KARA SEVDAM

19.BÖLÜM

Adamının söylediği sözlerden sonra daha bir hırs bürünmüştü içi Berzan'ın. Devranın anlattığı herbiseyi aklına kazımıştı birbir. Nasıl yıllarca kendisininde mardininde uyuduğunu devran anlattıkça anlamıştı anladıkça içindeki intikamla beraber ALi Murat'ın nasıl bir sevdası olduğunu da hissetmişti .
Hissetmez mi oda yıllarca havin için bir gülüşü ona değen bir bakışı için neler yapmamışmıydı .

Yıllarca Haşimden dayak yemek pahasına  havini görmedi mi? kaç kere arkadaşlarını tehdit ederek yanına getirmemişmiydi. Sevda zor işti heleki yıllarını ömrünü onun yoluna sermeye hazırken o bir başkasına senin bekledigin gülüşü sunuyorsa senin beklediğin sevdayı başkası zorla alıyorsa elinden zordu işte ..

Devran ağasının dalıp gittiğini anladığında bırakmıştı anlatmayı .
Ağasının şu dalıp gitmelerini ondan daha iyi anlayanı olamazdı kesinlikle.
O da ağası gibi karşılıksız bir sevdaya düşmüştü . Ne yapsa da etse de bir türlü sevdiğine kendini kabul ettirememişti.

Berzan daldığını adamının ona suskunca bakmasından anlamıştı. Başını salladı daha fazla bu haline kaptıramazdı kendisini .

"Devran.. Mutfakatakilere söyle kahve yapsınlar bize ve kahveleride al odama gel özel konuşacaz . Kimseye de rahatsız etmemesini özellikle söyle . Eğer odaya çıkan katta birini dahi görürsem geçen ki adamda yarım kalan işin tamamını yaparım!"

Devran ne desindi ağasına
"Tamam berzan ağam " demekten başka dedi de berzan ağası arkasını dönüp odasına doğru giderken gözlerinin önüne ağasının geçen günki adama yaptıkları gelince titreme geldi biran da. Adam sadece berzan ağanın istediği haberleri getirmek için doğru zamanı bulamamıştı ve sonunda da zavallı adamın ağadan çekmediği kalmamıştı . O gün eğer yetişmemiş olsaydı adam son nefeslerini verecekti.

Ayaklarını yönlendirip biran once mutfaga girdi . Sultan kadının akşam için yemek yapmaya başladığını gördüğünde hafif bir öksürük çıkartarak kendisine dönmesini sağladı . Kadın kendisine döndüğü zamanda fazla lafı uzatmadan ağasına ve kendisine kahve yapmasını istedi ve kadının başını sallayarak cezveyi ocağa koymaya başladığını gördü . Kadının kahveyi hazırlamasının birazcık zaman alacağını bildiği için de mutfaktaki sandalyelerden birine cüssesini attı.
Aklına gelmişken neden mutfakta Yaren'ın olmadığını da sormak geldi . Sonrada kadına bakmamak için bakışlarını başka tarafa dikti . Sanki öylesine bir sordum dermiş gibi .

"Yaren nerede sultan teyze. "

Sultan hanım biran devrana bakıp öylesine bir sorduğunu anlayıp tekrar kahveyi karıştırmaya döndü .

"Akşama istemeye gelecekler onun için hazırlık yapıyor evde devran "

Devranın başı kadının ağzından çıkanlarla beraber ona dönmüştü .
Bu kadın biraz önce yareni istemeye mi geleceklerini söylemişti . Kim isterdi yareni . Neden erken davranmamıştı ki . neden bu kadar zaman beklemişti . neden ağasına daha önce söyleyip anlı şanlı bir düğünle karısı yapmamıştı yareni .
Biraz önce ne demişti sultan kadın istemeye gelecekler bu akşam dedi yani daha zamanı vardı değil mi daha yarene kavuşmak için birkaç saatlik vakti vardı . ama önce kimlerin geleceğini bilmesi gerekti ağasına bu konuyu açması gerekti artık .

"Kimler gelecek sultan teyze ben tanıyomuyum."

Sultan hanim başını salladı daha sonra da hafif gözünü devrana degdirip çekti .

"Aşiretin ağasının adamı.."

Devranın kaşları istemsiz çatıldı. Hangi aşiret ağası bu diye düşünmeye başladı o sıra sultan hanım kahveleri yapıp fincanlara doldurmuştu . Devranın düşünceli halini farketti  oturduğu masaya tepsiyi koyarken fısıltı halinde