Valuable Wings |Vkook

20¤Kanatlar...

Selamlar...!!!
Artık birşeyleri açıklağa çıkaralım dedim..
İyi okumalar!!

###

Taehyung nereye gittiklerini bilmeden Jungkook ile beraber yola çıkmışlardı. Onu doktoruna götüreceğini ve hatırlamadığı şeyler varsa hatırlatacağını söylemişti.

Ama bir sıkıntı vardı. Taehyung herşeyi biliyordu. Jungkook'u kırmamak için onunla beraber gitmeye karar verdi.

"İşte burası. Tam saatinde geldik."
İçeriye doğru girdiğimizde burada bir gariplik sezmiştim.

Masada olan kadının yanına gidip gitmek için izin istedi Jungkook. Kadın başıyla onaylayıp içeriyi gösterdi.

İçeriye girdiğimizde gördüğüm yüzle olduğum yere çakıldım.

"Taehyung ne oldu? Bir sıkıntı mı var?"

Gözlerimi açıp kapattığımda da masada oturan kişi de şaşkınlıkla ayağa kalktı.

Jung Hoseok? Bu o mu!

"Merhaba Jungkook. Hoşgeldiniz."

Masaya doğru gidip oturduk.

"Jungkook. Arkadaşınla yanlız konuşabilir miyim?"

Jungkook tereddüt ile Hoseok'a baktı.

"Sadece onu tanımaya çalışacağım."

"Merak etme Taehyung. İyi olacaksın..."

Bakışları garip bir şekilde dışarı çıktı.

"Hoseok..."

"Taehyung..."

Derin nefes alıp ona baktım.

"Burada ne işin var. Kanatların nerede Taehyung?"

"Babam..."

Hoseok derin nefes alıp bana baktı.

"Baban yıllardır size az çektirmedi. Yaptıklarının bedelini ödemeli."

"Biliyorum Hoseok ama keşke dünyayı seçmeseydin. Neden bunu yaptın?"

Hoseok değişen konu ile ellerini avuçladı.

"Seviyorum Taehyung."

Bundan sonrasına diyecek birşey yoktu. Kelimelerin bittiği yer burasıydı.

"Babam yakın zamanda büyük bir savaş başlatacak. Dikkatli olmalısınız."

Hoseok'un yüz ifadesi bir anda değişmişti.

"Sırf basit bir melez için bunu yapıyor. Aylardır Jungkook'u korudum. Elimden geldiği kadar. Ama sadece melez. "

Başımla onayladım.

"Bu işte bir iş var Hoseok..."

"Annem hazırlıklara başladı. Her an herşey olabilir. Tamam mı?"

Başıyla onayladı.

"Peki Jungkook?"

Sorduğu soru ile afalladım.

Açıkçası bu konu hakkında hiçbirşeyden emin değildim.

Eve doğru giderken Jungkook merakla bir daha sordu.

"Ne konuştunuz? Başka birşeyler hatırlıyor musun?"

'Onu sonuna kadar koruyacağım Hoseok. Emin olabilirsin.'

Hoseok bizim dünyamız yerine insanların dünyasını seçmişti.

Bunu sevgi için yapmıştı. Önceden çok saçma gelsede şu an herşey daha mantıklıydı...

"Sadeve tanıştık. Ve başıma gelenleri konuştuk Kookie."

Jungkook istediği cevabı alamayınca surat astı.

Yer aniden sallanmaya başlayınca dengemi kaybettim ve Jungkook'a döndüm.

Sırtıma giren ağrıyla kanatlarımın yeniden çıkışına şahit oluyordum.

Acıyla yere doğru düştüm. Yerdeki kumu sıkmaya başladım. Gözlerim doluyordu.

"Taehyung! TAEHYUNG !! İyi misin?"

-beyazlar unutmayalım...-

Kanatlarımın anı çıkışı ile Jungkook yalpalayarak geriye doğru düştü.

Nefes nefese kaldığım gibi derin nefesler alıyordum. Her yerim ter içinde kalmıştı.

"Sen?"

Sözlerini bitiremeden kollarıma bir tüymüş gibi düştü. Ani hareketle tuttum. Ve etrafı gözledim.

"Lanet olsun..."

°°°

Gençler Hai.

Artık başlıyoruz. Cidden başlıyoruz...
Umarım beğenmişsinizdir.
#Ąngel