Birden çalan telefonum ile elime alıp kimin aradığına baktım. Bu arada Sinan da kalkıp ışığı açmış , kumandayı eline alıp televizyonun sesini kısıyordu. Ekranda bilinmeyen yazısını görünce geçen sefer arayan kişi gelmişti aklıma. Açarak kulağıma götürdüm ve "Alo"dedikten sonra karşıdan bir cevap gelmesini bekledim. Bir daha "Alo " dedikten sonra tekrar cevap gelmeyince Sinan da kuşkulanarak "Kim o" diye sordu kuşku içinde. "Alo konuşmayacak mısınız?"diye söyledikten sonra Sinan elimden telofunu çekip "Arkadaşım kimsin sen!"diye biraz sert çıkıştı. Karşıdan cevap gelmemiş olacaktı ki "Madem konuşmayacaksın niye rahatsız ediyorsun ulan. Kimsin sen!"dedi. Baya sinirlenmişti ki bu hem sözlerine hemde sesine yansımıştı. Telefonu kapatıp bana dönerek "Bir daha ararsa sakın açma . Mutlaka haberim olsun birde"dedi. Ağzımdan " Kim ki ya bu. Daha öncede aramıştı. Aynı böyle konuşmamıştı" diye lafı kaçırınca gözlerini büyütüp biraz sinirli bir ses tonunda "Daha önce aradı ve haberim yok öyle mi? Niye bana söylemiyorsun ki Zeynep"dedi. Hemen "Pek önemsememiştim o zaman o yüzden vallahi. Kızma lütfen"dedim. Derin bir nefes alıp verdikten sonra "Neyse ama bir daha ararsa ve seni rahatsız ederse haberim olsun" dedi ardından işaret parmağı ile uyarır bir şekilde "Mutlaka!"dedi. Başımı sallayarak "Söz vallahi söylicem"dedim bana inanmasını ümit ederek.
Ekrana baktığımda film bitmiş saatte baya geçmişti. Sinan ayağa kalkıp " Neyse filmde mahf oldu zaten . Ben en iyisi uyuyayım"dedi iğneler bir şekilde. Ona dönerek " Aşk olsun Sinan ya. Alınmaya başlıyorum ama..."dedim. Bana bakıp gülümsedi ve ardından "Tamam tamam şaka yapıyorum. Hem beni sinemaya götürerek bunu telafi edersin. Mısır da alırsın olur biter"dedikten sonra gülümsemesini biraz daha genişleterek göz kırptı ve bana cevap hakkı vermeden odasına gitti.
Söylenecek her şeyi söyleyip beni tarumar edip darmadağın etti ve her zamanki gibi yine gitti. Vicdansız yarim... Fena fikir de değildi hani birlikte sinemaya gitmek... Daha fazla düşünmeden kalkıp etrafı toparladım. Ardından odama çıktım. Odaya girmem ile yastığımın altından ucu görünen günlüğüme gözüm çarptı. Yatağa oturup elime aldım. Daha dikkatli olmam gerekti. Sayfaları çevirip okudum seni satır satır. Sen nasıl bir adamdın Sinan...
Tam yalnız kaldım dediğim an güneş gibi doğdun hayatıma. Yok yok olmayacak,senden başka kimse olmayacak. Vuruldum bir kere... Senden ayrı da olsam rüyalarda buluşuruz. Hayallerimde kavuşuruz.
Ne olurdu ki beni sevsen,benim olsan,senin olsam... Bana olduğu gibi sana da olsa da aklına düşsem ansızın. Hayat avuçlarımızdan kayarken,zaman geçerken ve ansızın bir gün ölecek iken birbirime geç kalmasak. Artık herşey için çok geç demek için çok erken sevdiğim... Gel ki geç olmasın,gel yeterki...
Zor olsun varsın sana gelen yollar. Ne farkeder. Bilsemki sonunda senle mutlu güzel günler, o zaman razıyım taşlı yollara ,hoyrat esen rüzgara,engel olan yağmura,zorlu karanlık gecelere. Sonunda güneşe kavuşacak isem...
Yaktı içimi aşkın. Bazen yetmiyor rüyalar ,hayaller. Arada bir uğrasan diyorum gönlüme. Sonra ayağın alışsa da hep gelsen. Belki bir süre sonra ilelebet kalırsın ha.
Bu yolun sonu yok... Biliyorum. Kabul ediyorum. Öylece yürüyor,duramıyorum. Bu yol çıkmaz sokakları hep sende biten sokaklarla dolu. Belki de bu yüzden vazgeçemeyip devam etmeyi tercih ettim. Geceler boyu senle doldum ve göz yaşlarımla birlikte bu sayfalara aktı satır satır...
Umudum var sevdiğim... Her zaman senin için büyütüp beklettiğim kocaman bir umut. Yarınları vaad eden , mutluluğu tarif eden, ilmek ilmek sevgiyi ören... Öyle bir umut işte. Yeterki sen kır zincirleri,yık aradaki duvarları... Can yarim, gel yanıma ve tut elimden, bırakma.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÖYLEYEMEDİM...
Horror"Dile benden ne dilersen küçüğüm. Aşk mı lazım sevgi mi?" dedim ve ardından elini alıp tam kalbimin üzerine koydum" İşte hepsi burda . En derininde, her köşesinde en güzel yerinde tam ortasında.... Söyle küçüğüm bize başka ne lazım. Herhangi bir sö...