partinin hayatı ol

159 15 4
                                    

Onları takip ederken siyah kapuşonumu kafama geçirdim, tanınmak istemezdim.
Ellie ve Frankie ise demir telleri geçmiş sokağa doğru yürüyorlardı.

Sırtımdaki o berbat ağrı yüzünden yavaş yürüyordum.
Gürültülü müzik sesine doğru gidip bir bara girdiler.
Yanımdaki sarhoş çifti geçip girişteki güvenliğe kimlik kartımı gösterdim.

Bir iki kız girişte,

"Hadi dans edelim," deyip kolumdan çekiştirdi ama onları reddettim.

Bir bar taburesine oturup alkolsüz bira istedim, garson alayla gülümseyip siparişi getirdi.

Gözlerimle kalabalığı taradım, Ellie ve Frankie'yi dans ederken gördüğümde çenem kasılmıştı.
Parayı ödedikten sonra kalabalığa daldım.

Frankie Ellie'nin kulağına bir şeyler fısıldayıp gözden kayboldu. Onu takip ederken kapşonumu indirdim, içerisi çok boğuktu.

"Shawn?"

Lanet olsun.

"Ah...merhaba Ellie?"

"Burada ne işin var?"

"Bir şeyler  içmeye geldim," dedim elimi belime götürüp yüzümü buruşturarak.

"İyi misin?"

"Belimde garip bir ağrı var, nedenini bilmiyorum."

Ellie omzunu silkip,

"Gidip dans edeceğim," dedi.

Başımı sallayıp Frankie'nin girdiği koridora girdim.

"İhtiyacım var Mary, lütfen."

Duyduğum sesle haraket etmeyi bırakıp bir yere gizlendim.
Frankie ve sarı, kısa saçlı bir kız konuşuyordu.

Frankie cebinden çıkardığı parayı kıza verdi, kız ise ona beyaz tozla dolu küçük bir paket.

Umarım o tahmin ettiğim şey değildir. Lanet olsun.

Kız sinsice gülümseyip,

"Sevgilin burada olmasa seninle çok güzel eğlenirdik," dedi.

Frankie bir kahkaha attı.

"Daha sonra bebeğim...daha sonra."

Edilen imaları anlamıştım ama  anlamak istemezdim. Bu adam Ellie'yi hak etmiyordu.

Arkamı dönüp kalabalığa ilerlerdim, Ellie uzakta da olsa görünerek partinin ruhu hayatıymış gibi dans ediyordu, olanlardan habersiz...

Treat You The Best - Shawn MendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin