''4 vampire bir insan'' 28.Bölüm

776 43 5
                                    

(Alara)

Onun kollarında sakinleştiğimi hissediyordum.Her ne kadar Atlas'a yaptığı yüzünden ona deli gibi kızmış olsamda,bunu söylediğimde kendimi bir sürtük gibi hissedeceğim ama, Ege'nin de tıpkı Atlas gibi bendeki yeri farklıydı.Nefes alışverişim normale dönmüştü.Yüzüme düşen saçlarım beni rahatsız ettiği için kulağımın arkasına sıkıştırdım ve ardından ellerimi Ege'nin gövdesine dayayarak kafamı kaldırdım.Gözleri kapalıydı.Yüzündeki masum ifade...Onu affetmeme yetebilecek kadar masumdu.Hafifçe kafamı çevirip yerde yatan Atlas'a baktığımda dudaklarımı büzdüm.Ölseydi...Ah,düşünmek bile beni öldürüyor! İç çektikten sonra kafamı tekrar kaldırıp Ege'nin belirgin çene yapısına,minik burnuna ve gür kirpiklerine baktım.Fazlasıyla çekici...ve masum.Şimdilik.Belimi kavradığı kollarını biraz gevşettiğinde parmaklarımın üstüne kalkıp,dolgun dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.Geri çekilirken,gözlerini açtı ve gevşettiği kollarını tekrar sıkıca belime sarıp başını öne getirerek öpmeye başladı.Şımarık!Normalde sert davranmasına rağmen,bu sefer nazik ve yumuşak öpüyordu.Bir dakika kadar ona karşılık verdikten sonra kafamı geriye atarak kurtulmaya çalıştım.Kafamı çekerken,dudaklarını dudaklarımdan ayırmamış.Doğal olarak dudakları dudaklarımdan çeneme kadar kaymıştı ve sonunda dudaklarından kurtulduğumda fısıldadım.''Şımarma.'' Kollarını tamamen bırakıp sırıttı.''Bende seni seviyorum ufaklık.'' omuz silktim.Affetmiş sayılmazdım hem...Sayılır mıydım yoksa?

Gidip karşısındaki koltuğa henüz geçmiştim ki,Atlas'ın yattığı yerden gelen kıpırdaşmaları duydum.Kafamı ona çevirdiğimde,masmavi gözlerini kısmış bana bakıyordu.Dirseğinden destek alarak doğruldu ve diğer elini şakaklarında gezdirdi.Ardından kısılan gözleri kocaman açıldığında,elini hızla gövdesine götürdü ve kontrol etti.Hala onu izliyordum.Ege'nin bakışlarınında Atlas'ta olduğuna adım gibi emindim.Egoist pislik!

Atlas anlayamadığım hızda ayağa kalktığında duvara,ardından hemen karşısındaki duvara ve sonra kapıya çarpmıştı.Kapıya çarpmasıyla da dengesini yitirip yere düşmüştü.Hafifçe inlediğinde,yutkundum.Noluyordu? Ege'nin bilmiş sesi odada yankılandı ''Dinlenmelisin.Bir süre böyle olacaksın.'' kafamı Ege'ye çevirdiğimde,gözleri hala Atlas'ı süzüyordu.Yüzünde küçümser bir ifade vardı.Benim bildiğim Ege böyle değildi.Sadece Atlas'ın yanında böyle oluyordu.Ve sebebi...bendim.Kaşlarımı çattığımda,kafasını çevirip bana baktı.Nolduğunu soran yüzüne karşılık dil çıkardm ve hışımla ayağa kalkıp yerde oturmakta olan Atlas'ın yanına çömeldim.Başını eğmişti ve gözlerini kapatmıştı.Öyle aciz görünüyordu ki...İçimden birşeyler kopuyordu,hissediyordum.Yüzünü avuçlarımın arasına alıp başını kaldırdım,yavaşça gözlerini açtı.Baygın bakıyordu.''İyi misin?''sesim çatlamıştı.Kurumuş dudaklarını zorlukla oynattığı belli oluyordu.''Evet.'' Onu  kollarında kavrayıp,tüm gücümle kaldırmaya çalıştım.5 dakikalık bir uğraştan sonra onu kaldırmıştım ve düşmemesi  için,destek için sarılıyordum.Kıyamam...

Sırtını okşayıp,boynuna küçük bir öpücük kondurduğumda birkaç saniyeliğine Ege'nin çatılmış kaşlarını ve gerilmiş yüz hatlarını gördüm.Sonra da arkasında bıraktığı bir esintiyle hızla ortadan kayboldu.Odadan gitmişti.Belki de evden.Napalım yani.İlgi görmesi gereken kişi o değildi.Yavaş yavaş geriye yürüyerek,zorlukla Atlas'ı koltuğa kadar taşıdım.Elimden geldiği kadar nazikçe onu koltukta yatar pozisyona getirdiğimde dudaklarını araladı.Kısık bir sesle ''Teşekkürler''dedi.Gözlerimin sulandığını fark ettim.Ona gerçekten kıyamıyordum.Eğilip yanağına küçük bir öpücük kondurdum.''Bir yolunu bulacağım.'' 

Karşısındaki koltuğa oturdum.Bacaklarımı bağdaş kurmuştum ve çenemi tutuyordu.Hm...Ne yapabilirdim?İlk olarak gidip Ege'nin kıyafetlerinden kurtulmalıydım.Odadan çıktım.Kendi kıyafetlerimi de alıp banyoya yöneldim.

Nesin sen?!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin