Anı boş verip -ben böyle şeylere gelemem içimde yok- "Peki, sen ne olsun isterdin?" diye sordum.
"Bilmiyorum ama kardeş çıkmazsak daha iyi olur gibi." deyip ellerini alnına yaslayıp şakaklarını ovmaya başladı. İştahım kaçmış olsa da siparişlerimi yedim. Kendimi yorgun hissediyordum ve dinlenmek istiyordum. Bünyem aksiyonu ve atraksiyonu kaldırmıyordu artık.
"Beni Buğra'lara bırakır mısın?" dedim uykulu bir sesle. O hesabı hallederken ben kollarımı birbirine sarıp masanın üstüne koyduğumda oluşan o mükemmel yastığa bakıyordum. Büyük bir huzurla kafamı yaslayıp gözlerimi kapattım. Uyumuyor olsak bile, uyku ile uyanıklılık arasında o hayal gibi olup aslında rüya olan anlar çok güzel bir zaman dilimine aitti.
Didem, Buğra ve ben yeşillik alanın ortasına bir kilimin üstüne oturmuş ve gülüşüp konuşuyoruz. Daha sonra Didem'in arkasından Onur gelip kollarını beline doluyordu. Yanağına kondurduğu masum öpücükle Didem'in gözleri huzurla kapanıyordu.
Burcu da ağaca yaslanıp ayaklarını uzatmış olan Buğra'nın bacağına kafasını uzatarak yare uzanıyordu. Buğra eğilerek Burcu'nun burnuna dudaklarını değdirdi. Hepsi huzurla gülümserken ben de onları izleyip çok iyi arkadaşlara sahip olduğumu düşünüp huzurla gülümsüyordum.
Daha sonra başımda bir el hissetim, saçımı okşuyordu. Bir çene omzuma yerleşti ve kulağımın altında olan çene kemiğimin bittiği yere öpücük kondurup "Seni seviyorum." diye fısıldıyordu. Kafamı yanımdaki kafaya çevirip burnumu burnuna sürtüyordum. "Ben de seni seviyorum."
Gözlerim korkuyla açılırken Ateş'in kucağında olduğumu anladım. Apartmanın merdivenlerinden çıkıyorduk. Sakin olmaya çalışıyordum ama olamıyordum. Elim titriyordu, hem de deli gibi. 'Seni seviyorum.' diyen adamın kucağındaydım şuan. O adam... Ateş'ti. Resmen çocuğa rüyamda kur yapmıştım. Birbirimizi seviyormuşmuşuz da, felan da.
Gözlerimi yumup böyle bir şeyin olma ihtimalinin olmadığını beynime kanıtlamaya çalışıyordum. Belki ben onu sevebilecek kadar kaçık olabilirim ama o aklı başında bir bey lütfen beynim, sana sesleniyorum kalbim; sadece rüyaydı yavaşlayabilirsin. Şişt pişt, sakin ol. Bilinç altına hakim ol İdil Su Yıldırım. Kızım kendine gel geri zekalı mısın? Allah'ım sanırım deliriyorum. Sen aklıma mukayyet ol yarabbim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurtuldum Derken
Teen Fictionİdil Su Yıldırım: Bir genç kız. 18 yıllık hayatı boyunca yetimhanede büyümüş ama çıkmasına az bir zaman kala bir adam tarafından evlat edinilen bir kız. Didem Pınar Gök: Su'yun yaşadıklarının bir kısmını yaşayan, hep ufak tefek şeylere ağlayıp önem...
