K.A.
Uzanmış aşık olduğum kadının çıplak belini okşuyorum. Dün gece her şeyiyle benim olmuştu. Belki de ona anlatmamam en iyisidir. Belki de bilmemesi herkes için daha iyidir ve doğrudur. Onun kılına bile zarar gelse dayanamam. Bunu ona kendi ellerimle yapamam. Ailesinin onu istemediğini ve para uğruna sattığını ona anlatamam. Edanın onun kardeşi olmadığını anlatamam. Ama bunları bilerek de onun yüzüne bakamam. Belki de en doğru olanı ayrılmaktır. Belki de böyle daha az acı çekeriz. Belki de yüzüne bakmazken daha az vican aabı duyarım. Belki,Belki, Belki. Bu belkiler artık canımı sıkmaya başladı. Bu sikik hayatta hiçbir şey net veya doğru değil. Kollarımın arasında kıpırdanmaya başladı ve yavaşça bana doğru döndü. O kadar masum bakıyor ki.
Z:Günaydın.
K:Günaydın.
Z:Neden güzelim demedin?
K:Yok artık güzelim. Cümlelerimin bu kadar dikkate mi alıyorsun? Beni bu kadar çok mu seviyorsun?
Z:Seni o kadar çok seviyorum ki, sana o kadar aşığım ki kullandığın her cümlenin, her kelimenin hatta her harfin benim için bir anlamı var. Ağzından çıkan her harfi dikkate alıyorum.
K:Beni bu kadar sevme.
Z:Neden?
K:Alışık değilim.
Z:Alışsan iyi edersin. Şimdii...
Sırıtmaya başladım.
K:Şimdi ne?
Z:Kerem hadi odadan çık da üstümü giyeyim.
K:Güzelim sanki görmediğim şey. Hatırlarsan gece bütün çıplaklığıyla gördüm.
Koluma vurdu.
Z:Arsızlaşma da kalk git.
Yerden baksırımı alıp giyindim yataktan kalkmadan. Ardından kalkıp pantolonumu giydim ve odadan çıktım.
Z.A.
Altıma iç çamaşırlarımı giydim. Üzerime de şortumu ve Keremin tişörtünü geçirdim. Odadan çıkıp merdivenlerden aşağıya indim. Mutfaktan gelen kokularla oraya doğru ilerledim. Kerem tezgahın başında durmuş pancakelerin pişmesini bekliyor. Ben o muhteşem sırt kaslarını incelerken o sanki beni görmüş gibi lafa girdi.
K:Uzaktan bakmak yerine daha yakından bakmaya ne dersin?
İlerleyip arkadan beline sarıldım. Kokusunu doya doya içime çektim.
Z:Biraz arsız mısın acaba?
K:Biraz tahrik edici misin acaba?
Sırtına vurdum.
Z:Oldukça da sapıksın bakıyorum.
Bana döndü ve uğruna öleceğim gümlümsemesini bana sundu. Yerimizi değiştirdi ve beni tezgaha yasladı. Tam dudaklarıma yaklaştığı sırada çalan kapı durmasını sağlamıştı.
K:Hay çalacağın zamanın-
Kollarından kurtulup kapıya doğru ilerledim. Açtığımda karşımda Can ve Yağmuru gördüm. Niye şaşırmadım acaba?
Y:Zeynep...
Yağmur ağlayarak bana sarıldı. Cana baktım. Ellerini benim suçum değil dercesine havaya kaldırdı. Arkamdan gelen Kerem önüme Canın yanına geçip bana sorgulayan bakışlar attı. Ah be sevgili bir bilsem bu kızın derdini...
Z:Hadi içeri geçelim.
Biz önde Kerem ve Can da arkdan geliyordu. Yağmuru koltuğa oturtup sonunda sordum.
Z:Noldu sana böyle Yağmur?
Y:Can arkadaşına sor!
Z:Can?
C:Ya ben bişey yapmadı!
K:Bi dakika bi dakika! Siz bunun için mi bizi böldünüz?
Z:Keremm!
K:Ne var yaa. Tam iyiyiz öpüşücez hari-
Z:Kerem. Sus istersen hayatım ha?
K:Sustum.
Y:Ya Zeynep dedim ki gel annemle tanıştırayım seni. O ne dedi biliyo musun? 'Ne gerek var ki? Öyle boş işlerle uğraşamam.'
Z-K:Oha Can!
C:Ya ben o anlamda söylememiştim ki. Sen beni yanlış anladın Yağmur Damlam.
Y:Sus! Zeynep akşam bara gidelim. Erkek yok. Begümü de çağırırız.
K:Bi dakika. Bu işte benim ne suçum var?
Z:Sevgilim bugün böyle olsun. Hem kafa dağıtırız biraz.
K:Nihe ki sen benim yanımda kafa dağıtamıyo musun?
Z:Kerem. Bir gün. Hatta birkaç saat ayrı kalıcaz sadece. Sabırlı ol.
K:Tamam ama bu ilk ve son.
Z:Hadi Yağmur sen git üstünü değiş. Can sen de Keremle dışarı çık hava al. Ben de hazırlanayım.
K:Zeynep daha çok erken değil mi?
Z:Kerem. Saat 3 olmuş. Biz şu anda hazırlanmaya başlamalıyız hayatım. Hadi gidin hadi.
Herkesi yolladıktan sonra ben de odama gidip üzerimi giyindim.
Bence gayet güze oldu. Yağmuru almak için dışarı çıkıp arabama bindim. Şimdi yanımda Eda olsaydı ne güzel müzikler açardı radyodan. Sahi o nerde? Yaptığı tabii ki affedilir değil ama yapacak bir şey yok. Olan oldu. Ben böyle düşünürken çoktan Yağmurun evine geldim bile. Zaten evlerimiz yakın olduğu için çok uzun sürmedi.
Kapıyı çaldım. Kapının açılmasıyla ağzım beş karış açıldı desem yeridir yani..
Bölüm sonu.
Çok çok özür diliyorum. Bölümü geç yazdığım için. Ama inanın aklıma bir şey gelmiyor. Düşünüp duruyorum ama bulamıyorum. Bölümlerin iki haftada bir gelebilme ihtimali çok yüksek. Çünkü bir haftada yetiştiremiyorum. Ancak tekrar denicem. Eğer bu hafta da yapamazsam artık iki haftada bir bölüm yayınlayacağım. Umarım beni anlarsınız. Öpüldünüz.😍😘😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ortak (ZeyKer)
FanfictionGözlerimi açtığımda bi odadaydım ama burası benim odam değildi. Yatakta doğrulacağım sırada kapı açıldı. İki yeşil göz bana bakıyordu.