KARA SEVDAM

16.BÖLÜM

Gözleri yatakta uyuyan kömür saçlı kızdaydı hâlâ. Nasıl olmasındı ki yıllarca hasretini çektiği, kokusunu unutmamak için uğraştığı kadın şimdi kendi yatağında onun yastığını kendi bedeni yerine koymuş kokusunu çekiyordu. Bu kadın için sevilmez de ne yapılırdı.

Usulca yaklaştı sevdigine. Zeytin gözlüsü derin uykusundaydı. Şimdi bu durumda ne yapsındı bilemiyordu. En iyisinin uyandırmamak olduğuna karar kılıp banyo kapısına doğru yürüdü. Girmeden öncede sabahki gözlemlerine göre dolapta bulunan tişört ve eşofmanın yerini karanlıkta arayıp buldu . Eşyalarıyla birlikte banyoya girdi rahatlamak için sıcak bir duş almaya başladı .

*****

Ali Murat duşa girdiği sıra sevda'nın uykusu açılmaya başlamıştı.

Rüyasında sanki gelecekten bir kesit görmüş gibiydi . Mutlu uyanmıştı ama odanın karanlığından yatakta hâlâ tek olmanın verdiği hüzün çökmüştü yüzüne biranda. Hüzün fazla kalmamıştı yüzünde de sanki bahar gelmiş gibi sevinmeye başladı banyodan gelmeye başlayan su sesine karşı .

ALisi gelmişti sevdasına . Her konaktan çıkışında bir korku kaplıyordu sevdanın içini . Her an gidecek korkusuna kapılıyordu küçük kalbi .

Neyseki ALisi söz vermişti artık gitmek yoktu . Gitmeyecek onu bırakmayacaktı uzun yıllar boyunca onu. Taki Rabbinden gelen ölüme kadar. İnanıyordu bu rüyaya da sevda. Rüyasında gördüğü gibi esmer oğluna ALisi cevhere nasıl binmesi gerektiğini gösterecekti. Kendisi de kucağında insanı kendine çeken buğday tenli , koyu gözlü küçük kızlarıyla onları izleyip gülecekti.
Ne güzeldi rüyası, ALisi , çocukları .

Rabbin'den diliyordu birgün bu rüyasının gerçekleşmesi için .

Rüyasına dalmışken sevda banyonun kapısı açılmıştı. Üzerinde bedenine tam oturan tişörtü ve eşofmanı ile ALisi çıkmıştı. Sevda banyodan çıkan sevdiğinin farkında bile değildi hâlâ.

Ali de sevdanın uyanmış ve dalmış haline bakıyordu . Bulunduğu durumdan erken ayrılmış sevdanın yanına ilerlemişti. Yatağın bir kısmına oturup elini yüzüne götürdü. Neden biran da uyandığını düşündüğü soruyu sordu .
O sıra sevda daldığı düşüncelerinden ayrıldı .

"Sevda'm ne oldu ? Niye uyandın zeytin gözlüm bu saatte uykundan "

Sevda ise Alisine yüzünü dönüp dudakları giderek kıvrılmaya başladı .

"Rüyamda çocuklarımızı gördüm ALi'm."

Ali bu cevabı beklemiyordu kesinlikle. 'Korktum, sen yoktun, ses duydum ' gibi kelimeler beklerken böyle birşey aklına gelmemişti . Onunda şaşkınlıkla karışık yüzü daha fazlasını anlatmasını istiyordu sözleriyle beraber .

"Ne gördün tam olarak sevda'm "

Ali'de merak etmeye başlamıştı sevdiğinin ne gördüğünü rüyasında bile olsa çocuklarının nasıl olduğunu.
Sevda da Ali Murat'a hemen anlatmaya başladı heveslenerek

"Bu kaldığımız konaktaydık yine rüyamda da ALi'm..

Kucağımdaki bebek vardı ama kimindi hatırlayamıyordum küçük kızın yüzüne baktığımda benim kızım olduğuna inandım tam hayellerimdeki gibiydi çünkü. Sonra kucağımdaki küçük kızım ile babası ve abisine doğru yüremeye başlamıştım. Küçük kızımın buğday teni ve gözleri aynı babası gibi kapkaraydı. Arka taraflara doğru gidiyorduk. At sesleri ve bir oğlan çocuğunun gülüş sesleri geliyordu. Kızım kucağımda dururken biraz daha hızlandım sesin geldiği yere ulaştım . Sen ve oğlumuz cevherin üzerindeydiniz.
Sonra sen cevheri nasıl yönlendirmesi gerektiğini anlatıp gösteriyodun o da cevher her kişnediginde kahkahalara boğuluyordu. Tabi abisinin sesini duyan kızım da abisini taklit ediyordu kucağımda..