Gri Na
Biz cidden hepimiz aynı anda mutlu olamıyorduk. Bu ne arkadaş ya!? DanBi ve Chen barıştı, Wori ve Mark kavga etti.
"Tamam sakim ol aşkım! Düzelirsiniz siz..."dedi Miso.
"Evet ya...Hem Mark sana âşık ya! Onu biliyoruz en azından!"dedim. Güldü. Güldü. Wori'yi teselli ederken telefonuma mesaj geldi.
Eşşeğim♥
Buluşalım mı?
Ben
Ee...Tamamdır. Beni almaya gelirsin.
Telefonumu masaya koydum ve Wori'ye bakmaya başladım.
"Git hadi!"dedi ve burnunu çekti. Yanaklarını sıktım ve hazırlamaya başladım. Biraz dolabın önünde dikildikten sonra birşeyler buldum ve giyindim. Kızlara haber verip yurttan çıktım.
Taehyung'un arabasını görmemle uçarak bindim hemen.
"Aşkım!"dedim ve dudağına kısa bir öpücük kondurdum. Pardon. Güyâ kısa öpücükdü değil mi? Taehyung beni kucağına aldı ve koltuğu geriye doğru yatırdı.
"Taehyung..."dedim dudaklarımız hala birleşikken. Biraz daha dudaklarımdan ayrıldı ve saçlarımla oynamaya başladı.
"Ben bebek istiyorum."
"Watdidin gülüm?"dedim şaşkınlıkla. Anlamayarak bana bakmaya başladı. He ben Türkçe demiştim değil mi?
"Yani, diyorum ki...Ne diyon evladım? Deli misin? Hem...Bizim adetimizi biliyorsun...Evlenmeden olmaz."dedim ve üstünden kalkıp koltuğa oturdum. Koltuğunu düzeltti ve gülerek arabayı çalıştırdı.
AVM'ye gelince o mağazadan bu mağazaya girdim. Cici bici şeyler almadım. Onları giymeyi sevmezdim. Taehyung'a baktığımda kolunda,elinde heryerinde poşetler vardı.
"Aşkım şu da güzel ha! Hani siyah kot pantolon aldık ya...Üstüne iyi gider."
"İflas edeceğim. Ona göre."
"Yaa! Almıyorum oldu mu!"dedim ve mağazadan çıktım.
"Acıktım ben!"dedim ve Taehyung'a döndüm.
"Tamam. Gir biryere."dedi Taehyung yorgun bir şekilde. Daha sonra aklıma birşey geldi. Aha! Evet!
"Aşkım! Hadi gidelim!"
"Nereye birtanem?"
"Arabaya!"
Yol kenarına park ettik ve arabadan indik. Türkiye'deyken Kore'de Türk yemekleri yapan biryer biliyordum. İşte orası burası! Sevinçle küçük lokantaya girdik. Taehyung masaya otururken teyzenin yanına gittim. Nasıl da anlamıştım Türk olduğunu!
"Merhaba teyzeciğim."dedim Türkçe.
"Hoşgeldin Türk kızım."dedi ve güldü.
"Sevgilim ve bize kuru fasulye, pilav...Ne varsa doldurur musun?"
"Tabii yavrum. Sen geç otur."
"Teşekkürler."dedim ve Taehyung'un yanına oturdum.
"Türk yemeğimi?"
"Evet. Benim hatrıma ne olur ye! Beğenmezsen gideriz."
"İlklerimsin Gri Na..."dedi ve elimi tuttu. Ama ben ona fesat bakışları anlamıştım...
"Afiyet olsun."dedi adam ve masayı donattı. Ne özlemiştim ama!
"Bu..."dedi ve kaşığı gösterdi Taehyung.
"Normal tut ve ye."dedim. Hızla pilavdan aldım ağzıma. Sonra kuru fasulye...Yoğurt...Salata...
***
Bugün BTS'in yurdunda kalacaktım. Şu anda arabadayız.
"Beğendin mi yemekleri?"
"O b-borklli midir nedir, onun dışında güzeldi." Kahkaha attım.
"Brokoli o canım."
"Aman herneyse..."dedi ve güldü. Daha sonra ne mi oldu? Yol boyunca hep kahkaha attık.
Yurda girer girmez lavaboya girdim. Karnım o kadar çok ağrıyordu ki...Kesin regl olmuştum! Lavaboya girdim ve o kötü sonuç ile karşılaştım. Lanet olsun! Zamanını kaçırmıştım! Hemen çantamı açtım. Gitgide korkum artıyordu. İnanmıyorum! Yanımda yoktu! Sinirden gözlerim dolmuştu. Birden kapı çaldı.
"Birtanem, iyi misin?"
"E-evet."dedim ve dikkatle peçete kopardım. Şimdilik bunla idare etmeliydim. Yüzümü yıkadıktan sonra Lavabodan çıktım. Taehyung yatağa yatmıştı.
"Taehyung, evde mısır varmı? Yoksa markete gidebilirim istersen."dedim.
"Var birtanem."
"Hımm..."
"Yanıma gelsene."
"Yok oturmayayım ben."dedim vs dikilmeye başladım. Taehyung dibime geldi ve ellerimi tuttu.
"Neyin var?"gözlerim dolmuştu. Sinirim bozulmuştu.
"Hey! Niye ağlıyorsun?"
"Karnım ağrıyor..."dedim ve utançtan başımı eğdim. Taehyung anlamıştı. Yani eğer aptal değilse anlamıştır!
"Yanında ped var mı?"dedi.
"Maalesef..."
"Tamam. Hangi marka kullanıyorsun?"
"O-orkid..."dedim utançla. Kafamı kaldırdı ve alnımı öptü.
"Benden utanma ne olur."dedi ve gitti. Utançla tepinmeye başladım.
Dikilmiş camdan dışarıyı izlerken kapi açıldı ve Taehyung geldi. Hala utanıyordum.
"Al bakalım."dedi ve paketi bana uzattı.
"Teşekkürler."dedim ve paketi alıp hızla lavaboya girdim. İşimi halledince çıktım ve Taehyung'un yanına yattım. Başımı göğsüne koydum.
"Karnın ağrıyor mu?"
"Biraz."
"Peki."dedi ve karnımı okşamaya başladı.
"İyi geliyor mu?"hemde nasıl... Çok mayıştım.
"Hı hı..."dedim ve gözlerimi kapattım.
"Yatağın içine girelim."dedi ve yataktan kalktı. Üşendiğim için popomu kaldırdım. Güldü ve yorganı kaldırınca yanıma geri yattı. Eski halimizi geri aldık ve huzurlu anlar yaşamaya başladık. Tam uyuyacakken konuşmaya başladı.
"Düşünsene...Böyle kocaman evde, tıpış tıpış yürüyen çocuklarımızın olduğunu..."
"Taehyung...Ben zaten bunu herzaman düşünüyorum."dedim ve yanağını okşadım.
"İster miydin?"
"Tabi ki."değince ne kadar büyük bir hata yaptığımı anladım. O şeyi sormaktı amacı. Beni incitmemeye çalışarak üstüme çıktı ve dudağımı öpmeye başladı. Kollarımı boynuna doladım ve karşılık vermeye başladım. Ah anne! Bu yaptıklarımı öğrense; milyon tane terlik alır, hepsini popoma fırlatırdı. Babamı düşünmek bild istemiyorum. Birden dudağımı dişleyince tırnaklarımı boynuna sapladım.
"İyi geceler birtanem."dedi ve üstümden kalkıp belime sıkıca sarıldı.
"İyi geceler."
