SESSİZ ORMAN

586 272 8
                                    

    Seçilmişler yabancı oldukları bu ormanda normal adımlarla yürüyor, ayrıca etraflarını da iyiden iyiye inceleyerek ilerliyorlardı. Aynı zaman da Sessiz Orman'ın ismi gibi sessiz olması seçilmişlerin dikkatinden kaçmamıştı

LUPUS: Bu orman gerçekten de çok sessiz.

NORM: Evet, hem de haddinden fazla sessiz. Uzun zamandır yürüyoruz ama bir kuş cıvıltısı bile duymadık.

RAZZA: Farkında mısınız ama oldukça yavaş ilerliyoruz. Eğer bu şekilde ilerlemeye devam edersek belirlenen yere varmamız geceyi bulacaktır.

ANYELA: Razza haklı... Aksi halde hava karardığında ilerleyebilmemiz çok güçleşecektir. Biraz daha hızlı ilerleyip bir an önce Prof. Razor'un kulübesini bulsak iyi olur.

NORM: İyi de güneşin batmasına daha çok var. Bu kadar endişelenmenize gerek yok. Eminim güneş batmadan önce orada olmuş oluruz.

RAZZA: Norm burası kocaman bir orman. Bu şekilde ilerleyerek oraya hava kararmadan önce varabileceğimizi zannetmiyorum. Üstelik bu orman da nelerle karşılaşabileceğimizi bile bilmiyoruz.

  Bu esnada Bedahşan seçilmişlerden daha önde ilerliyordu ve ilerledikleri patikanın sağ tarafında duraksayıp, aşağıya doğru giden güzergaha bakıyordu. Bedahşan'ın sessiz bir bekleyiş içinde olduğunu gören Lupus, önemli bir şeyler olduğunu sezip Bedahşan'a seslendi.

LUPUS: Bedahşan!

 Lupus'un, Bedahşan'a seslenmesi diğer seçilmişlerin de dikkatini çekmişti. Bedahşan'ın dikkatlice o tarafa doğru bakması, ayrıca Lupus'un kendisine seslenmiş olmasına rağmen cevap vermemesi önemli bir şeyler olduğunun göstergesiydi. Lupus, Bedahşan'ın yanına yönelirken, diğerleri de o noktaya doğru harekete geçti. Seçilmişler sessizce Bedahşan'ın yanına geldiler. Her biri bakışlarını Bedahşan'ın bakmakta olduğu tarafa doğrultmuştu.

ANYELA: Cadılar..!

  Seçilmişlerin görmüş oldukları manzara Cadıların yaşadıkları topraklardı. Diğer seçilmişlerde ilk gördüklerinde bunu anlamışlardı. Ama bunu ilk dile getiren Anyela olmuştu. Bedahşan, Anyela'nın sözünü onayladı.

BEDAHŞAN: Evet.

Seçilmişler kısa bir süre Cadıların topraklarını gözlemlediler. Tuhaflarına gidense etrafta hiç cadı olmamasıydı. Burasının Cadıların yaşadıkları topraklar olduğundan emindiler. Ancak görünürde ve etrafta hiçbir Cadı gözlerine çarpmamıştı.

LUPUS: İyi de neden görünürde hiç cadı yok?

NORM: Bu soruya Anyela ve Razza cevap verse daha iyi olur. Ne de olsa onlarda ustalaşmış büyücü sayılır.

ANYELA: Sanırım bugün cadılar için özel bir gün olmalı. Ya da önemli bir şeyler olmuş. Çünkü Cadılar aynı topraklarda yaşasalar da avlanmak için genel de yalnız başlarına hareket ederler.

RAZZA: Evet, ama bölgelerinde kimseyi bırakmadan gitmiş olduklarını sanmıyorum. Burada kalmış olan Cadılar kesinlikle olmalı.

Razza tahminlerinde yanılmıyordu. Razza sözlerini tamamlamasının hemen ardından siyah geniş çadırın dışında bir Cadı belirdi. Lupus diğer seçilmişleri uyararak

LUPUS: Hey şuraya bakın!

Seçilmişler sinmiş oldukları kısımda Cadıyı görmeleriyle daha da gizlendiler. Bir süre Cadıyı öylece izlemekte kararlıydılar. Cadı uzun siyah tırnaklarıyla iç cebinden siyah tohumlar çıkardı. Uygun bir düz zemin üzerinde ki toprağa, elinde ki tohumları serpiştirdi. Ardından avucunu toprağa doğrulttu. Avuçlarından yayılan enerji toprağa dokunuyordu. Sanki toprağın üzerinde mavi ve mor renkler karışımında ışınlar yüzeyinde geziniyordu. Cadı avucundan yayılan enerjiyi kesti. Daha sonra iki elini kullanarak yaptığı büyüyle topraktan oldukça fazla sayıda buğday büyüklüğünde mavi bitkiler filizlendi. Cadı ellerini aşağıya indirdi. Elini aniden yana sallamasıyla bitkilere ataş püskürterek yaktı. Mavi bitkiler alevler içinde kalıp, birleşerek çürüdüler. Mavi bitkiler birbirine dolanıp çürüyerek, büyük bir bilye büyüklüğünde yuvarlak, kırmızı renkte bir nesneye dönüştüler. Cadı bu kırmızı renkli bilyeyi eline alıp yan tarafta bulunan su kovasının içine daldırdı. Bir kaç kez bilyeyi batırıp çıkarmasından sonra, bile ufalmış bir biçimde beyaz bir inciye dönüştü. Cadı, inciyi göz hizasına getirerek hayran hayran parlamasına baktı. Bu sırada seçilmişler ise gördükleri karşısında şaşırmış ve hayrete düşmüşlerdi. Bedahşan burada öylece durup cadıyı izlemenin başlarına kötü şeylerden başka bir şey getirmeyeceğini düşünerek

BEDAHŞAN KADEHİ KAYIP NEHİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin