Treat You The Best - Shawn Mendes

Ellie'yi hissetmek

Ellie yerde,

"Çok korkuyorum. Nefesim kesiliyor, Shawn," dedi titreyerek.

"Yardım edin, lütfen. Yardım edin," diye bağırdım.

Yere eğilerek Ellie'ye,
"Sakin ol. Buradan kurtulacağız, korkma," dedim.
Elimi onun sırtına koyup sıvazladım.
O da yavaş yavaş bana yaslandı.
Kalbim o kadar hızlı çarpıyordu ki sanki ağzımdan çıkacak gibiydi.

Ellie şimdi de benim göğsümün üzerine başını koymuştu. Onun kokusunu iliklerime kadar içime çekiyordum.

Kızıl saçları üzerime değiyordu.

"Korkma Ellie, ben yanındayım. Sakin ol, kurtulacağız buradan."

Onu teselli etmek beni de sakinleştiriyordu. Onu korumak kalbimin acısını bir nebze olsun dindiriyordu. Ellie başını kaldırıp bana baktı. Gözlerimiz birbirine kenetlenmişti.
Bir anda asansörün kapısı açıldı.

Andrew ve yanında duran yeşil tulumlu adam bize garip garip bakıyordu.

Andrew boğazını temizleyip,

"İyi misiniz çocuklar," diye sordu.

Asansörde çıkarken,

"İyiyiz, biraz korktuk o kadar," dedim.

Adam Ellie'ye pet şişe sulardan uzatırken,

"Bu asansörün tamire ihtiyacı var," dedi.

Ellie'nin yüzünde hala bir korku ifadesi vardı, ellerinin hala avcumun içinde olduğunu fark ettiğimde çok mutlu oldum.
Andrew birleşmiş ellerimizle bakınca Ellie de hemen elini çekti.

"Buyrun, odama gidelim."

Büyük ve ferah odanın kapısına geldiğimizde Ellie dışarıda kalmak istediğini söyledi, ısrar etmedim.

"Konu nedir Shawn?"

"Şey...bana...yani arkadaşıma para lazım. Acaba..."

"Ne kadar lazım?"

"500 dolar kadar. Ama sonra ödeyece-"

"Gerek yok, Shawn. Artık bu şirkette çalışmaya başladığına göre bunun önemi olmaz."

Masasının çekmecesini karıştırıp bana zarf içinde parayı uzatıp gülümsedi.

"Çok yardımseversin, Shawn. Bu arada, unutma, yarın bekliyorum."

"Geleceğim, teşekkür ederim."

"Lafı bile olmaz."

Odadan ayrılıp Ellie'nin yanına gittim, zarfı ona uzatınca yüzünde güller açarak parayı aldı.

"Shawn, bu iyiliğini asla ama asla unutmayacağım. Babamdan para istemekten beni kurtardın. Kalbin o kadar temiz ve güzel ki her halinden belli oluyor," dedi ve bana sarılıverdi.

Şimdi sıcaklığını daha da çok hissediyordum. Kalp atışlarını bile duyuyordum. Ben de ellerimi onun beline doladım.
Güzel saçlarının kokusunu içime çektim.