Yeni Şoförüm

7.bölüm

selammmm bugün günde 3.bölümüm :) okuyan arkadaşlara teşekkür ederim... Destek te veren arkadaşlara daha başka bi teşekkür ederim :) 

Aşağı sessiz ve yavaş adımlarla indim.

inşallah odasında yada dışarıdadır.

mutfaga giderken onu salonda gördüm! hemen beni farkedip bana döndü ve sırıtmaya başladı. arkamı dönüp ilerledim. şuan çok aşırı güldüğüne eminim.

mutfaga attım kendimi. mutfakta nursen teyze ve adını bilmediğim bi hizmetçi vardı.

"ben açımmm" dedim

"hemen bişeyler hazırlıyorum" dedi nursen teyze.

bende masaya oturup beklemeye başladım. önüme koyunca yine aynı açlıkla sömürdüm.  keremin kapıda dikildiğini farketmemiştim bile. elimi yıkamak için kalktığımda göz göze geldik.

"sen niye geldin?" dedim

"su içicem" dedi

"ben vereyim" dedi o hizmetçi kız. yaşıda 24 25 vardı kızın. kereme kaçamak bakışlar atıyordu . suyu verirkende başını eğdi. kız keremden mi hoşlanıyor !

"teşekkürler" deyip gülümsedi kerem. aman çokta umrumda isterlerse sevgili olsunlar. ama kız çok çirkin..

bende elimi yıkadım keremin çıkmasını bekleyip ondan sonra mutfaktan çıktım.

kerem tekrar salona oturdu tekrar . bende odama gitcem  ve salondan geçerken telefonum çaldı arayan atakandı! açıp bi haddini bildirsem iyi olucak ! odama çıktığımda telefonu açtım

"ne var atakan!"

"güzelim naber?"

"ben senin güzelin değilim pislik ayrılmış oldugumuzu aklına getiremedin heralde!" adeta bağırmıştım

"uzatma yavrum ya sadece çok sarhoştum. aslında yarı sarhoştum ama kendime engel olamadım. seni hemen şimdi istiyorum bizim eve gel hemen şimdi"

bide ciddi ciddi söylüyo ya !

"bana bak sen beni ne sanıyosun be! beni fahişelerinle karıştırma defol git hayatımdan!" yine bağırmaya devam ediyorum.

"çıkamam çıkarsam başına bela olurum yavrum. beni deli ediyosun senin heryerine dokunmak istiyorum"

"midemi bulandırıyosun sen ne biçim bi insanmışsın ya ikiyüzlüsün pisliğin tekisin defooooollllll !!!! "

diye son kez bağırmamla odaya kerem daldı birden. bende telefonu atakanın  suratına kapattım.

"ne oldu" dedi endişeli endişeli.

"birşey yok telefonla konuşuyodum" dedim

"normal bi konuşmaya benzemiyordu sesin aşağı kadar geldi. geçen ki o dövdüğüm tipitip sevgilin mi"

"hesapmı vericem sana"

"görevimin aynı zamanda seni korumak olduğunu hatırlatmayım istersen?"

uff.

"kötü bi durum yok ayrıldığımı hatırlattm sadece"

tamda burda gözllerime baktı.

"peki bi sorun olursa söyle"

"söylerim"

tam çıkarken durdu ve bana geri döndü.

"bugün benim odamdan niye hemen çıktın?" sırıtıyordu bunu söylerken.

"sanane deve! işim vardı olamazmı"

"olabilir ufaklık hem öpüyosun hem kaçıyosun anlamadım ki"

"ya deve sen işine baksana" beni iyice kızdırmaya çalışıyordu galiba ama utanmıştım! sadece bunu öptüğüm için utanmıştım! ilk kez birinde utanma duygum ortaya çıkıyor.

"şuan işime bakıyorum" dedi . tabi ya iyi kapak oldu bana ve bi adım yaklaştı. aramızda tek adımlık mesafe kaldı. 

"senden nefret ediyorum kerem"

"aynı hisler içerisindeyiz derin" dedi ve aramızdaki mesafe kapandı resmen.

kafamı kaldırınca gözgöze geldik. kafalarımız istem dışı birbirini çekerken mesafe 2 parmak kalınlığında. 

birden bu kez ilk o öptü dudaklarımdan . 1 2 saniye durduktan sonra bende karşılık verdim. ve 20 saniyedir öpüşüyorduk! öpüşü çok tatlıydı o yüzden geri çekilmek istemedim. kapı tıklaması ve nursen teyzenin sesiyle ayrıldık. 

"derin bi bakarmısın?"

ayrılınca hemen keremi kolundan tutup banyoya  çekiştirdim ve kapısını kapattım 

odamın kapısını açınca nursen teyze endişeli bi şekilde bana baktı.

"iyimisin derin"

"iyiyim ne oldu ki"

"rengin atmış birden"

tabi bi anda sen gelince oldu diyemezdim.

"yooo bişeyim yok benim"

"keremi gördünmü onu arıyorum alışverişe göndericem"

"yo görmedim nerden bileyim ben"

"tamam kızım bu arada annenler aradı ev telefonundan onu bi arıcakmışsın"

"tamam ararım " dedim ve kapıyı kapattım. 

hemen banyomun kapısına ilerledim ve açtım kerem hemen karşımda bitiverdi.

"gitti" dedim. yine utanarak.

"tamam niye utanıyorsun ? :) "

"ben mi utanıyorum deve hadi git istersen sen alışverişe göndericekmiş seni. nerdeydin derse sakın burda olduğunu söyleme"

"korkma söylemem sır ufaklık" dedi ve göz kırptı. kapıya yöneldi ve odamdan çıkıp gitti.

bende yatağıma oturup annemi aradım. ilk çalışta açtı telefonu.

"alo kızım"

"aramamı söylemişsin anne"

"evet söyledim neler yapıyosunuz bakalım nasıl geçiyor bi sorun yok dimi?"

"hayır anne yok normal gidiyo işte siz "

"dikkat edin çevreye tamam mı"

"tamam siz pazartesimi döneceksiniz"

"bende onu söylücektim 1 hafta daha uzadı.haftaya pazartesi gelicez"

sevinmedim değil hani.

"tamam anne hadi öptüm "

"bende kızım"

ve laptopumu açıp twittere girdim 2 saat takıldıktan sonra sıkılıp kapattım. aşağı inmeye karar verdim. kerem ortalıkta yoktu bende bahçeye çıktım. tahmin ettiğim gibi araba yıkıyordu. 

bende yavaş yavaş yanına yaklaştım.

"hey ufaklık biyeremi gidiceksin"

"hayır hava almak için çıktım deve"

"bahçeden çıkayım deme"

"olur abicim çıkmam"  bu sözüm üzerine biraz şaşırmış biraz bozulmuş bi şekilde baktı. 

"senin canın oyun istiyor galiba" dedi ve eliyle bana su attı. bende küçük bi çığlığın ardından yerdeki su şişesini elime alıp ona su attım ve su savaşımız böyle devam etti. ben daha çok ıslandım ama oda fena ıslandı. en son direk hortumla beni sulayınca sırılsıklam oluyordum ve hala ıslatıyordu.

kaçmaya çalıştım ama gözüme gelen sudan onu görmedim çarpıştık ve yere düştük! ben onun tam üstündeyim ikimizde sırılsıklamız!

votelerinizi bekliyorum :)