Mavi

-O zaman ben yaparım-

Beraber havuzdan çıktığımızda havluyu bana uzattı.

"Bir şeyler içer misin?"

"Olur"

Enes bara doğru giderken Rüzgar geliyordu. Yavaşça yanıma oturdu. Hiç konuşmadan öylece oturuyorduk.

"Enes gelmeden gitmelisin"    dedim.

"Yoksa ne olur? "    dedi.

Şu an Rüzgardan korkuyordum. Fazlasıyla.

"Biraz daha burda durursan öğrenirsin."

Beni kendine çekti. Onu itmeye çalışsam da bunu yapamıyordum.

"Bırak beni!"     diye bağırdım.

Herkes bize bakıyordu. Enes karşıdan koşturarak geldi ve Rüzgar'ı yere savurttu. Üstüne doğru yürüyordu.

"Yapma Enes. Sen daha Mavi'ye güvenmiyorsun bile."    dedi yerden kalkarken.

Enes Rüzgarı yukarı kaldırdı ve yere sertçe bıraktı. Bir yerlerinin kırılmış olma ihtimali yüksekti.

"Ayrıca Yunus bu halinizi görse bir kahkaha atardı. Siz anlaşamıyorsunuz. Şunu o kafalarınıza sokun!"

"Ne? Yunus mu? Nerden tanıyorsun onu?"     dedim.

"Seni o gönderdi değil mi? Ulan Yunus sana yapacağımı bilirim ben!"    diye bağırdı Enes.

"Yeter artık "    diye bağırdım.   "Rüzgar sen benim gözüme gözükme. Enes sen de gel lütfen. Uğraşma şununla"

"Sürtük ve aptal"

Bir kahkaha patlattı.

"Sürtük"

Bir kahkaha daha.

"Aptal"

Tam kahkaha atacakken Enes ona yumruk attı.

Beni kolumdan tutup odaya götürdü.

"Iyi misin?"    diye sordu.

"İyiyim. Enes b-ben özür d-dilerim. "    deyip ağlamaya başladım.

"Senin bir suçun yok. Ağlamayı kes."

"Hayır en büyük suç benim. Nasıl Rüzgara güvendim ben? Ha nasıl? "

"Bir hataydı Mavi. Ben senin yanındayım."

"Yunus nerden biliyor burda olduğumuzu? "

"Bilmiyorum ama o piç bizi ayıramayacak."

"Ayrılmayacağız."     dedim ve sarıldım ona. Kucağında uyuya kaldım.

**

Akşama doğru uyandığımda telefonuma baktım. 2 yeni mesaj. Ikisi de Iremden.

"Enes'le barıştınız mı? Rüzgar nasıl? "

"Kızım konuşsana sen bi."

Bugün olanları kısaca özet geçtim İrem'e. Anında yanıt geldi.

"Vay piç kurusu vay! Demek Yunus ha! Onu elime getirirsem geberteceğim. Rüzgardan uzak duruyorsun şeker. Anladın mı? "

"Anladım. "        diye mesaj atıp yerimden doğruldum.

Tekrar havuz başına indim. Havlumu şezlonga bırakıp havuza girdim. Yüzmek iyi geliyordu. Rahatlatıyordu beni.

Rüzgarın bana doğru geldiğini gördüm ama umursamadım. Enes olmasa da ona haddini bildirebilirdim. Yüzmeye devam ederken havuza atlayıp kolumdan tuttu. Hızlıca kolumu çekip havuzdan çıktım. Şezlongta kurulanıyordum. Enes içeceklerle geldi yanıma. Bir tanesini bana uzattı. Gülümseyip aldım elinden içeceğimi.

"Sana vereceğim cezayı buldum."   dedim sinsi sinsi gülerek.

"Neymiş cezam?"

"Bugün akşam da diskoya gideceğim ama sen yanımda olmayacaksın."

"Ne? Olmaz öyle şey. "

"Bana güvenecektin Enes Akan. Sana ödeteceğimi söylemiştim. "

"Mavi? Şaka mı yapıyorsun? "

"Hayır. Seni orada görürsem çok kötü olur."

"Peki tamam. Rüzgar sana bir şey yaparsa ne yapacağına dair planın var mı? "

"Ben hallederim."

Akşam Enes'le gitmek isterdim. Ama bir hata yapmıştı ve bunu ödemek zorundaydı. Rüzgardan kendimi pekala koruyabilirim.

Beraber yukarı çıktık. Açık kıyafetler giysem Enes'le aramız bozulurdu. Bunun için düz bir elbise seçip giydim. Makyajımı yapınca koridora çıktım.

"Mavi gerçekten gidecek misin?"

"Bunu hakediyorsun. Geç kalmam. Merak etme."

Diskoya vardığımda kendime yer bulup oturdum. Güzel bir müzik çalınca ayağa kalktım. Bu arada etrafı kontrol ediyordum. Kendimi müziğe kaptırmıştım. Rüzgar da olmadığı için rahattım.

Enes'ten

Odada çıldırmak üzereydim. Mavi'yi düşünmeden duramıyordum. Niye böyle bir ceza vermişti ki? Aşağı havuz başına indim. Barın ordaki Rüzgarı görünce rahatlamıştım. Demek ki diskoya gitmemişti. Otelde yalnız başıma dolaşırken babamları gördüm. Yanlarında iki bayan duruyordu. Oldukça eğleniyorlardı ki kadın kahkaha atmıştı. Elimi yumruk yaptım. Annemin ölümünden sonra bu hiç doğru değildi. Sinirimi yatıştırmak için oradan uzaklaştım. Ama kadının kahkahası hala kulağımdaydı. Kulaklarımı kapattım. Odama çıktım. Yatağa uzanıp yorganın altına girdim. Bunu nasıl yaparsın? Annemi çok seven babam nerede benim? Bir tanecik annem var benim. Başka da olmayacak.   

Mavi'den

Diskodan çıkmış odama doğru gidiyordum. Geç kalmak istemiyordum. Direk Eneslerin kapısını çaldım. Birden hızla kapı açılınca irkilip geri çekildim. Enes'in yüzündeki siniri görebiliryordum.

"Neler oluyor?"

"Babalarımızı iki kadınla gördüm. Kadınlar kahkaha atıyordu. Lanet olsun"

"Enes sakinleş lütfen"

"Nasıl sakin olabilirim Mavi? Benim bir tane annem var. Ve başka da olmayacak."

"Tamam Enes. Sakin ol."

"Erken döndün. "

"Sıkıldım. "    deyip omuz silktim.

"Mavi?"

"Efendim."

"Babamı düşünmemem için ne yapacağını biliyorsun."

"Biliyorum. Ama bunu ben yapmayacağım. "

"O zaman ben yaparım. "

Belimden hızlıca kavrayıp kendine yapıştırdı beni. Öpüyordu sürekli. Hiç durmadan.

Yeni bölümleri sık yazıyorum artik. Umarim beğeniyosunuzdur. 

-Fullyaa