Gözlerimi yorgunlukla açtım. Beynim ilk başta nerede olduğumu algılayamadı daha sonra yeni evimde olduğumu anladım.
Elimi yatağımda olan telefonuma götürdüm. Tuş kilidine açıp baktığımda saat 15.34'tü. Çok fazla uyumuştum.
Gözlerimi ovaladım.Üzerimde olan yorganımı çektim. Ayaklarımı sarkıttım ve ev terliğini giydim. Banyoya doğru yol aldım. Kapıyı açıp içeri girdim.
Lavabonun önünde durdum, gözüm ve yüzüm çok uyuduğum için şişmişti. Musluğu açıp elimi yüzümü yıkadım, dişlerimi fırçaladım. Banyo dolabını açtım, içinde bulunan havlulardan birisini alıp yüzümü kuruladım.
Elimdeki havluyu tekrar yerine bırakıp banyodan çıktım.
Odama geri döndüm. Yastığımın altında bulunan telefonumu alıp mutfağa yöneldim.Saat epey geç olduğu için kahvaltı hazırlamak içimden gelmemişti bu yüzden tost yiyip meyve suyu içmek istedim. Zaten iki saat sonra Nevralara gidicektim.
Elimdeki telefonumu mutfak masasının üzerine bıraktım. Dolabı açtım ve tost için gerekli olan malzemeleri çıkardım. Tost makinasının fişini taktım, ısınmasını bekledim o sırada sucuk ve kaşar peynirini doğradım. Tost ekmeğini aldım üzerine biraz sana sürdüm. Sucuk ve kaşarı içine koyup tost makinasına bastırdım.
Ardından fişi çektim,
bir tabak alarak tostumu üzerine bıraktım.Buzdolabını tekrar açıp içinde bulunan meyve suyunu elime alıp masanın üzerine bıraktım. Mutfak dolabını açıp bir bardak aldım ve tezgahın üzerindeki tostumu alıp masanın üzerine indirdim. Bardağıma meyve suyu doldurup tostumu yemeğe koyuldum.
Bir kaç ısırık aldım.
Tostumu bitirip ayağa kalktım ve bulaşıkları makinaya dizdim.
Mutfaktan çıkıp salona geçtim ve koltuğun üzerine bedenimi attım.
Koltuğun önünde bulunan sehpanın üzerindeki kumandayı alıp kanalları zıplamaya başladım. Bir yabancı film de durdum. Akşama kadar kös kös oturmayı planlıyordum açıkçası ve öyle de yaptım***
Saate baktığımda 18.00 olduğunu gördüm. Hızlıca yerimden kalkıp odama girdim ve kıyafet dolabımı açtım. Geç kalırsam Nevranın beni paralayacağını bildiğim için hızlı hareket etmem gerektiğini biliyordum.
Dolabımı karıştırdım.
Kendi kendime mırıldandım.
'Şık olman lazım kızım Gülperi'
Bir süre ne giyeceğimi düşündüm. Daha sonra gözlerime siyah gömleğimin arkasında bulunan dizimin bir karış üzerinde bulunan geniş, kayık yaka yeşil elbisem dikkatimi çekti. Bu elbiseyi geçen yıl doğum günümde almıştım.
26 Mayısta...Derin bir nefes aldım kendime gelmek için.
Elimde bulunan kıyafeti hızla giydim. Şimdi sırada saç ve makyaj yapmak vardı.
Makyaj masama oturdum.
Kıvırcık saçlarıma siyah tokamı geçirdim.
Üst tarafını tepeden toplayıp bir kaç tutamını topladığım yerden serbest bıraktım. Alt tarafını ise açık bıraktım.
Saçımı yapmanın ardından makyaj yapmaya yöneldim.
Kapatıcı veya fondöten sürmedim. Mavi gözlerimi belirginleştirmek için eyeliner çektim.
Eyeliner çektikten sonra göz kapaklarıma kahveli tonlarında göz makyajı yaptım son olarakta kirpiklerime rimel sürdüm.
Göz makyajım bittikten sonra nude rengi dudak kalemimi ve rujumu dudaklarıma sürdüm.
Makyaj masamla işim bittiği için ayağa kalkıp tekrar kıyafet dolabımın önüne geçtim. Dolabımı kapağını tekrar açıp nude rengi topuklu ayakkabımı alıp giydim.Yatağın üzerinde duran telefonu elime alıp saate baktım.
18.30
Yarım saate hazırlanmıştım. Nevranın evi benim evime yarım saat uzaklıktaydı.
Ben rica etmiştim, evimizin birbirine yakın olmasını. Hayatımda olan tek insanının yakınım da olmasını.
Ayaklarımı harekete geçirdim. Işığı kapatıp odamdan çıktım. O sırada taksi çağırdım.
Portmanto da bulunan çantamı ve kaşe montumu elime alıp giydim. Telefonumu montumun içine tıktım. Anahtarı deliğinden çıkarıp kapıyı açtım. Dışarı çıkıp kapıyı kilitledim.
Asansörü çağırıp gelmesini bekledim.
Gelmesiyle hızlıca kapısını açıp içine bindim ve zemin kat düğmesine bastım.
Yaklaşık on beş saniye sonra zemin katta olduğuna dair bir ses duyuldu. Asansörden çıkıp binanın giriş kapısına varıp merdivenlerden indim.
Taksi henüz gelmemişti, beklemeye koyuldum.
Yaklaşık beş dakika sonra geldiğinde hemen taksiye bindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT IŞIĞI
Non-FictionGülperi 22 yaşında İstanbul da yaşayan, babası tarafından zorbalığa uğrayan bir kadındır. Bir gün babasına baş kaldırır, her şeyi geri de bırakır ve kendini Ankara da bulur. Ankara da yolu Umut Merih ile kesişir, bambaşka biri olur kaderini tekrar...