BÖLÜM İÇİME PEK SINMEDI AMA UMARIM SIZ BEĞENIRSINİZ
IYI OKUMALAR :)
Saatlerdir yaptığımız tek şey doğum günü çocuğu için evi süslemekti. Gecikmiş bir kutlamada olsa kardeşim için birşeyler yapmalıydım. son günlerde mutsuzdu. bunun keyfini yerine getireceğinden emindim. Balonları astıktan sonra süsleme işi bitmişti. herşey harika görünüyordu umarım sende beğenirsin malik.
" harry bu pastayı sen mi yaptın?" niall'ın sesini duyunca koşarak mutfağa girdim ve masadaki sanat eserimi ondan uzak bir köşeye çektim.
" evet niall sakın dokunayım deme, zayn gelmeden bozulmayacak hiç birşey. " masum bakan mavi gözlerini kırpıştırdı.
" sadece tadına bakmak istemiştim, harry lütfen--'
" olmaz dedim niall bir kaç saat daha dayanabilirsin!" pastayı dolaba yerleştirdikten sonra niall'a gözüm üstünde işareti yapıp mutfaktan çıktım. Louis okul sömestr tatiline girdikten sonra gideceğimizi söylemişti. Hala korkuyordum. günlerdir içimde geçmeyen bir sıkıntı vardı. eleanorun bu kadar sessiz kalması iyi değildi. kesinlikle birşey olacak.
" sevgilim biz geldik." sesini duyduğumda nefes alışverişlerim hızlandı. üstümdeki etkisini seviyordum. elindeki poşetleri bırakıp yanıma geldi.
" seni çok özledim" cevap veremeden dudaklarını hissetim. kısa ama etkili bir öpücükten sonra gülümseyerek geri çekildi.
" bende louis.. ehm hediyelerinizi aldın mı?" başını salladıktan sonra siyah poşeti gösterdi. büyük birşeydi.
" senin hediyen?"
" benimki paketlenmeycecek bir şey. sürpriz" kaşları merakla çatılsada ne olduğunu sormadı. Saate baktm. Tanrım bir saat kaldı. Umarım bu gece sorunsuz geçer.
*******
Robert calder silahını tekrar kontrol edip beline yerleştiridi. tüm plan kusursuz işleyecekti kızının intikamını alacaktı. Louis tomlinson denen adam bugün cezasını çekecekti. Telaşla içeri giren adamına baktı. bir sorun çıktığını anlamıştı.
" efendim, evlerinde bir kutlama yapacaklar bay tomlinsonı yalnız yakalamamız zor görü--' adamın sözünü kesti.
" yalnız ve ya değil , bu iş fazla uzadı bu gece bitecek." adam cevap vermden başını salladı. hataya yer yoktu..
*****
" liam aç gözlerimi!" zayn'in homurdanmalarıyla içeri girdiklerinde gözlerini açtı. hep bir ağızdan iyi ki doğdun şarkısını söylerken zayn şaşkınca olanları anlamaya çalışıyordu.
" ama doğum günüm geçti?" liam gözlerini devirip koluna vurdu.
" harry sana söylemiştim dostum, boşuna yorulduk."
" bence önce süprizimi görmeli " dediğimde kapı çaldı. tam zamanında. louis kapıyı açtığında çekinerek içeri girdi.
" şey geç kalmadım umarım" zayn duyduğu sesle arkasını döndü.
" diana" şaşkınlıkla fısıldadı. onu görmeyi beklemiyordu. diana elinde sıkıca tuttuğu paketi zayn'e uzattığında yavaşça hareket edip hediyeyi aldı.
" doğum günün kutlu olsun" zayn yutkunup başını salladı.
" teşekkür ederim" tanrım neredeyse heyecandan bayılacak gibiydi. ortamdaki gergin havayı dağıtmak adına müzik çaları açtım. gece sorunsuz başlamıştı. umarım öyle devam eder.
ZAYN:
burada olduğuna hala inanamıyordum. aylardır tek kelime etmek için kıvrandığım, deli gibi hoşlandığım kız doğum günü partimdeydi. bir başlangıç yapabilirdim. kolasını yudumlarken yanına oturdum. Kahverengi gözlerini benimkilere çevirdiğinde nefesimi tuttum. tanrım. çok güzeldi.
" geldiğin için teşekkür ederim." nazikçe gülümsedi.
" aslında birbirimizi pek tanımıyoruz yani ortak derslerimiz var yani ben--' tatlı telaşı beni güldürdü.
" hey, sakin ol." utanarak başını eğdiğnde ani gelen cesaretle yüzünü avuçlarım arasına alıp başını kaldırıdm.
" bak bu sana ani gelebilir... ben aylardır senden başka bir şey düşününemiyorum. daha önce böyle hissettiğimi hatırlamıyorum. nereye baksam seni görüyorum duyuyorum. bir şey söylemek zorunda değilsin. sadece bilmeni istedim." Kendini geri çekip ayağa kalktı.
" b-ben gitmeliyim. ş-ey. görüşürüz" hızla evden çıktığında boş bakışlarla arkasından bakarken gözlerimin yandığını hissetim.
" denedin dostum " niall yanıma oturduğunda ona baktım. kimsenin acımasını istemiyordum. ondan vazgeçmeyecektim, ne olursa olsun..
HARRY :
Etrafı topladıktan sonra sıcak çikolata yapıp bahçeye çıktım. louis çimlere uzanmış gökyüzünü izliyordu. Şu an hayatımda gördüğüm en güzel şey olduğuna yemin edebilirim.
" yanıma gelsene sevgilim" sesiyle irkilip yanına yürüdüm. kupalardan birini uzattığımda kalkıp elimden aldı. yavaşça yere oturup çikolatadan bir yudum aldım. Uzun süredir istediğim huzur buydu. İnsanların bizi ayırmaya çalışmasından, eleanor'dan babasının baskılarından çok yorulmuştum. Neden anlamak istemiyorlardı.? birbirini seven iki insan birlikte olmak istiyorsa neden onları mutsuz etmek için uğraşıyorlardı. biz kötü bir şey yapmamıştık ki. Sadece aşığız.
" louis, daha erken gidemez miyiz?" karanlıkta bile parlayan okyanuslarını bana çevirdi.
" dikkat çekmemek için, beklemeliyiz sevgilm. bende isterdim ama--' bahçe kapısı Şiddetle açıldığında louis ayağa kalktı.
" demek kızımı bu çocuk için terk ettin!"
" senin burada ne işin var!" tanrım bu eleanor'un babasıydı. lanet olsun.
" sana kızımı üzmenin bedelini ödeyeceksin demiştim tomlinson ve zamanı geldi." herşey bir kaç saniye içinde gerçekleşti. Patlayan silah, Louis'in ve benim acı çığlıklarımız. yerde tireyen bedenin yanına diz çöktüm. Kalbinden vurulmuştu.
" louis, dayan. ha-hast-hastaneye götüreceğim seni" lanet olsun niy kimse duymamıştı.
" dayan-amam hazz.. şşt. ağlama lütfen"
" hayır, seni böyle bırakamam. gidiyoruz" evet gideceğiz ama nasıl cebimden telefonu çıkarıp liam'ı aradım. olanları hızla anlattıktan sonra telefonu kapattım. Elimle kanayan yere baskı uyguluyordum.
" louis beni bırakma. dayan lütfen yalvarırım liam gelmek üzere." elini kaldırıp sağ yanağımı kavradı.
" bir şey olur-sa kendine zarar verme"
" böyle konuşma! Liam lanet olsun gel artık!"
" harold ban-a söz ver" başımı hayır anlamında salladım.
" sensiz yaşayabileceğimi nasıl düşünürsün! Herşey geçecek, iyi olacaksın" dedim kanlı elini öperek. acıyla gülümsedi.
" iyi ki hayatıma girdin, sevgilim. beni mutlu ettiğin için--"
" bana veda etme" çığlık atarak ağlıyordum. Liam hangi cehennemdesin hadi!
" üzgünüm... Seni seviy-orum Hary"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bad Romance || Larry Stylinson
FanfictionLouis harry kadar cesur olup aşkları için savaşabilecek mi??