hava gri renkte olacak kadar geç olmuştu.
garip.
hava sert ve soğuktu, bu yüzden ellerimi cebime sokmuştum.
bu tür hava favorimdi.
çok sakin ve sessiz.
yüksek sesli gülüş arkamdaki kapıya bakmamı sağladı.
hak ettikleri gibi, mutluydular.
"hey."
gelen sesten korkarak yerimde zıpladım.
seokjin dışarıda yoongi ile oturuyordu.
"ne yapıyorsun?" yoongi, yanlarına otururken beni sessizce izledi.
gülüşmeler daha da gürültülü oldu.
jin derin bir nefes aldı. "gidip şu çocukları döveceğim."
aşağı baktım, ama hala bakışlarını üstümde hissedebiliyordum.
"yürüyüş yapacaktım."
"ah, jungkook'a seninle gelmesini söylemelisin, çok karanlık."
başımı salladım.
"taehyung ile kalmasını söyledim." seokjin kaşlarını çattı.
"pekala."
kalkmak için ellerimi bastırdım ve kalktım.
nereye gideceğimi bilmeden, sokakta yürümeye başladım.
yürümek şu an kulağa hoş geliyordu.
"yalnız mı kalmak istemiştin?"
başımı yanımda yürüyen kişiye çevirdim.
beni takip etmesine şaşırmamıştım.
"plan buydu." cevabıma güldü.
"kıskanç hisseden birine göre, çok memnun görünüyorsun." dediklerine tek kaşımı kaldırdım.
"memnunum."
yoongi hareketimi taklit ederek ellerini ceketinin cebine koydu.
"meraklı olmamın sebebi bu."
merak edecek hiçbir şey yoktu.
eğer o beni sorguluyorsa, ben de yapacaktım. "sen peki? neden gecenin birinde seokjin ile dışarıdaydın?"
"bir şeyler hakkında konuşuyorduk."
"ne gibi?"
bir elini cebinden çıkardı ve beni hafifçe itti.
"bazı düşünceler işte."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
3 - 𝙇𝙊𝙎𝙏 𝘽𝙊𝙔
Teen Fiction[YOONMIN ] ben sadece kayıp bir çocuğum, daha bulunmaya hazır olmayan.