Brat SchooL (✓)

Brat SchooL ~ 2.Bölüm

2.Bölüm ~

# Nasıl gidersin, seni öldüreceğim Kim Jongin! #

Bu kaçıncı Byun Baekhyun'dan ‘ seni öldüreceğim ‘ mesajıydı hatırlamıyordu Jongin. Gelen bütün mesajları silip, babası bile beklemezken, o şoförün kapıyı açmasını bekleyip pahalı ayakkabılarını Apgujong ‘ un topraklarına değdirdi sonunda. Güneş olmamasına karşın taktığı siyah gözlüklerini çıkarıp olduğu yerden okulu incelemeye başladı.

Hiçte düşündüğü gibi çıkmamıştı aslında. Mesela öğrencilerin kaçmasını engellemek için okulun etrafı elektrikli tellerle çevrili değildi. Galiba bu onun için iyiye işaret olabilirdi ta ki etrafı iyice incelemeye başlayana kadar.

Okulun arka tarafı gür ormanla kaplı, ön tarafı ise uçsuz bucaksız görünen berrak okyanusla çevriliydi. Okuldan elini kolunu sallayarak çıkardı ama 1 km bile uzaklaşamadan kurtlara yem olurdu.

“ Yürü! “ Babası uyarıcı bir sesle konuşmaya başlayınca Jongin sırtındaki büyük gitar çantasını sıkı sıkıya kavrayıp peşinden gitmeye başladı sallana sallana. Okul kapısından çıkıp onlara doğru koşan adamı görünce bagajda kalan eşyaları almasını söyledi hemen. Ama adam buna bozulduğunu belli edercesine boğazını temizleyip kravatını düzeltti. “ Kim Jongin “ Babası ona sert bir bakış atınca susmak zorunda kaldı.

“ Ben okul müdürü Lee So Man. “ Yalaka okul müdürü babasının önünde saygılıca eğildi Jongin ‘ i görmezden gelerek. Jongin onların konuşmaya daldığını görünce başka bir şeyle oyalanmak adına spor ayakkabısının altına batan yumurta büyüklüğündeki taşa sinir olarak sert bir tekme vurdu ve ileri doğru savurdu. Fakat nereye doğru uçtuğunu görünce hızlıca çevirdi başını başka bir tarafa. Ve saliseler sonra cam çerçeve ne varsa aşağıya indi. Galiba okul müdürünün arabasının ön camını parçalamıştı.

Babası Bay Kim Seunghoon ve okul müdürü şaşkınlıkla arkalarında duran Jongin'e döndü. Jongin ise hemen adımlarını hızlandırarak okul müdürü ve babasından önce girdi okula. Bela açmak istemediği zamanlarda bile bela açabilmek Jongin'in bir parçası gibiydi.

# ~ # ~ # ~ # ~ # ~ # ~ # ~ # ~ #

“ Sana okulun tahmin ettiğin gibi olmadığını söylemiştim.” Bay Do oğlunun okulu alıcı gözlerle inceleyen bakışlarından çekti bir süre sonra kendini cevap alamayınca. Bütün bir yol boyunca onu konuşturmaya çalışmış ama ağzından tek bir laf bile alamamıştı. “ Mirae ‘ nin yeğeni de bu okulda eğitim görüyor. Adı Kim Taehyun, senin bir kademe üstünde. “ Kyungsoo sonunda umursamaz bakışlarını babasına çevirdi.

“ MiRae ‘ nin sülalesinin bozuk olduğunu biliyordum zaten. “ Babasının konuşmasına fırsat vermeden saygısız bir şekilde müdürün kapısını açıp içeriye adım attı. İçerideki iyi görünümlü yaşlı adam, müdür olduğunu tahmin ettiği büyük masanın arkasında oturan kahverengi çerçeveli gözlüklü orta yaşlarındaki adam, onları hiç umursamıyormuş gibi görünen genç bir çocuk, neredeyse annesinin elinden tutacak şişman büyük siyah çerçeveli gözlüklü çocuk ve annesi olduğunu tahmin ettiği bakımlı genç bir kadının ona bakışlarını aldırmadan odanın ortasına kadar yürüdü sert adımlarla. Ardından da koca valizini sürüklemekte olan babası girdi.

“ İşte diğer yeni öğrencimiz de geldi. “ Okul müdürü her yanı tehdit akan suratına kadar Kyungsoo'yu baştan aşağıya süzdü uzun uzun. “ Sen Do Kyungsoo olmalısın. “ dedi yayvan bir ağızla , Kyungsoo'nun adını uzatarak.

“ Ne büyük bir tezat. “ Koltukta rahat tavrıyla ona alayla gülümseyen gence döndü Kyungsoo hızla. Onun ismini vurguladığını duyunca kendini sakinleştirmeye bile başvurmadan ayağındaki kalın botlarıyla gencin oturduğu koltuğa sert bir tekme vurarak aniden ayağa kalkmasına neden oldu. ( Kyung; Korece de saygı anlamına gelir )