yine yağmur yağıyordu.
başta gözlerimden mi yoksa gökyüzünden mi yağdığını anlayamamıştım.
şimdi ikisi de ışıksızdı.
yağmur damlalarıyla dolu karanlık bulutlar ayı kapatıyordu.
yıldızlar yoktu, ama önemli değildi.
ay yoktu, ve gece, gece bile değildi.
zaman uygun değildi.
saat yedi ya da gece dört olabilirdi ve bilmiyordum ya da umrumda değildi.
su yukarıdan üstüme damlıyor ve gözyaşlarımın ıslatamadığı her yeri ıslatıyordu.
şu an nerede olduğun hakkında bir fikrim yok.
belki sen de bulutların arkasında saklıydın.
karanlıktı ve yalnızdım, ama içeri girmek istemiyordum.
hak ettiğim gibi olduğumu hissediyordum burada.
ailenle olan akşam yemeğinden aylar geçti ve o zamandan beri telefonlarıma cevap vermedin.
yani, benden ayrıldın.
aniden, dünyam yeniden acıyla doldu.
içeri girmek ve diğerleriyle beraber rahatlamak gereksizdi.
öbür türlü de üzgün olacaktım.
onların ruh hallerini mahvetmeyerek depresyon denizimde boğulabilirdim.
yalnız olarak.
yalnız başladım, ve yalnız olarak bitirmemem için bir sebep yok.
hayır, intihara meyilli değildim.
hayattan vazgeçmiyordum.
bizden vazgeçiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
3 - 𝙇𝙊𝙎𝙏 𝘽𝙊𝙔
Teen Fiction[YOONMIN ] ben sadece kayıp bir çocuğum, daha bulunmaya hazır olmayan.