirirken yavaşça odamdan çıktım.
Sıkılmıştım.
Bahçede gördüğüm tanıdık yüzü tanımadık gibi yapıyordum fakat yanıma yaklaşan bedenle istediğimin olmayacağını fark ettim.
"Helen" gözlerimi devirerek Serte baktığımda gözlerimin vücudunun heybeti karşısında tekrar yeri buldu.
Ben bu adamla yiyişmiştim.
İlk öpücüğümü çalmıştı.
Bu daha büyük gösteriyor amına koyayım.
"Burası için fazla büyüksün" gözlerim yerdeydi. Sesim hafif kısık.
Ne zamana kadar özgüvensiz duracaktım.
"Okuduğumu söylediğimi hatırlamıyorum." Okumuyorsan ne Sik yiyorsun burda demek istesemde beni ilgilendirmez diye düşündüm.
"Seni bırakıyım mı ?" Kafamı hayır anlamında salladım.
"Kendim yürürüm" yürürdüm. Bileğimin acısı da geçmişti.
"Israr etme" kafamı kaldırdım. Kısa süreliğine yüzüne baktım.
"Cidden yürüycem" kafasını salladığını hissettim. Yüzüme yaklaşan eli yanağımı usulca sıktığında arkamı dönüp yoluma devam ettim.
Bana dokunmayın
Nereye gidiyorum
Oldukça boştum. Gece çalışmadan önce maçım vardı sonra bara gidecektim. Saat 12 olmuştu. Benim ise 11 saatlik boşluğum vardı.
Yürümeye devam ederken aç olduğumu hissettim.
Adımlarımı atıyor etrafımı gözlemliyordum. Pilav nohut satan abiden bir tabak alıp bir bankta usulca yemeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN SİZOFREN DEĞİLİM
Teen FictionHayır diye çığlık attım. Ben şizofren değildim. Herkesin ne kadar hayali arkadaşı varsa benim de o kadar vardı. Hem yalnızlaşmış çocukların hayali arkadaşları olmaz mıydı ? Takip ediliyordum evet evet beni birisi takip ediyordu. Odamın altındaki ağa...
