2.3/special episode for my beauties

5.1K 442 492
                                    

*Bu bölüm her zaman beni destekleyen, kaç aydır beni yalnız bırakmayan, yorumlarıyla binbir his yaşatan ve en önemlisi sevildiğimi hissettiren tüm okuyucalarım için. Seviyorum sizi.💘*

Baekhyun.

Uçaktan inip bekleme salonuna doğru ilerlerken içimdeki heyecan hissini bastıramıyordum. Chanyeol'un orada beni beklediğini bilmek bile midemdeki kelebekleri haraketlendiriyordu çünkü.

O kadar çok seviyorum ki onu bunu kelimelerle size anlatamam. Gülüşüne, sesine, kalbine, gözlerine ve hatta kepçe kulaklarına bile aşığım onun. Gerçekten hayatım boyunca birini bu kadar sevebileceğime ihtimal bile vermezdim ben. Taki Chanyeol'u görene kadar. Pişman mıydı ona tutulduğum için? Elbette hayır. Hayatımda yaptığım en doğru şeylerin başındaydı ona aşık olmam. Aslında bu bilerek yaptığım bir şey değildi ama yine de her türlü memnundum ona karşı olan hislerimden.

Sonunda istediğim yere ulaştığımda gözlerim onu aramaya başlamıştı. Yine ve yine tüm mükemmelliğini konuşturacak şekilde giyinmiş, saçlarına ise ona en çok yakıştırdığım şekillerden birini yapıp hafif kıvırcıklaştırmıştı. Oturduğu yerde heyecanlandığı veya sabırsızlaştığı zamanlarda yaptığı gibi bacağını sallıyordu. Gördüğüm görüntü karşısında gülümsemeden edememiştim. Bu adam benim sevgilimdi. Bu bile insanı gülümsettirecek güzel bir nedendi.

Geçen birkaç saniyenin ardından onu izlediğimi farketmiş gibi kafasını kaldırıp gözlerini benim üzerimde gezdirmişti. Onunla aramızda mesafe olmasına rağmen gözlerinin parladığını gördüğüme yemin edebilirdim.

Ne yapacağımı şaşırmış bir vaziyetteydim. Utanmayı bir kenara bırakıp koşarak kucağına atılıp sıkıca sarılayım mı yoksa yavaş adımlarla yanına gideyim mi bilemiyordum. Fakat birinci fikir daha mantıklı gelmişti ve ben daha fazla düşünmeyi bir kenara bırakıp Chanyeol'e doğru koşmaya başlamıştım.

Chanyeol.

Kucağıma atılıp bana sıkıca sarılan bedenle kendime gelmiş, ikimizi de düşürmemek için dengemi sağlamayı başarmıştım. O kadar sıkı sarılıyordu ki bir an gerçekten boynumun kırılacağını düşünmüştüm. Bu kadar çok mu özlemişti beni?

"Çok mu özledin beni gökyüzü?"

Gülümseyerek sorduğum soruyu duyduğu an boynuma gömdüğü kafasını kaldırmış gözlerimin içine bakmaya başlamıştı.

"Çok özledim. Belli değil mi zaten?"

Öyle yoğun bakıyordu ki gözleri yemin ederim şu an onu öpmemek için kendimi zor tutuyordum. Kollarımın arasındaki bu çocuk fazla güzeldi benim için. Hatta yalnızca benim için değil, tüm dünya için fazla güzeldi.

"Chanyeol seni öpebilir miyim?"

"İzin almana gerek yok güzelim."

Dudağımda beklediğim dudakların yanağımda hissettiğim zaman tüm bedenimin titremesine engel olamamıştım. Baekhyun gerçekten başıma gelmiş en güzel ve en masum şeydi. Diğerlerinden farklıydı, hem de çok farklı. Ve bu bile onu sevmem için güzel nedenlerden biriydi.

"Chan herkes bize bakıyor. İndirir misin beni?"

Dediği şeyle beraber etrafımıza göz gezdirmiştim. Doğru söylüyordu herkes bir filmin en heyecanlı sahnesini izliyormuş gibi bize bakıyordu. Bazı bakışların çok iç açıcı olduğunu söyleyemezdim ama umrumda da değildi. İnsanların düşündüklerini takan biri değildim ve yaptığım şey benim için doğruysa gerisi önemsizdi.

beautiful mess/chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin