Bölüm Şarkısı: Demet Evgar-Farketmeden
Bu hafta yoğunduk ve bu yüzden bölümü geç attık. Bölüm hakkınızdaki görüş ve düşüncelerinizi bekliyoruz. Haftaya görüşmek üzere. 🖤
Bende bir aşk var sevdiği adama henüz kavuşamayan. Bende bir aşk var gün geçtikçe daha çok büyüyen. Bende bir aşk var arsız,yüzsüz,pes etmeyen. Bende bir aşk var gözlerini kırpmadan saatlerce tek bir adamı izleyecek kadar çok seven.
Ayağımla önümdeki taşlara yavaşça vururken çıkan sesler zihnimi meşgul ediyordu. Adım sesleri,taşların çıkardığı sesleri bastırınca başımı kaldırıp bana doğru gelen Yiğit'e baktım. Bir eli uzun bacaklarını saran koyu kot pantolonun cebinde,diğer elinde arabanın anahtarını tutuyordu. Üzerinde kaslarını saran koyu kot gömlek giymişti. Gözlerini gözlerimden ayırmadan adımlarını atıyordu. Başımı hafifçe sola doğru eğdim ve bendeki bu aşkla ona baktım. Bu çocuk e okul fotoğrafımı falan mı gördü de beni sevmiyor acaba ?
Önümde durduğumda başımı kaldırıp hayranı olduğum koyu kahvelerine baktım. Yüreğimdeki duruşunu seviyorum diye fısıldadı kalbim. Salık hafif dalgalı saçlarım gözümün önüne döküldüğünde elimi kaldırıp kulağımın arkasına atacakken eli benden önce havalandı ve önüme gelen bir tutam saçı tuttu ama geriye doğru atmadı. Yaklaştı aramızdaki mesafeyi kapattı alınlarımız birbirlerine değmeden durdu ama tüm bu yaklaşımları yaparken saçımı bırakmadı. Başımı eğip sert gövdesine bakarken onun gözlerinin yüzümde olduğunu biliyordum. Okulun hemen karşısındaki caddede duruyorduk. Yakınlığımızı gören yanlış anlayabilirdi ama utanmadım. O yanımdaydı benimle ilgileniyordu utanmam gereken yakınlıktaydık belki ama utanmadım. Arsız yanım göğsüne başını koyup orayı öpmek istiyordu ama yapamayacağımı beynim ona bağırarak anlatıyordu. Kalbim onun göğsüne atlayacak derecede çırpındı.
"Mihrimah,"dedi iç gıdıklayıcı bir sesle. Adımı ondan duymak niye beni bu denli heyecanlandırıyordu ? Çok basit bir şeydi.
"Efendim,"dedim gözlerimi kapatmamaya çalışarak.
"Saçların güzel kokuyor. Saçlarını toplasana."
Göğsüm hızla inip kalkarken "Güzel kokuyorsa niye toplayayım ?"
Kaşları çatılırken "Niye toplayamayasın ?"
"Niye toplayayım ? Bana bir neden ver?"
Dişlerini sıktığını anladığımda gözlerine baktım. Soran bakışlarla ona bakıyordum.
"Tokan var mı ?"
"Var ama yok,"dedim.
"Ne ?"
"Bir neden söylersen var. Söylemezsen yok."
Gözlerine eğlenerek bakıyordum ama ondan o karşılığı alamıyordum o sinirle bana bakıyordu.
"Tokanı ver nedenini söyleyeceğim."
İkiletmeden omzumda asılı duran çantamdan siyah tokayı çıkarıp ona doğru uzattım ama alacağı an "Neden ?"diye sordum.
Sert bir nefes bıraktığında nefesi yakınlığımızdan v yaka tshirtümden içeri sızdı. Burnunu saçıma bastırıp "Güzel kokuyorlar ve bu güzellik herkese sunulmamalı."
Kalbim ordan oraya koşarken "Kime sunulmalı ?"
"Uzatma,"deyip elimdeki tokayı aldı ve omuzlarımdan tutup arkamı döndürdü. Saçlarımı tokayla bağladı. O an önünde durduğumuz kırtasiyenin camından bize baktım. O kaşlarını çatmış toplayamadığı boynumdan aşağı sarkan üç tutam saçıma bakıyordu. Bende ona hayranlıkla ve gülmemeye çalışarak bakıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENDE BİR AŞK VAR
Novela JuvenilYavaşça perdeyi açıp karşı balkonda sokak lambasının ışığıyla aydınlanan ona baktım. Eskitme bir sandalyeye oturmuş,sol elini balkon demirine yaslamış diğer elindeki sigarasını dudaklarına doğru götürüyordu. Yelkovan akrebin üstünde durduğunda saat...