Siz çaresiz hissettinimiz mi ? Hiç bir şey yapamadan sadece ölümün canınızı alsın diye beklediniz mi ? Tam umutlarınızın bittiği anda hiç bir seyin önemi olmadığında, öyle biri çıkar ki karşınıza size hayatı tekrar sevdirir.Size bir yaşama umudu v...
Arabaya bindim ve Tuna'yı kendi mekanıma getirdim.Onu işkence sandalyeme dikenli tellerle bağladım.Tuna her hareket ettiğinde dikenler vücuduna batacaktı.Tuna'yı zor zamanlar bekliyordu.Bakalım Tuna konuşacakmıydı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Şimdi söyle bakalım kim bu Fikret ve yeğeni...
-Benim gibi bir adamı böyle dikenli tellerle mi konuşturmayı düşünüyorsun?
-Hayır tabiki Tuna senin için çok güzel planlarım var.Sen fazla merak etmeden gösteriyim.
Sandalye elektriği vermey başladım.Elektriğin şokuyla Tuna hareket ediyordu.Böylece her hareket ettiğinde dikenler ona batıyordu.Birkaç dakika sonra elektriği durdurdum.
-Şimdi konuş
-Bunun hesabını sana soracam Sedat Benim gibi üst düzey devlet adamını kaçırmanın bedelini devlet sana ödedir.
- Tuna madem sen devlet adamısın.Neden devletini satıyorsun? Bunu emin ol sana sorarlar...
-Devlet benim sedat hala kafan basmıyor mu? Seni hemen öldürmeyeceğim Sedat yalvaracaksın bana!!..
-Anlaşılan sen akıllanmıyacaksın Tuna
-Tuna'nın yaralarına tuz dökmeye başladım.Bağırmamasına rağmen yüzündeki ifadeden canının yandığı belliydi.Elektriği tekrar açtım biraz aynı voltajda verdikten sonra arttırdım.Elektrik voltajının artmasına rağmen hiç bir şekilde tepki vermiyordu.Ne de olsa devlet tarafından yetiştirilmiş bir adam, benim iskencemde hemen konuşmazdı.Elektriği kapattım.
-Konuş bakalım Tuna
-Beni güldürüyosun Sedat hala benim işkenceyle konuşacağımımı sanıyorsun?
-Tuna devlet seni her türlü işkenceye göre eğitmiş olabilir.Biliyorsun ki benim işkence yapıp ta konuşturmadığım yokkkk...
-Tuna'nın konuşması için Sandalye'nin yanında bulunan kaplara tuz ruhunu doldurdum.Damla ayarını ayarladım böylece her 5 sn. de bir damla düşecekti.Elektriği de yüksek voltajda açtım.Böylece dayanılmaz bir işkence başlamıştı.Bakalım Tuna kaç dakika dayanacaktı.
"Canım yanıyor, dur dur şunu artık!!!"
"Dur dur konuşacam!!!"
-Konuş Tuna ben seni dinliyorum.Ne kadar çabuk konuşursan o kadar çabuk biter...
"Tamam konuşacam!!!"
"Elektriği kapattım.Biraz bekledikten sonra ;
-Şimdi söyle bakalım kim bu Fikret ne istiyor bizden?
- Fikret görünürde bir iş adamı ama silah tüccarlığı yapıyor.Sizin tırlara bilerek baskın verdiler ki sizin ticarette güveninizi sarsmak için size güvenmeyen silah tüccarları böylece Fikret'ten alışveriş yapacaklardı.
