Bad Romance || Larry Stylinson

Yapamam Harry...

"Bebeğim?"

"Efendim anne." Annem odamın kapısını açıp gülümsediğinde bitirmek üzere olduğum ödevi bırakıp ona baktım.

"Tatlım zayn geldi, Ve seninle-'

"Anne ona müsait olmadığımı söyler misini?" Annem şaşkınca bana baktıktan sonra kapıyı kapatıp gitti. Benim gay olduğumu bir suçmuş gibi yüzüme vuran bir arkadaş istemiyordum. Onlara söylemiştim. Yanımda olmak zorunda değilsiniz diye, yinede ısrar etmişlerdi. Odamın kapısı duvara çarparak açıldığında irkilerek kapıya baktım. Ondan başka kim böyle birşey yapar ki?

"Harold seninle konuşmak istiyor-' elimi kaldırıp susmasını söyledim.

"Müsait değilim. Annem söylemiş olamalı."

"Benimle soğuk konuşma! Yüzüme bak harry.! Biz senine 16 yıldır arkadaşız, benim ne demek istediğimi bilecek kadar beni tanıyorsun. Şimdiye kadar seni incitmedim ve bunu asla yapmam. O gün orada saçmaladığımı biliyorum. Ama gergindim, işte. ilk defa bir gay bara gittim,ve neredeyse taciz ediliyordum. Üzgünüm. gerçekten bebeğim. Ben seninle küs kalmaktan nefret ediyorum. Sen beni özlemedin mi?" Dedi dudaklarını büzüp. Gözlerine baktım. Gerçekten üzgün ve pişmandı. Ve sanırım ona son bir şans verebilirdim. Ona gülümseyip kollarımı açtığımda sırıtarak oda kollarını açtı ve sıkıca sarıldık.

"Bak bu son şansın ona göre." Beni daha çok sıkıp başını salladı.

"Söz veriyorum hazzy" dedi sesini inceltip. Dışarıdan ne kadar sert ve ciddi dursada zayn fazlasıyla enerjik ve çocuksuydu.

******

"Jack bugün ortalarda görünmüyor" dedi niall. Zayn ve liam olayı bilmediği için merakla bana bakmaya başladılar.

"Jack kim harold?" Niall'a ters bir bakış attığımda ellerini havaya kaldırıp dudaklarını büzdüğünde öyle sevimli olmuştu ki. Istemsizce gülümsedim.

"Iı.. Şey. Jack.. O gece barda tanıştığım biri."

"Ne zaman tanıştın?"

"Bira almak için gittiğimde, içkiyi alıp dönerken ona çarptım ve öyle tanıştık."

"Ve o Harry'e aşık oldu."

"Niall!"

"Ne? Doğruları söylüyorum." Sinirli bir şekilde oflayıp bahçede gözlerimi gezdirdiğimde louis'nin geldiğini gördüm, arabasından indirdiğinde yanında yine o kadın vardı ama bu defa kıskanmadım. Çünkü dün çok güzeldi. Ve onunda henüz böyle birşeye hazır olmadığını biliyordum. Elele tutuşup içeri girdiklerinde bende onları takip ettim. Öğretmeler odasına geldiklerinde durdular. Onlara yakın bir yere saklanıp dinlemeye başladım. Hey. Öğütlerinizi kendinize saklayın.

"Bu ayın sonunda evleneceğimize hala inanamıyorum louis. Çok heyecanlıyım."

"Bende sevgilim, annem senin için bazı gelinlik modelleri beğenmiş çıkışta benimle eve gelmeni istedi."

"Bu harika olur aşkım. Ah. Benim müdürle sınavlar hakında konuşmam gerek sonra görüşürüz" uzaklaşan ayak sesleri ile saklandığım yerden çıkıp karşısına dikildim. Burnuma doğru gelen sıcaklığı hissettiğimde ağladığımı yeni farkettim.

"Neden?.. Benimle neden oynadın louis."

"Harry ben-'

"Dün beni öptün, ondan önceki günde beni sevdiğini söyledin. Söyle nasıl bir pislik peşindesin sen ha!? Ne istiyorsun benden!" Başını eğip elleri ile oynamaya başladı.

"Yapamam. Seninle olamam harry" alaycı bir şekilde gülüp üzerine yürümeye başladım.

"Çünkü korkaksın. Beni sevdiğinde yalandı. Öyle değil mi?" Lütfen inkar et aşkım beni sevdiğini söyle. Buna ihtiyacım var. Yumruklarını sıkıp derin okyanuslarını gözlerime çevirdiğinde yüzünde bir gülümseme belirdi.

"Evet öyle. Bana inanacak kadar safsın. Dün seni öptükten sonra eve gidip kustum. Çünkü çok iğrenç dudakların var. Tüm bunlar oyundu aptal styles. Ve beni eğlendirdiğin için teşekkür ederim." Hıçkırıklarım koridorda yankılanırken hızla dudaklarına eğilip ufak bir öpücük bıraktım.

"Sen iğrensende ben dudaklarını çok sevdim louis.. ilk öpücüğümdü çünkü.. Şunu aklından çıkarma. O kadınla mutlu olamana izin vermeyeceğim. Beni duydun mu? Mutlu olamayacaksınız....