Tanıtım videomuz yukarıdadır . Teşekkürler Eosfors ❤️
Ulaş Evren
Görüş saati gelip çatmıştı . Bizleri , yaşadıklarını hatırlasın diye çok uğraş vermiştik . Geriye sadece minik detaylar kalmıştı . Mesela neden İzmirde okumak istemiştik ? Ya da benimle nasıl tanışmıştı ? Bir de Ali Bey'in ( doktorun ) babası olmadığına inandırmamız lazımdı Dünya'yı . Peki ya nasıl ?
Günlerdir bunu düşünüyordum . Hayatını babasını bulmaya adamış bir kız , babasının hep var olduğunu sanan bir kıza dönmüştü . Gerçekleri öğrendiğindeyse dünya tekrar başına yıkılacaktı . Düşündükçe hüzün sarıyordu her yanımı . Bunu Dünyaya nasıl yapacaktım ? Yavaş yavaş ona her şeyi anlatmayı planlıyordum . Sorduğu her soruya yanıt olacaktım . En azından olabileceğimi düşünmüştüm . Ta ki hiç beklemediğim bir soruyla karşılaşana kadar .
– Boynumdaki dövmenin anlamı ne ?
Boynunda dövmenin var olduğundan bile habersizken bunu ona nasıl açıklayacaktım ? Bunca zamandır bana neden söylememişti ? Gerçekten bu dövme ne anlama geliyordu ?
Bir yıldız değildi ya da bir yılan . Başka bir şeydi çok başka . İlk defa görmüştüm . Bütününe bakıldığında haritaya benzesede parça parça incelediğimde bir şeye benzetememiştim . Ne anlama geliyordu acaba ? Bilmiyorum demek istemiyordum . Bilmem gerekiyordu . Çünkü Dünya ile ilgili her şeyi bilirdim . Kahvesini şekersiz içtiğini , üzerinde mısır olmayan pizzayı yemediğini , en sevdiği yazar " Orhan Pamuk " olmasına rağmen en sevdiği kitabın " Aşk ve Gurur " olduğunu , Adele ' nin " When We Were Young " şarkısını dinlediğinde gözyaşlarını tutamadığını , bir oturuşta onlarca midye yiyebileceğini , hayallerini , hedeflerini , her şeyini . Bir cevap beklercesine gözlerimin içine bakıyordu . O kadar umut dolu bakıyordu onu umutsuz bırakamazdım . Gözlerimin kızardığını hissediyordum .
"Görüşme saatin bitmek üzere . Annen de seni görmek istiyor . Bunları konuşmak için çok vaktimiz olucak zaten . " diyip yanağına bir öpücük kondurup başka soru sormasına vakti olmasın diye hızlı bir şekilde odadan çıkmıştım . Nefes nefese kalmıştım . İnsanlar bana bakıyor , neler olduğunu anlamaya çalışıyordu .Dünya Sancak
Yarın taburcu olacaktım . Bu hastahaneden tamamen kurtuluyordum . Camın üzerinde birikmiş tozlardan , serumun asıldığı küçük çengelden , ne kadar mavi gibi görünsede siyaha çalan yatak örtüsünden . Hayatıma geri dönecektim . Yine mutlu bir yuvamız olacaktı . Ben , annem , babam ve Ulaş . Üniversiteye başlayacaktım . Doktor olacaktım . Normal bir hayatım olacaktı . Herkesinki gibi . Saçlarımı toplamak için komidinin üzerindeki lacivert tokama doğru eğildim . Tam o sırada annem içeri girdi .
– Sana her şeyin yoluna gireceğini söylemiştim .
– Her zaman olduğu gibi .
– Yarın dönüyoruz yuvamıza .
– İstanbul'a mı ?
Annem başını salladı .
– Artık burada kalırız diye düşünmüştüm . Babamın işi , benim okulum . Her şeyi bırakıp nasıl gideceğiz ?
– Kızım .
– Anne şaka yaptığının farkındayım . Tadı kaçmaya başladı .
– Kızım baban ...
– Neyse daha fazla uzatmaya gerek yok . Gel gel doya doya öpeyim bi .
Hiç görmediğim kadar yorgun görüyordum annemi . Gözlerinin altı şişmiş , içi ise kıpkırmızıydı . Gözlerinin kenarındaki çizgiler daha belirgin hale gelmişti . Kulağının arkasına koyduğu saçları bembeyazdı . Uzun zamandır makyaj yapmadığı o kadar belliydi ki . Güzel annem benim .
– Artık kızımızın dinlenmesi lazım Güneş Hanım .
– Hemen çıkıyorum .
Ellerini gezdirdi saçlarımda . Duygusala bağlamıştı yine . Çenesinin titrediğini görebiliyordum .
– Seni seviyorum kızım .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜNYA #Wattys2017
Novela JuvenilBabasız büyümüş bir kızım ben . Benim ilk aşkım babam diyemedim hiç . Benim tek kahramanım babam diyemedim . Onun yokluğu her zaman şanssız olduğumu düşündürdü bana . Hay aksi ! Bir de bu hastalık . Hiç bir zaman hayal kuramadım zaten . Hedeflerim...