MisoNerdeyse hergün yurda doktorum geliyor ve kontrolleri yapıyordu.
"Nasılsın?"dedi DanBi. Kendisi çok üzgün olduğu zaman çok sinirli olur. O yüzden çok gelmezdi yanıma.
"İyiyim." Tam gidecekken bana sıkıca sarıldı. Az sonra tişörtümün ıslandığını fark ettim.
"Sen çok güzel ve güçlü bir kızsın. Seni çok seviyorum. Sen.benim dostumsun..."dedi ve hızla odamdan çıktı. O çıktıktan sonra tekrar ağlamaya başladım. Biz hâlâ mesajla konuşurken yine kanser olmuştum. Bir şekilde atlatmış ama yine gelmişti...Asıl önemli olan Jimin'in haberi varmıydı? Hızla odadan çıktım ve balkonda oturan L.M.L'in yanına gittim.
"Kızlar! Jimin'in haberi var mı?"
"Hayır. Söylemedik."dedi Gri Na.
"Gri git söyle! O na ihtiyacım var."dedim ve odama geri döndüm. Çıkış yaptık ve benim kanser olmamla büyük bir düşüş yaşadık. Listelerin başındayken, hakaretlerle birlikte sonlarına düşmüştük. Hepsi benim yüzümden di...Hepsi...
Jimin
Yurtta diğer üyelerle şakalaşırken kapı çaldı.
"RapMon! Hadi aç!"dedi Suga.
"Makneler birtanedir!"dedi RapMon.
"Aa Taehyung'da mı buradaymış?"dedi Jungkook.
"Açtım ben."dedi Taehyung ve oturduğu, çok pardon! Yayıldığı koltuktan kalktı. Az sonra bir öpücük sesi çıktı. Hepimiz kapıya bakınca Gri Na'nın geldiğini gördük. Hepimize selam verdi ve koltuğa oturdu.
"Ee daha daha nasılsınız?"dedi ve afalladı.
"Türkiye'de çok kullanılır."dedi ve güldü. Bizde güldük. Ama belliydi. Zar zor gülüyordu.
"Söyle."dedim ve dikkatimi ona verdim.
"Neyi?"
"Birşey söyleyeceksin ama korkuyorsun. Söyle."
"Tamam...Ama sakin ol Jimin." Miso?
"Miso'ya birşey mi oldu?"dedim ve ayağa fırladım. Benle birlikte herkes ayaklandı.
"S-sakin ol..."dedi ve ağlamaya başladı.
"NE OLDU ONA!?"
"K-kanser oldu Miso..." KANSER OLDU. KANSER. OLDU. K.A.N.S.E.R. O.L.D.U.
Hızla arabaya bindim ve yurda sürdüm. O kadar hızlıydım ki...Ayakkabısız çıkmıştım. Evet.
Yurda gelince hızla yamuk bir şekilde park ettim ve indim. İki kez düşmekten kurtulmuştum.
Hemen kapıyı yumruklamaya başladım. Kapıyı Wori açtı. Hemen onu ittirdim ve salona girdim.
"Nerde o? Nerde benim sevgilim?"
"Odasında."dedi DanBi ve hızla odasına girdim. Ağlıyordu. Boş boş duvara bakıyordu. Sadece gözlerinden yaşlar akıyordu. Kapıyı kapatıp hemen yatağa, yanına oturdum. Bana bakmıyordu bile. Ona sarıldım ve başını göğsüme koydum.
"Sevgilim..."dememle hıçkırıklar içinde ağlamaya başlaması bir oldu. Dolan gözlerimi geri gönderdim ve sımsıkı kapattım. Onun morâle ihtiyacı vardı. Gözlerinin önünde ağlayamazdım.
"Benden nefret ediyorsun değil mi? Belki de iki dakika sonra öleceğim..."dedi ve belime sarıldı.
"Saçmalama. Sen güçlüsün."
"Herkes öyle diyor. Madem güçlüyüm, vücudum niye en başından beri savaşamadı?"
"Üzgünüm...Hadi biraz uyuyalım. Ne dersin?"
"Olur."dedi ve yatakta kaydı. Bende kaydım ve belinden sarıldım. Boynuna minik minik öpücükler kondurarak uyuttum miniğimi...
***
Sabah gözlerimi açtığım da Miso parmaklarımla oynuyordu. Gülümsedim. Beni fark edince elini çekmek istedi ama hemen tuttum."Çok tombul ve küçükler değil mi?"dedim parmaklarımı gösterirken.
"Evet. Bayılıyorum. Onları yemek istiyorum!"dedi. Keyfi yerindeydi.
"Ye o zaman."dedim ve serçe parmağımı ona uzattım.
"Saçmalama."dedi. Takmadım ve parmağımı ağzına soktum. Kahkaha atarak ısırdı. İnledim ve hemen geri çektim.
"Acıdı!"
"Özür dilerim ama çok komiktin!"dedi ve kahkaha atarak yataktan kalktı. O lavaboya girerken tutamadığım göz yaşlarımı serbest bıraktım. Yastığında dolu dolu saçları vardı. Hemen aldım onları ve cebime sıkıştırdım. Onları saklayacaktım.
Miso
Saçımı tararken o kadar mutluydum ki! Jimin ile kahvaltıya gidecektik. Demek ki kanserlerle mutlu olabiliyormuş. Tarağı yerine koydum ve tam çıkacakken yerde ki saç birikintilerini gördüm. Normalden daha da fazlaydı. Ben saçlarımı çok severdim...Dayanamadım ve çığlıklarla yere düştüm. Saçlarımı etrafa atıp ağlıyordum. Az sonra Lavabonun kapısı hızla açıldı ve üyelerle Jimin girdi. DanBi bana sarılırken Jimin duvara yaslanmış yerdeki manzaraya bakıyordu.
"Şşt...Tamam sakin ol..."diyordu DanBi. Gri Na dayanamadı ve Lavabodan çıktı.
"Öleceğim."buna söylerken Wori hızla beni ayağa kaldırdı ve lavabodan çıkarttı. Duvara hızla fırlattı. Herkes bizi izliyordu.
"BANA BAK! O KELİMEYİ BIRDAHA DUYMAYACAĞIM!"
"Alış buna Wori! Gitgide ölüyorum. Bedenim hergün çöküyor." Dibime kadar geldi.
"Kendine gel. Gelnezsen ben getirtirim."
"Ben...Öleceğim..."dememle yanağımda bir acı hissettim. Gelen darbe ile başım yana düşmüştü. Bana tokat atmıştı.
"Ç-çok özür dilerim ama kendine gelmen lazımdı."dedi ve bana sarıldı. Bende ona sıkıca sarıldım. Diğer üyelerde gelince güçlendiğimi hissettim. İyi ki varsınız L.M.L ♥