D.O.mestic Diary √

ÖZEL BÖLÜM SON

Not : Bu bölüm Sera'nın hamilelik döneminden iki yıl öncesine aittir.Yani D.O'yla evlenmeden önceki döneme. Finalden bir buçuk yıl sonrasına gidiyoruz -çorba ettim değil mi kafanızı ? jdjddj -

Bölüm Adı * Garipsin, Garibim, Garip Vakası *

"Bak Minhyuk, x'in karesiyle y'nin karesi-"

"Bana Hyuk de," dedi Shin Hye'nin bir numara oğlu. On yedi yaşında 'ben idol olucağım ha!!' tipli bir seksenlik çocuk.Aynı zamanda D.O'nun kıl olduğu sayısız insandan yalnızca 0,5'i.

Gelişimini henüz tamamlamadığını varsayarak...

Minhyuk'un ergen karizmasını çizdirmemek adına başımı salladım ve kalemi yeniden elime aldım.Şimdi, Ben-Sera- ve matematik. Puhahahha' diyeceksiniz ama değil işte.İnsanın sıkıntıdan neler yapabileceğini SM şirketinde gerek D.O'yu gerekse Krystal'i beklerken bir güzel öğrendim.

Evet millet, insan en nefret ettiği dersin öğretmeni bile olabiliyormuş.

Ve bu arada, bu konuları bildiğimi daha önce hiç keşfetmemiştim.Sanırım insan liseyi bir annesinin bir numaralı bakışları altında bitirince direk üniversiteyi atlayıp mastır yapacak seviyeye geliyor.Ben de matematik de gizli bir dehaymışım.Alber Einstein ve Mary Curie arasında-

Sanırım bu insanları da annemin numaralı bakışları altında öğrendim.

Ben elimde kalem, aslında dersle hiç alakası olmayan Minhyuk'a irlanda dansı yapan X'ler ve peşine Gangnam Style'la sahnenin tozunu attıran Y'leri anlatırken Minhyuk sakin bir sesle "İkinciye anlatıyorsun Sera," dedi.

D.O'nun ses tonunda konuşmasına mı yoksa bana noona yerine Sera diye hitap etmesine mi yansam bilemeyerek apışıp kaldım.

"Bana başka şeylerden bahset Sera," Minhyuk kolumu tutunca ayaklanıp kaçasım geldi. "Mesela en sevdiğin yemek ?"

Kolumu çekip arkama sakladıktan sonra -malum ikincisi olursa Sera şansımdan dolayı D.O görebilirdi- Minhyuk'a 'ben senin noonanım ben ne dersem o olur' konuşması yapmaktan vazgeçip kibarca sorusuna cevap verdim.

"Benim en sevdiğim yemek snsjejdkekdked"

Ne? Portakal soslu Pekin ördeği desem alabilecek miydi? Daha annesinden zor harçlık koparıyor bu velet !

"Anlamadım?" Minhyuk dibime girince sesimin daha da çıkacağını umuyor olmalıydı.Dattt!! "Sera -"

"Beni mi bekliyordun?"

Ve bu ses.Bu sakin ve elli kez bıçaklayıp komalık eden öldürücü ton.Bu spor ayakkabılar, siyah kot pantalon, siyah tişört ve zorla taktırdığım mavi papyon.Bu kızgın gözler-

Evet, az önce Sera'yı kurtaran petito ayıcığı aşağıdan yukarıya izlediniz.

Baya sinirli petitoyu...

Hala Minhyuk'la canciğer gibi göründüğümüzü farkedip ayağa fırladım.Benimle beraber kalkan kalemim beklediği ilgiyi göremeyip yerle buluştu.

Kalem özellikle mi bugün 1237383 desibellik sesle düşeyim demişti yoksa ortalık fazla mı sessizdi?

"Hahaha...Ha..Evet..Ha," diye neşeyle konuşsam da daha da batırmamak adına Minhyuk'a görüşürüz dedim ve D.O'nun peşine takıldım.

"Görüşürüz Sera !!!"

Minhyuk bir seksenlik devrilesice boyuyla zıplayarak el sallıyordu.

Bu çocuğu sırf bu hareketi yüzünden Sm'a almayacaklar.

Gerçi...beni nasıl aldılarsa?