18.Bölüm"Kırgın ve çocuksu"

5.4K 280 41
                                    

"Evet,dev ve ejderhaların savaşı.Devlerin fazla sayıda olması onlar için bir avantaj olsa da ejderhaları yenip yenmeyecekleri merak konusu."
Bulunduğum çöl gibi mekana baktım.Devler mi?DEV Mİ??

Ayrıca bu ne ya?Hakemin sesi var ama kendisi yok.Hiç normal değil.

Ama bir dakika...Bu gördüklerim zaten normal olamaz.
"Roberto...Roberto ve hayır ıskaladı!"
Bulunduğum mekan hızla değişirken uyanmak için gözlerimi açıp kapatıyorum.Peki sonuç:Vikingler ve arkalarında dans eden petito ayıcıklar!!

Tekrar önüme döndüğümde yine vikingleri gördüm ama bana olan bakışları hiç hoşuma gitmedi.

Ve aklıma bir şey takıldı.Vikingler gemideler.Peki ya, gemi nerede olur?Denizde.
Ben neredeyim?
Aşağı baktığımda merakımın boşuna olmadığını anlıyorum.Ben de denizin üzerindeyim.Bir insanın denizin üzerinde durabilme olasılığı ne kadardır?
Yüzde sıfır.
Ayrıca çizgi film kahramanlarının uçurumdan düşmeden önce aşağı bakıp uçurumda olduğunu anlayana kadar havada kalmaları hep ilgincime gitmiştir.
Ben de denizi şu an farkettim.
Ve ben de yavaş yavaş batıyorum.

Gözlerimi açıp tam olarak ayılamasam da etrafımdaki sesler yavaş yavaş netleşiyordu.

Gözlerimi kırpıştırmaya çalıştım.

"Sera."

"Sera uyan."

"Gözleri kımıldadı.Uyanıyor galiba."

Sesler gittikçe yaklaşıyordu.Gözlerimi açmak için kendimi zorladım.

Neredeyim ben demeyecektim.Çünkü nerede olduğumu zaten biliyordum.Gördüğüm ilk şey dev bir SM Town logosu olunca hala konser alanında olduğumu anlamak kolaydı.

Bana ne olduğunu da hatırlıyordum.Kendimi tadilat bölgesinin ortasına atmıştım resmen.

"Ayıldı sonunda."

Lay'in sesiyle gözlerimi dev logoya dikmeyi bırakıp etrafa baktım.Herkes aptalca sırıtıyordu.

Kafamı sağa döndürdüğümde bana büyük bir endişeyle bakan D.O.'yu gördüm.Hayal görüyor olamazdım,çünkü gerçekten berbat görünüyordu.Gözleri neredeyse dolmuş bir vaziyette bana gülümsedi.

Ne demem gerektiğini bilmiyordum.O benden daha kötü bir durumda gibiydi.Ağzımı basit bir teselli cümlesi söylemek için açtım ama ağzımdan daha saçma bir cümle çıktı.

"D.O. petito ayıcıklar ve vikingler nerede?"
Bedenim koltukta yatıyor olabilirdi ama anlaşılan ruhum hala vikinglerle deniz yolculuğu yapıyordu.

D.O. zoraki olduğunu anında anladığım bir şekilde gülümseyerek yüzüme düşen saçlarımı düzeltti.

"Ne dedin Sera?"diye sordu. Anlam veremediğim bir şekilde dalgın görünüyordu.

"Ah,SS,miz kesinlikle iyi görünüyor."dedi bir ses.Gözlerimi D.O'dan çekip sesin sahibini aradığımda televizyonun hemen yanındaki Baekhyun'u gördüm.

Bilin bakalım,televizyonda ne vardı?Maç ve bas bas bağıran bir hakem!!

"Baekhyun,şu televizyonu hemen kapat!"diye bağırdım.

Baekhyun kanal değiştirdi.Vikinglerle ilgili bir reklama gelince durdu."Aissh,iki saattir aynı reklamı oynatıyorlar."Baekhyun'a annemin bir numaralı bakışını atınca iç çekip televizyonu kapattı.
Maç,vikingler ve diğer saçmalıklar.Ben bile dışardan bir etki olmadan bu kadar saçmalayamazdım tabi.

D.O.mestic Diary √Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin