KÖTÜ EFENDİ VE BOYUT TAŞI

278 68 4
                                    

Bedahşan sessiz kaldı... İçten içe hak vermişti Kötü Efendiye. Bu savaşı nasıl kazanabilirdi ki, çözüm yollarının tükendiği şu anda nasıl hayatta kalabilirlerdi. Çarelerin yitip gittiği bu olay karşısında, şimdi de manevi umutlar terkediyordu bedeni. Soğuk duygular Seçilmişleri esiri altına almaya başlamıştı. Her biri ölümle burun buruna olduklarının bilincindeydiler. Peki kabullenmekten başka seçenekleri var mıydı, sanırım yoktu. En azından savaşarak öleceklerdi. Peki onlar için ölüm, bu kadar kolay mı olacaktı!

Bedahşan başını hafifçe önüne eğdi. İstemsizce düşmüştü bakışları yere. O anda gözleri bir an giysisinin iç kısmına takıldı. Zihninde meydana gelen yürekli düşünceler, adeta bir kurtuluş şansı sunmuştu Seçilmişlere. Aklından geçen şey, cebinde bulunan Boyut Taşının ta kendisiydi. Sonunda ölecek olsalar bile bunu yapması gerekiyordu. Belki bu unsur Seçilmişler için bir kurtuluş yolu da olabilirdi.

BEDAHŞAN: Aslında kaçmak ya da ertelemek bu sorunu daha fazla büyütmeye neden olur. Ölü canlar daha iyi, bu işi bitirelim!

Bedahşan açık açık Kötü Efendi'ye meydan okumuştu. Kötü Efendi'nin alev gibi gözleri öfkeyle büyümüştü. Bu tip cüretkarlığa bir an olsun tahammülü yoktu ve müsamaha göstermeyecekti. Dolayısıyla kızgınlıkla dolu tok sesiyle Yarı İnsanlara emrini verdi.

KÖTÜ EFENDİ: Öldürün!

Yarı İnsanlar düzenli bir halde Seçilmişlere doğru nizami adımlarla ilerlediler. Seçilmişler sanki kapana kısılıyormuş gibi sırtları birbirlerine değene dek yaklaştılar. Bir çember hattı oluşturmuş olan Yarı İnsanlarda ki ön grup, Seçilmişlere doğru atılım gösterip saldırıyı başlattı. Savunma halinde ki Seçilmişler düşmanlarının hamlelerini karşılayıp, ölümcül darbeler indirdi. Razza ve Anyela henüz saldırıya geçmemiş, saldırıya geçmeye yeltenen Yarı İnsanlara karşı yaptığı büyülerle can alıcı bir son hazırlıyordu.

Ardı arkası kesilmeyen Yarı İnsan saldırıları, Seçilmişleri güçlük içinde bırakıyordu. Kötü Efendi yerinde, Seçilmişlerin hayatta kalmak için direnişlerini seyretmeye devam ediyordu. Bedahşan artık kendileri adına uygun bir anın ve zamanın olmayacağının bilincine varmıştı. Kendi şansını yaratmak zorunda olduğunu hissetti.

Boyut Taşını Kötü Efendi'ye karşı kullanabilmek amacıyla harekete geçmeliydi. Bedahşan da birdenbire atağa kalkarak Savaşçı Yarı İnsan topluluğunun arasına daldı. Yarı İnsanlar yapılan saldırıya karşılık birkaç adım hafifçe geriye adımladılar. Böylece o kısımda küçük bir alan oluştu. Bedahşan önüne çıkan Yarı İnsanları gafil avlarken, adım adım da Kötü Efendi'ye doğru yaklaşmaya uğraş veriyordu.

Seçilmişler Bedahşan'ın çıkışını gördüklerinde içsel olarak bir tereddüt yaşamışlardı. Ancak sonlarının iyiye alamet olmayacağının bir çabası olarak görmüşlerdi sadece bu durumu. Bedahşan ise farklı düşüncelere mensup bir şekilde ufak da olsa ilerleme kaydetmişti. Yine de Kötü Efendi ile arasında oldukça mesafe bulunuyordu.

Bedahşan daha fazla yol alamayacağının farkına vardığı sırada gerekeni yapması gerektiğini anladı. İç cebinde yer alan Boyut Taşını eliyle kavradı. Kötü Efendi ile arasında hatrı sayılır bir mesafe olsa da başka çaresi kalmamıştı. Kendine de güven duymaktan başka seçeneği yoktu.

Bedahşan kendisine girişimde bulunan iki Yarı İnsanı saf dışı bırakmayı başardı. Ardından eline aldığı Boyut Taşıyla, süratli bir biçimde birkaç adım attı ve sıçradı. Yükseklik kazanmasıyla gözleriyle hedefini gördü ve belirledi. Elleri arasında ki Boyut Taşını Kötü Efendi'ye doğru fırlattı. Boyut Taşı Kötü Efendi'ye doğru havada süzülerek hızla yol aldı.

BEDAHŞAN KADEHİ KAYIP NEHİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin