Solak

3.5K 392 86
                                    

Ağzı ve gözünü bağladığı kurbanı çaresizce çırpınırken, pantolonunu çıkartıp resimlerini çekmeye başladı.

Bilgisayarın başına geçip de sol elini klavyeye götürürken gülümsedi. "Demek solağım..."

Adamın gözlerini resimde daha net görünsün diye açarken, gözlerinin kocaman açılmasını zevkle izledi.

"Ne o, tanıdık mı geldim?"

Kahkaha atarak iç çamaşırını çıkarttıktan sonra ellerini çözmemek için tişörtünü yırttı.

"Ah, ucuz malmış. Tek çekişte yırtıldı gördün değil mi? Ama merak etme, bundan sonra ihtiyacın olacak tek şey bir kaç metrelik kefen olacak."

Kamerasını tekrar eline alıp adamın resimlerini çektikten sonra oturup bilgisayarı dizlerine çekti. Kamerayı bilgisayara bağladıktan sonra IP adreslerini değiştirip - büyük bir ihtimalle IP Avustralya'nın bilmem neresine aitti- resimleri açtığı siteye açıp, sitenin adresini tüm tv kanallarına yolladı.

"Bu iş bu kadar." dedikten sonra kestiği tişörtü adamın bacaklarının üzerine attı. "Hiç fotojenik değilsin."

Bir kaç adım atıp sigara paketine uzandıktan sonra sol eline bir dal sigara alıp yaktı.

"Aslında sigaraya karşıyım. Ama senin o uzak doğulu kızda bıraktığın izlerden sonra sevmeye başladım."

Sigaranın iyice yandığından emin olduktan sonra son bir nefes çekti içine.

Kurbanının boynunu hafif sağa yatırırken, sigarayı bastırmaya başladı.

"Nasıl? Çok acıyor mu?"

Inşallah acıyordur.

Sigarayı yere atarak "Hadi bu işi daha eğlenceli hale getirelim." dedi. "Ne dersin?"

Çakısını sol eline alarak boynunu boydan boya çizmeye başladı. Sağ tarafa biraz daha abanırken, "Bu izleri görüp de şaşırdığın an zevkle seni izliyor olacağım amir." dedi. Sağ taraftaki çizik daha derin olduğu için amir sağ elini kullandığını düşünecek ve ikileme düşecekti çünkü.

Kurbanı artık boynunu hareket ettiremeyecek duruma gelince bırakıp bir süre can çekişmesini izledi keyifle.

"Başı kesilince çaresizce kaçmaya çalışan öküzlere benziyorsun." deyip kahkaha attı. "Ama onlar ilahi bir nedenle kesiliyor. Sense... Ilahi adaleti yerine getirmek için verilen bir kurbansın.

Kurbanı ağzını açıp "Sen..." derken "Bu kadar oyun yeter." diyerek sözünü kesti. "Susmanın vakti geldi de geçiyor."

"Sen... Sen... O'sun."

İpi sol eline alırken, hiç düşünmeden boynuna doladı. "Sen O'sun. A..." derken çoktan sesi kesilmişti bile. Çaresizce nefes almaya çalışırken, "O'yum..." dedi. "Ama ne yazık ki sen bunu kimseye söyleyemeyeceksin."

Tekerlemesini söylemeye başlarken, kurbanı çoktan ölmüştü bile.

"1, 2, 3... Söylemesi çok güç.... 4, 5, 6... Beni yakalayamadı.... 8, 9, 10... Bu son..."

Ve eldivenlerini çıkartıp sol köşeye koyarak uzaklaşmaya başladı.

《FİNAL》Katil Kim? (Suçlu Avcısı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin