Kaç saattir yatakdaydım hiçbir fikrim yoktu, kaç saatir aklımda dönen şeyleri unutmaya çalışıyordum, kaç saattir burnumu dolduran kokusunu görmemezlikten gelmeye çalışıyordum..
Onun artık iyi olduğunu düşünerek yanına gitmiştim, aşağıdaki kızlardan biri gibi davranmıştım bu eve girmek için ama beklediğim son bu değildi.
Beklediğim son aslında benim de o kızlardan biri olduğumu hatırlatması değildi.
Ben aslıda o kızlardan daha kötü bir haldeydim, onlar az önce aşağıdayken ne olduklarını biliyorlardı ama ben onlar gibi olmamın rol olduğunu sanıyordum.
Rol değildi, onlardan hiçbir farkım yoktu, o bana göstermişti bunu.Odasına girdiğimde beni görünce bana sarılacak, beni orada isteyerek bırakmadığını söyleyecek sanıyordum ama tek söylediği, "Bedenini özlemiştim." olmuştu ardından beni zorla yatağa sokmuş ve onunla geçirdiğim ilk zamanlarda ki haline dönmüştü.
Bir de benim babam gibi katil olduğumu söylemişti.
Babam bir askeri öldürmüştü ve bunun için öldürülmüştü, bu doğru muydu?
Onlar tüm şehri öldürürken sorun yoktu ama babamın öldürdüğü bir asker çok büyük bir sorundu.Ben henüz katil değildim ama yakında olacaktım, kendi bedenimin katili.
Ayağa kalkmaya çalıştığımda kelimeleri zihnimde tekrarlandı.
"Çok güzel bir doğum günü hediyesi oldun."Bacaklarımı birbirine yaklaştıramadığım için yüzümü buruşturdum yine de temizlenmek için zorla da olsa kalktım.
Beni bu hale getirince eline ne geçmişti?
Çok mu mutlu olmuştu?Ama ağzından önemli bir bilgi daha çıkmıştı, emirleri o vermiyordu.
Emirleri babası Clay Horace veriyordu.
O sadece emirleri uygulayandı, asker olmayı hiç istemediği gibi komutan olmayı da hiç istememişti.Bunca insanın öldürülmesini isteyen Clay Horace'dı. Tabii onun da üstünde kişiler vardı ama Başkanın özellikle babamın öldürülmesini isteyeceğini sanmıyordum.
Banyoya girdiğimde bacaklarımın ağrısını geçirecek bir şey arıyordum.
Dolapları karıştırmaya başladığımda dolapların boş olduğunu gördüm, Bayan Fiona burada olsaydı bu dolapların hepsi toka ve kozmetik dolu olurdu.
Dolabı kapattıktan sonra gözüme bir kağıt çarptı, dolabı tekrar açtım ve kağıda uzandım.Merhamet -H
Kağıt elimden düştüğünde bir şey çaktırmamak adına aldım ve tüm soğukkanlılığımla tekrar aldığım yere koydum.
Bunun babamla bir alakası var mıydı? Sanmıyordum.Bacağımı zorla kaldırarak küvete girdim ve bir an önce ölmeyi diledim yoksa hayat bu haliyle çekilecek çile değildi.
-
Dolabının köşesinde ki kıyafetlerimden aldım ve bacaklarım dolayısıyla yavaş yavaş giydim.
Yanındaki fermuarı çekerken kapının açılması bir oldu.Harry gelmişti.
"Bay Styles." dedim ilk günlerde ki gibi başımı eğerek. "Eve gidebilir miyim?"
"Hayır." dedi hiç düşünmeden, yanıma gelip büyük ellerini belime koydu, başımı hala kaldırmamıştım.
Saçlarımı sırtıma doğru itti ve dudaklarını boynuma bastırdı, dişlerini boynuma geçirdiğinde onu itmek istemiştim.
Bir elini belimden kalçalarıma indirdi ve sert bir şekilde sıktı, dişlediğim dudağımla bunun bitmesini bekliyordum.
Ben sadece onun birkaç gün önceki haline dönmesini istiyordum, ne değistirmiş olabilirdi ki o günleri?Ne yapmış olabilirdim onu bu kadar sinirlendirecek?
"Sanıyorum ki artık eve gitmediğinde neden gitmediğini merak edecek kimsen yok."
Sözleri üzerine ağlamamak adına gözlerimi sımsıkı yumdum.
Neden böyle davranıyordu?"Bunun için kıyafetlerini çıkarıp tekrar yatağa gir."
--
BABA HARRY ÇOK DEĞİŞTİ AMA NEDENNN??
BÖLÜM GEÇ GELDİ ÜZGÜNÜM AMA TATİLDİ HASTALIKTI DERKEN GEBERDİM, BİR KAÇ GÜN ÖNCEYE KADAR ÖLÜDEN FARKSIZDIM ZATEN, KISAYDI BİLİYORUM AMA ESKİ DÜZENİME DÖNÜYORUM İNŞALLAH YANİ İKİ GÜNE FALAN GELİR BÖLÜM KXMSAKSMJS
VICTORY DİYE HİKAYEM VAR LÜTFEN BAKIN, PİŞMAN OLMAYACAKSINIZ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Million Reasons
FanfictionYaşam, riske girenlere, neredeyse ölümün kenarında yaşayanlara gelir.