TO MARRY

#Hayaller#

Gördüğüm kabusla hızla yataktan kalkarken yanımdaki beden de benimle kalkmıştı.

- Taehyung..

Boğuk sesiyle ismimi söylediğinde ona doğru dönmüş yaşlı gözlerimle kollarımı beline dolamıştım. Derin bir nefes aldığını başımı koyduğum göğsünün inip kalkmasıyla anlarken gördüğüm kabusu bile hatırlamıyordum. Biraz da olsa sakinleştikten sonra başımı yasladığım göğsünden kaldırıp ona bakmıştım. Uykulu gözlerle bana bakarken aslında fazlasıyla ayık duruyordu. Ağlamam yeni durmuş yaşlı gözlerimi ona çevirmiştim. Tek elini yanağıma koyarken diğer eliyle sırtımı okşayarak beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

- Sana su getireceğim..

Oturuşumu dikleştirip ondan ayrıldığımda ayağa kalkıp yatağın yanından sürahiyi alarak bana dönmüştü.

- Bu bitmiş hemen doldurup geliyorum.

Uslu bir çocuk gibi kafamı salladığımda eğilip yanağımı öperek okşamıştı. Ardından odadan çıkıp kapıyı açık bırakarak gözden kaybolmuştu. Karanlık odada etrafıma bakarken ürpertici bir ses duymamla kafamı saniyesinde kapıya çevirdim. Aşağıdan geliyordu. Jungkook'un sesi değildi ama giderek artıyor ve sanki acı çekiyordu. Yerimden doğrulup temkinli adımlarla odadan çıkarak merdivenlere yöneldim. Nefeslerim derinleşirken aldığım her nefes bana yetmiyordu sanki.

Salonda birşey görememiş mutfağa yönelmiştim. Yükselen korkumla baş etmek ister gibi dudağımı ısırıyor ve sürekli yalıyordum.

Mutfağa girdiğimde gördüğüm yüzlerle şaşkınlıkla gözlerim açıldı. İçeride birçok kişi vardı , kızıl saçlı kız bile , hani şu bana kötü bakışlar atan..

- Taehyung.

Duyduğum tanıdık sesle o tarafa dönerken Hoseok , müzik çalmamasına rağmen gürültü olduğu için kulağıma eğilerek :

- Neden bu kadar şaşkınsın ?

Sorusunu boşverip bende kulağına eğilerek sorumu yöneltmiştim:

- Ne zaman geldiniz?

- Hiç gitmedik ki?

Anlamayan bakışlarla ona bakarken tekrar konuştu:

- Jungkookla mutlu olacağını mı sanıyorsun? Taehyung cidden çok safsın herkesi kendin gibi sanıyorsun.

söyledikleri kafamı karıştırırken gürültülü ortam birden sessizleşmiş herkesin bizi duymasına neden olmuştu.

- Jungkook senin acıların için ne yapabilir ki?

cevap vermediğimde devam etti:

- Jungkook şu an sana acıdığı için ya da zorunda olduğu için senin yanında..

- Senin daha bilmediğin o kadar çok şey var ki daha ailen bile senden birşeyler saklarken onun kollarında nasıl mutlu olmayı bekliyorsun?