7.BÖLÜM

5.8K 178 9
                                    

Hesap vakti gelmişti artık verilecekti o hesaplar birbir şuan burada herşey ortaya dökülecekti. Yusuf dayanamıyordu artık kalamazdı burada yaşamayazdı Mardin'de abisine yaptığı bu adice şeyleri asla kabul ettiremezdi ona. Çekecekti cezasını sonrada gidecekti bu diyarlardan. Ama önce abisiyle hesaplarını kapatacaktı ne yaparsa ne söylerse ses etmeyip kabul edecekti boynunu eğecekti bunca zamanın hatrına mecburdu. Baktı abisine gözünden yaş kesilmedi hâlâ akıyordu. Akan göz yaşı değildi de sanki abisine karşı yaşattığı her bir hayal kırıklığının göstergesiydi. Gidemedi sarılamadı abisine nasıl sarılacaktı 'ben ettim herşeyi yaptım abi intikam istedim sevdayı da alet ettim oynuma mı' diyecekti. Diyemezdi dese de abisi kaldıramazdı sevdiğinin kardeşinin oynuna kurban gittiğini. Yusuf gitmeyi seçti daha fazla kalamazdı abisinin yanında o gözlerine daha fazla bakmakta istemiyordu. En iyisinin şuanlık gitmek olduğunu düşündü. Düşündü de abisinin yanından nasıl geçecekti şimdi. Yürümeye başladı 'hadi yusuf yürü şimdi ve abinin hayallerini çaldığın o hayalleri batırdığın yerden defol ' dedi kendine. Abisinin yanından geçerken bakamadı yüzüne, sarılmak istese de yapamazdı artık Kara Murat izin vermezdi. O artık onun abisi ALi Murat değildi o artık KARA MURAT' tı. Ayaklarının altı nasıl bir acıysa daha da acımaya başladı çiviler girmiş gibi ayaklarını sürüyerek acı çekerek yürüdü. Abisi durdurdu onu kolunu tuttu "konakta bekle beni aslanım" dedi abisi. Sanki eski günlerdeki gibi. Ama o an o kadar düşünceli olmasaydı anlardı Ali Murat abisinin sesindeki 'hesabı eve sakladım hadi şimdi yürü' dermiş gibi sesindeki tınıyı anlardı. Yürüdü bindi arabasına çalıştıramadı baktı önüne abisinin olduğu yere karısı da oradaydı baktı sonra buna hakkı olmadığına karar verdi konağa doğru sürdü arabasını.
Ah sevdası kara sevdası gelmişti ona artık sevdasına bitmişti hapishane hayatı sonunda kavuşacaktı sevdasına alacaktı sevdiğini. Baktı zeytin gözlüsüne ne çok ağlamış yıpranmıştı. Güzelim beyaz gelinliği toprağa bulanmıştı. Koskoca 10 yıl Sevdasını daha da olgunlaştırıp güzelleştirmişti ama yıprandığı belliydi göz altlarındaki morluklardan. Sevdası daha fazla dayanamadı yıktı ALisinin bütün 'erkek adam kurallarını' koştu sarıldı boynuna bitmek bilmeyen 10 yıldır hasretini uzun uzun kokladı. ALİ Murat kaldı olduğu yerde ne sarıldı ne öptü nede geri itti Sevdasını. Sonra kendine geldi 10 yıldır sevdiğinin sesine bile hasretken artık durduramazdı şu saatten sonra kendisini kokladı oda saçlarını kara sevdasının. Hala aynı gül kokulusu herşey değişmişti ama sevdasının kokusu o günkü gibi aynı kalmıştı demekki. Sevda öptü ilk kez sevdiği adamı boynundan o erkeksi kokusunu aldığı yerden. Hiç çözememişti zaten bu kokunun ne kokusu olduğunu. 'Olsun' dedi 'benim ya kokusu da kendisi de hâlâ benim ya çözmesem de olur bundan gayri. ' az daha doydular birbirlerinin hasret kaldıkları kokularına. İlk geri çekilen Ali Murat olmuştu şimdi sorma vaktiydi artık herşeyi birbir sevdasına. Ama sevdası daha fazla dayanamadı işte orada ALisinin kokusuyla her zamanki baygınlığından birini yaşadı.
Ali Murat kucağında sevdası şaşırdı kaldı. Bir korku aldı bedenini bir yerinde birşey mi vardı kardeşi o gelmeden birşey mi yapmıştı yoksa. 'Eğer yusuf bişey ettiysen dinlemeden kafana sıkarım' diye düşündü. Sonra kucağına aldı arabasına yatırdı Sevdasını hastaneye yol aldı.

Mardin hastanesine getirdi Sevdasını. Arka kapıdan aldı kucağına sonra içeri acil servise yürümeye başladı. Hemen sedye geldi yanlarına yatırdı Sevdasını. Aldılar muayene odasına Ali'yi odanın kapısında beklettiler. Sonra koşturarak bir doktor girdi içeri. En fazla 35 yaşlarında genç bir doktordu. Yani ALi Murat'ın tahminine göre 5 yaş büyüktü bu doktor. Doktor sevdayı muayene etti zaten odaya girdiğinde kendi hastası Sevda Cesuroğlu olduğunu anladı. 10 yıldır her zamanki baygınlıkları olduğu gibi yine aynısı olduğuna karar verdi Doktor Emre . Sonra hemşireye hastasının kimin getirdiğini sordu. Hemşire "kapıdaki beyefendi getirdi doktor bey" cevabını aldı başını salladı "hastanın serumu bitmeden kalkamasın. Kalkmak isterse bana haber verin hemşire hanım " "peki doktor bey " doktor çıktı odadan baktı kapının dışına uzun boylu kara gözlü iri cüsseli esmer bir adam. Yaklaştı adama" Sevda hanımı siz mi getirdiniz? " şaşırdı Ali Murat bu adam nerde biliyodu sevdanın adını daha söylememişti hem bu genç doktor niye ilgileniyordu sanki hastanede başka doktor mu yoktu da biraz tersleyerek " evet ben getirdim sevda'yı " dedi doktor emre anladı adamın bakışını sevda'yı sahiplenir gibi konuşmasını " Acaba adınızı öğrenebilirmiyim beyefendi " ALi sabır çekti adam sevdanın nesi var söyleyeceğine birde adını soruyor " ALi Murat KARA doktor. Şimdi bana söyle sevda niye bayıldı. Ayrıca sen sevdayı kırk yıllık tanıdığın gibi nasıl davranırsın." üstüne yürüyecek gibi oldu doktor şaşırdı bu çıkışı beklemiyordu aslında karşısındaki adamın yıllardır adını duyduğu sevdayı tedavi ederken ağzından çıkan bazı kelimelerden tanıyordu. Boğazını temizledi doktor emre "sevda hanım benim 10 yıldır hastam olur. Bu konuyu odamda konuşsak daha iyi olur şaşkın bakışlarınıza bakılırsa hastamın nesi olduğuyla ilgili hiçbirşey bilmiyorsunuz." ALi Murat yine bir şaşırma daha yaşadı artık bıkmıştı 10 yıldır ne haltlar döndü de daha neyden haberi yoktu kim bilir. Başını salladı doktora. Doktor önden Ali Murat arkasından yürüdü odaya doğru.
Odaya vardıklarında doktor emre masasının önündeki koltukları göstererek Ali Murat'a oturmasını rica etti kendisi de masasına geçerek yerine oturdu. "ALi Murat bey öncelikle size kendimi tanıtarak başlayım müsade ederseniz konuşmama" ALi başını salladı. Doktor devam etti "Ben Doktor Emre Aydın. Sevda Cesuroğlu'nun Beyin cerrahı doktoruyum. Kendisi 10 yıldır benim özel hastam olur. 10 yıl önce yani 18 yaşında geçirdiği bir kaza sonucu beyninde hasarlar meydana geldi. 5 sene boyunca yaşam mücadelesi verdi. Ben o zamanlar şark görevi sebebiyle Mardin'e gelmiştim. Ancak sevda hanımın beyin ameliyatını ilk ben yapmama rağmen kendisi komadan çıkamadı. Tam 3 kez kalbi durdu. Zor güç tekrar yaşatmayı başardık. Ama yaşaması için tekrar ameliyat olması gerekiyordu bunun içinde babası Kerim bey ile Amerika da bir hastaneye götürmeyi düşündük sevda hanımı. Orda tedavi gördü ameliyat oldu. Tam 5 yıl boyunca konuşmasında tutukluluk yeme içme bozukluğu gibi sorunlar yaşadı. En önemlisi de yürümekte sorun yaşadı. Son 3 yıl içinde tamamiyle düzelmeye başladı. Kendisi çok çabaladı tekrar yürümek konuşmak için başardı da şuanlık yürümesinde konuşmasında herhangi bir sorun teşkili kalmadı. Ancak hafızasında bazı kalıtsal silinmeler olmuş durumda. " ALi Murat ne diyeceğini daha hangi sorunun çıkacağını bilemedi. 10 yıldır sevdası neyle uğraşmıştı kafayı yiyecekti artık. Doktor emre artık son şeyleri de söyleme vaktinin geldiğini düşündü " sevda hanım sizin onu bırakıp gittiğinizi düşünüyor. Ayrıca annenizi kardeşinizi kısaca sizinle akraba olan kişileri unutmuş ve sizin nerede yaşadığınızı unutmuş durumda. O şuan sadece sizi sevdiği adam olarak biliyor yaşadığınız şeyleri hatırlıyor evet sizi bu mutlu edebilir ama başka birşey hatırlamıyor. Söylemek istediğim bu kadar ALİ Murat bey. " şimdi sevdası onu unutmadı ama onun ailesini tanımıyor ve bilmiyor öylemi gülsün mü ağlasın mı anlıyamadı. Yusuf geldi aklına o zaman Yusuf'u da hatırlamıyor sevdası o yüzden karşı çıkmadı evlenme işine belki de. Aklı karıştı. Doktor hala bakıyodu esmer adama ne çok şey yaşamıştı bu adam da belki de sevda hanım gibi. "doktor şimdi niye bayıldı sevda onu bana söylemedin." doktor aklına geldi "sevda hanım hatırlıyamadığı sizinle ilgili olan durumlarda kısa süreli baygınlık geçiriyor merak edilecek bir durum yok. Beyini sizin ailenizi her gördüğünde onu boşluğa itiyor ve bu tür bayılmalar yaşatıyor. Size tavsiyem onu bu aralar ailenizle fazla biraraya getirmemeniz. " kafasını salladı Ali Murat peki nasıl olacaktı bu aynı evin içinde " Benimle ilgili değil ailem ile ilgili sadece yani doktor öyle mi? " başını salladı doktor. Sonra sevdanın bulunduğu odaya doğru yol aldı. Bu kız ne çekmişti onsuz hâlâ da çekmeye devam ediyordu.

Şimdi anladınız mı arkadaşlar neden kardeşiyle evlenmesine itiraz edemediğini. Siz olsanız sevdiğinizin ailesini unutsanız kimse sizin ilişkinizi bilmese sevdiğinizi bilmese nasıl olur da hayır ben sevdiğimin kardeşiyle evlenmem dersiniz ayrıca babanız bir karar vermiş bu durumda itiraz hakkınız yok.

Neyse canlar üzülmeyin az kaldı hesap vaktine çok az kaldı :) Akşama kısa bir bölüm var canlarr..

Oy vermeyi unutmayın lütfen..

KARA SEVDAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin