Bölüm şarkısı: You Left Me Alone In Dark
Sözleri ve ritmiyle bölüme uygundur.
İyi okumalar 😊
#&#&#&#&#&#&#&#&#&
Bir paraşütçü gibi tedirgindim şimdi. Ya paraşütü açılmazsa diye kuruntu yapardı kendi içinde yüksek bir yerden atlayan kişi. Bende de şu an ya yakalanırsam korkusu vardı.
Dış kapının açılma sesiyle kendimi karşımda duran banyoya attım ve kapıyı kilitledim. İçerideki çocuğun da kaçmaya çalıştığı kulağıma gelen tıkırtılardan belliydi.
Zaten korku dolu dakikalarımı daha da harlayan yüksek bir emir duyuldu içeriden.
"Tüm evi arayın. Oğlum olacak o Çağan denen it herifi bana buluyorsunuz. Burada değilse başka bir yerde.. Anladınız mı?"
Askerlerin sabah koşusundaki botlardan çıkan ritim sesleri gibi evin içinde yayıldı adım sesleri. Kapının altından ışık gitmemesi adına karanlıkta kalıyordum ve bu beni daha çok zora sokuyordu. İki ucu b*klu değnekti resmen. Karanlıkta kalınca derin nefesler almam gerektiğini biliyordum fakat çıkardığım en ufak ses beni yakalatırdı. Işığı açsam zaten yakalanacaktım. Eninde sonunda buraya da bakacaklarını düşünerek burnumu tıkadım ve içinde birkaç çamaşırın bulunduğu kirli sepetinin içine girdim. Gözlerimi kapattım ve burada olmadığımı düşünmeye çalıştım.
Banyonun kapısı açıldığında sakin kalmaya uğraştım. Duşakabinin açılma sesini işittiğimde tepemdeki çamaşır sepetinin kapağının deliklerden hafif sızan ışığında kaybolduğunu görmüştüm. Adam tam tepemdeydi. Yakalanacağımı düşünürken saçma bulduğum ama her dizide olan klişe sahneyi yaşamıştım.
"Hadi Demir. Abi çağırıyor." Uzaktan gelen bu yabancı ses benim hayatımı kurtaracağından habersizdi. İki seste uzaklaştığında rahatça nefesimi verdim. Bulunduğum çamaşır sepetinden çıkarak parmak uçlarımla aşağı indim. Kapıdan kafamı çıkararak dışarı baktım. Kimseyi göremediğimde dünyanın en sessiz insanı olmaya aday gösterilecek bir perfonsmanla ilerlemeye başladım. Koridorun sonuna gelmeden gözüken dış kapıya baktım. Tüm adamlar oradaydı. Korhan denen adam kapıyı açtı ve onun ardından çıkan köpeklerle derin bir nefes alarak arkamda bağladığım ellerimi serbest bıraktım. Ellerim kopsaydı da serbest bırakmasaydım.
"Hassiktir." Ağzıma vurmamın sırası değildi çünkü iç sesim bile tam yerinde söylediğim için beni destekliyordu. Çok yerinde bir küfür Verda. Benden koca bir alkış.
Umutlarım gibi yerde paramparça olan vazoya bakmayı keserek kapıya baktım. Aralık olan kapıdan bir adam bakıyordu içeri. Duymuştu sanırım. Alt dudağımı dişleyerek oraya bakmaya devam ederken arkadan yüksek bir seslenme duydum.
"Demir yürüsene oğlum. Neyi bekliyorsun öyle?" Demir denen uzun boylu adam kafasını arkaya çevirdi." Abi bir şey kırıldı. Yani demek istediğim içeriden bir ses duyuldu. Evde biri var abi."
Bir mucize olsa da yerin dibine girsem dediğim sözcüklerle kapı sert bir iteklemeyle ardına kadar açıldı. Mavi gözlü adam çatık kaşları ve bakışlarıyla adeta etrafı yakıyordu.
Çağan bakışlarını babasından almıştı, göz rengini annesinden. O kadar çok belli oluyordu ki onların çocuğu olduğu. Hayatının böyle olmasındaki en büyük nedeni şeytanın yardımcılığını yapan anne ve babaya sahip olmasıydı belki de. İyi bir çocuğu mafya dünyasındaki şöhretlerini kaybetmemek için kötü yapmaya çalışmışlardı ve dolaylı yoldanda olsa başarılı olmuşlardı. Bu yaşadığımız yerin ne kadar adaletsiz olduğunu görmemize yardımcı olurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümcül Saklambaç (Tamamlandı)
Teen FictionBir kız...Annesi ona sürekli "İlk yaptığın yanlış senin hatandır meleğim,ikinci yaptığın ise aptallığın..." diye öğüt verirken o bir aptallığa imza attı. Annesiyle oynadığı saklambaçta kötü şeylere sebep açmışken,ikinci kere saklambaç oynayarak bir...