D.O.mestic Diary √

16."Hayranlık ve kıskançlık"

"Sera,hadi ayakkabılarını giy."

"Sera seni mi bekleyeceğiz?Hadi!"

"Sera ilk Sm Town konserini kaçırmana 1 dakika kaldı."

"Seraa!!Uçak kalkacak!"

Ah,cidden yeter!Herkeste bir acele,bir telaş!
Victoria'yı duyanda gerçekten uçağın az sonra kalkacağını sanacak.

Oysaki havaalanına gitmek için-tabi önce şirkete- tam tamına iki saatimiz vardı.

Converselerimden biri elimde seke seke yürürken"Geldi-iiim."diye bağırdım.

Amber sanki onları senelerdir bekletiyormuşum gibi gözlerini devirdi.
Bana böyle yapıyorsun ama benden sadece on saniye önce kapının önüne geldiğin gözümden kaçmadı Amber.

"Sonunda.Hadi çıkalım kızlar."

Kapıdan çıkarken,güvenlik kilidini devreye sokan Luna'ya baktım ve kendi kendime mırıldanmaya başladım.

"Evet,sakin ol Sera sakin...Sadece bir konser.Her şey güzel olacak.Hah, ne olabilir ki?Hadi ama Sera heyecana gerek yo-"

"Sera, sen iyi misin?"

Krystal'ın beni uyarmasıyla gözlerimi kırpıştırıp kendime geldim.

"Ah,iyiyim..Sanırım."

Bahçe kapısından çıkarken şoförümüz Roy Lee de sırt çantalarımızı bagaja yerleştiriyordu.Sırt çantamdan bir an bile ayrılmak istemesem de -Amber'inkiyle neredeyse aynı.Yok,sonra karışır falan.-  cipin içinde tıkış tıkış oturacağımızı düşünmek ses çıkarmamamı sağlamıştı.

Bir tek Krystal ile ben kalmıştık arabaya binmeyen.Sulli'nin yanına oturduk.Şoför bölümüyle oturduğumuz yeri ayıran perdeyi kenara çekip açtım.

Birileriyle konuşmaya ihtiyacım vardı.

Yol boyunca Roy Lee ile konuşup heyecanımı dindirmeye çalışmıştım.Roy Lee yola odaklanmak istediğini söyleyip nazikçe beni defettiğinde bile çenemi kapatmadım.Birinin beni rahatlatmasını umuyordum.Ama kimsede böyle bir endişe yoktu.Tam aksine benimle dalga geçiyorlardı.

"Sera heyecanlanmana gerek yok.En fazla hayranların üstüne düşersin"
Gördünüz mü?İki kelime:Ha.Ha.

"Ya da şimdi yaptığın gibi uçakta da fazla tepinip uçağı düşürürsün.Böylece konser sorununu da çözmüş olursun."

  Bu sözlerle salladığımı farkettiğim ayağımı durdurdum ve somurttum.Tam karşımda oturan Victoria derin bir nefes almıştı.

"Sağol Roy,sağol Amber iyi ki varsınız."dediğimde ikisi de acı bir şekilde güldüler.
Onlar da alay ederek rahatlatmaya çalışıyorlardı işte.Ama bu tam tersi daha da endişelenmeme neden oluyordu.

Stajyerliğim boyunca ilk boy göstereceğim yerin yüzbinlerce insanla dolu bir konser alanı olacağını hiç düşünmemiştim.Ne bileyim,bana göre her şey daha az korkutucu olmalıydı.3-5 yıl eğitimden geçtikten sonra albümümü çıkarıp sahne almalıydım mesela.

  İnsanlar önce beni tanımalıydı.

Ama Lee Soo Man'ın ben-dahi-iş-adamıyım başlığı altında bana yaptıkları sanki bir şey planladığını gösteriyordu.

Bu karışık cümlenin açılımı:Lee Soo Man ününe ün katmak için beni kullanacak.Ve ben yıpranacağım.

  Birkaç gündür yüksek notalara çıkabilmeme rağmen hep alçak notalara çalıştırılıyordum.Sonra birdenbire dün akşam yüksek notaların bulunduğu bir şarkı söylememi istediler benden.Bir de bunu kameraya çektiler.