31.Bölüm
Menses'in kahkahası etrafa dolarken melodik sesi her yeri çınlattı.
"Hoş geldin Koruyucu! Ben de seni bekliyordum!"
"Benden uzak dur Menses! Bu senin savaşın benim değil!"
Kollarımı açıp olağanüstü bu manzarayı gösterdim.
"Burası benim dünyam değil! Ben buraya ait değilim!"
Gülümsemesi tekrar yüzünde belirdi.
"Ait değilim mi? Burayı sen yaptın. Beni, her şeyi siz başlattınız! Siz ve sizin gibiler!"
"Ben senden hiçbir şey istemiyorum! Neden anlamak istemiyorsun, siz diye bir şey kalmadı artık sadece "ben" varım! Ve ben sana hiçbir şey yapmadım!"
"Sen... Sana hiçbir zaman olamayacağın bir şeyi söyleyeyim mi? Sen Koruyucu; hiçbir zaman sadece sen olamazsın! Sen hiçbir zaman yalnız değilsin! Onlar her zaman senin yanında, hepsi.. Hepsi seni koruyor!"
"Kimler?"
"Hepsi. Benim aksime sen hiç yalnız değilsin! Yalnız olan benim! Ve bu senin suçun!"
"Lanet olsun Menses çık artık rüyalarımdan!"
"Sen buna rüya mı diyorsun! Beni bu kadar hafife alamazsın küçük! Burası ... Tüm bu gördüğün yer, yaşanılan olay hepsi benim anılarım!"
"Git buradan! Sen gerçek değilsin! Git !"
"Beni mi kovuyorsun! Sen kimsin de beni kovuyorsun! Asıl sen benim anılarımdan çık! Beynimden çık !"
"Buna bana sen yapıyorsun, madem istemiyorsun burada olmamı çıkar beni buradan!"
Başını iki yana salladı ve küçük burnu sinirden kızarmaya başlamıştı bile. Bu kadar kızgın olmasına rağmen bana bir şey yapamıyordu. Peki ama neden?
"Burada olmamı istemiyorsan öldür beni! Çıkar buradan!"
"Sana burada dokunamam koruyucu! Hala anlamıyorsun değil mi? Sen benim beynimdesin. Burada sana fiziki zarar veremem. Sana dokunamam, seni kovamam bile. Ve seni salak , seni buraya ben mi çağırıyorum sanki benden hesap soruyorsun! Git ve sürtük Fatum'u bul!"
Allah'ım bu kadar da deliremezdim değil mi? Bilinçaltım bu kadar saçmalıkla dolu olamazdı değil mi? Az önce son ejder lordu olan Fatum'a sürtük demişti. Ve bunu diyen ilk vampir Menses'ti.
Birden bire çok hızlı şekilde yanıma geldi. Ve burnumun dibinde bittiğinde işaret parmağını bana doğru sallayarak zehir saçan yeşil gözlerini yüzüme dikti.
"Bana bir daha sakın vampir deme koruyucu! Ben ve ırkım sadece lanetli insanlarız."
Gözlerim kocaman açılmış, tamam kibarlığa gerek yok tam anlamıyla pörtlemişti! Ben bunları sadece düşünmüştü. Dile getirmemiştim ki..
"Sen.. Benim düşünceleri mi ? Ama nasıl?"
"Biliyor musun? Bir çocuksun! Ve salaksın. Ah bir de şaşkın."
Şimdi, parmağını gözlerimin dibinde çekmiş mazoşistçe sırıtıyordu. Onun beynindeydim. Onun düşüncelerinde ve o kendini buna karşı koruyamıyordu. Kahretsin!
"Sen de benim beynime girebiliyorsun!"
"Tebrikler!"
"Fatum böyle bir şey yapmış olamaz. O senin ölmen için kendini feda etmişti."
Kabul Fatum'u hiç görmemiştim ama onu yıllardır tanıyormuş gibi bir his vardı içimde. Sorsalar en çok hangi yemeği sevdiğini bile söyleyebilirdim. Nasıl bildiğimi bilmiyordum elbette. Tek bildiğim, sadece bilmiş olmamdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Auxılıum Serisi I; Gardiyan
مصاص دماءTahmin bile edemeyeceğiniz bir yaşamın kapılarını araladığınız da, yeni tanıştığınız bu dünyayı isteyip istememek sizin elinizde değildir. Araladığınız o devasa kapılar arkanızdan, bir daha açılmamak üzere kapandığında ise ne geride bıraktıklarınız...