''İşte bu sürtük.'' 35.Bölüm

501 25 9
                                    

Genç kızın yere yığılan bedeniyle Yeşim'in kanlanmış,ürkütücü ve bir o kadar da şeytani gözleri,kan bulaşmış dudakları ve feci derecede keskin dişleri gecenin karanlığına dehşet bir hava katıyordu.Arkadaşının yere yığılan bedeni karşısında, geri geri adım atmaya başlayan oğlanın büyüyen gözleri korkudan dolmuştu.Elleri titriyordu ve kalbi bedenini delecek gibiydi.Sırf korkudan dahi ölebilirdi o an.Kaçmak istiyordu,yapamıyordu.Öleceğini biliyordu.Karşısındaki canavara karşılık başka bir seçeneği yoktu zaten.Düşünmeye bile korkuyordu.

Saniyelik bir göz kırpışında dolan gözlerinden yanağına doğru bir yaş süzüldü.Ardından da tiz bir çığlık gecenin huzurlu sessizliğini bozdu.Meltemin hafif esintisini ve yaprakların hışırtısını deldi geçti.

Yeşim başından ve kolundan yakaladığı kurbanının acı inlemelerini umursamadan,gözlerini kapatarak,aldığı her küçük kan damlasının zevkini çıkarta çıkarta yaptığı vahşiliğine devam etti.Ta ki,oğlan çırpınmayı ve acıyla inlemeyi kesene dek.Yeşim dişlerini şah damarından sertçe çıkarttığında,onun da ölü bedeni yere yığıldı.Eliyle ağzını sildi ve ardından yeni kurbanlar bulmak üzere hızla oradan uzaklaştı.

--------

(Alara)

Sıcak yatağımda sağ tarafa döndüm ve kolumu aşağı sarkıtmak üzere uzattım.Uyukluyordum.Koluma temas eden soğuk bedeni hisseder hissetmez,gözlerimi korkuyla açarak geri çekildim.Ege'nin yüzünü pencereden içeri süzülen ay ışıkları aydınlatıyordu.Ve kabul,beyaz teni,büyük kahverengi gözleri ne kadar tam da şu anda ne kadar ürkütücü görünse de,etkilenmiştim.Genelde ondan etkilenirdim zaten ama konumuz bu değil.Yüzünde her zaman takıntığı ''piç gülüşü'' ile gözlerini gözlerimden çekip beni süzdü.Tabi acıyan gözlerimi ovuşturmakla meşgul olduğum için bunu sonradan fark ettim ve kaşlarımı çattım.Sonunda gözleri tekrar gözlerimi bulduğunda alaycı bir tavırla ''Ayıcıklı pijama ha?'' dedi.Gövdesine vurduğumda, doğrulup yüzüme yaklaştı.İmayla ''Ateşli''dediğinde, gözlerini kısmıştı ve yüzüme yaklaşmıştı.Yatağın ucuna doğru gerileyip,ondan uzaklaştıktan sonra elimle kabarık saçlarımı gözümün önünden çektim.''Cidden mi?'' diye sitem ettikten sonra devam ettim.''Bu saatte,benim yatağımda?''

O süper (!) vampir hızını kullanarak birden beni belimden yakalayıp,bedenimi kendi bedenine yasladığında ''Ufaklığımı merak etmiş olamaz mıyım?''dedi.Bak bir  de dalga geçiyor.Ofladıktan sonra ''Burada olmamalısın!''deyip kollarından kurtulmaya çalıştım.''I ıh''kollarıyla daha da sıktığında pes ettim.''Yeşim'e bakarken saniyelik bir şey yakaladım.''dediğinde,kafamı kaldırdım.''Neymiş o?'' 

''Kıskanıyorsun''deyip,gülümsemesi yayıldığında omzumu silktim.''Hiçte bile.'' Birden yine o lanet olası vampir hızını kullandığında,kendimi onun altında buldum.Saniyelik bir şekilde yapıyordu bunu.Piç.Fark edemiyordum bile.Durumu kavradığımda yüzü yüzüme çok yakındı.''Tam bir ufaklık gibi davranıyorsun.'' Başımı yana çevirip kıpırdandım.''Ege,bırak beni.''

Ilık nefesini boynumda hissettiğimde tüylerim ürperdi.''O renkli gözlü yaratığa seni yem etmeyeceğim.'' Gözlerimi devirdim.''Uyumak istiyorum bence sen de artık gitmelisin abiciğim.''dediğimde,soğuk dudaklarını boynumda hissettim.Küçük bir öpücük kondurduktan sonra ''Benim olanı paylaşmam.''diye fısıldadı.

İtiraz etmek üzere kafamı kaldırdığımda,gitmişti.Hızla doğruldum ve ellerimi sallayarak kendimi serinletmeye çalıştım.Pencere açıktı.Kafamı karıştırıp,ona olan hislerimi alevlendirip ve en önemlisi de beni yine ikilemde bırakıp gitmişti.Lanet olası seçimi yapmak o kadar zordu ki...

-----------

Yeşim kıyı köşede bir kurbanına saldırıp,kendine bir ziyafet verirken uzaktan onu izleyen ikiliyi farkında değildi.Ceren büyük bir gözlük takmıştı,kafasında da geniş siyah bir şapka vardı.İkbalse bir eşarpı başına ve boynuna dolamakla yetinmişti.İkisinde de ortak olan şey,yüz ifadeleriydi.Memnun görünüyorlardı.O gece bunlar yaşanırken kimse evde Atlas'ın bir miktar kan aldığından haberdar değildi.

İkbal onaylarcasına başını salladığında,Ceren ''Bu kaçıncı?''diye sordu.''Sayamadım.'' 

Yeşim'in son kurbanının bedeni yere yığılırken,Ceren ve İkbal daha da keyiflenmişti.Bakışlarını Yeşim'den ayırmadan beşlik çaktılar.''İşte bu sürtük.''

Bölüm kısa oldu,üzgünüm.Ama  42.bölüme kadar neler olacağını not ettim bir yere.YAZMAK İÇİN SABIRSIZLANIYORUM ^^15 vote ardından yeni bölüm.Sizce Alara Atlas'la mı yoksa Ege'yle mi olmalı?Yorumlarınızla bilmeme izin verin! Multimedia Alara

Nesin sen?!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin