🌼Bölüm 31 "İhânet"🌼

109 10 25
                                    

'Canımızdan çok sevdiklerimiz acıtmadı mı zaten hep şu canımızı...'

🍁🍁🍁

Kapıyı anahtarımla açıp eve daldım. Ne yorucu bir gündü öyle.

"Beste sen misin kızım?"

Annemin sorusuna görmese bile göz devirerek "Evet!" dedim. Sanki başkası anahtarla eve gircek ya. Kenarda duran terliklerimi alarak ayağıma geçirirken annem sorusunu yine yöneltti.

"Geldin mi?"

"Hayır!" dedim salona giriş yaparak. Kapıdan girmemle karnıma gelen terlik bjr oldu. Ağzımdan çığlık koparken hiç istifini bozmadan dizisini izleyen anneme baktım.

"Her anne gibi olmak zorunda mısın? Farklı olsana. Mesela farklı olmaya, şu terlik atma işini bırakmakla başlayabilirsin?" dedim ve yanına oturdum. Tabaktaki erikten bjr tane aldım ve ağzıma attım.

"Anneyle dalga geçilmez!" dedi ve dizinin reklama girmesiyle yan döndü.

"Beste, ben senin mürvetini ne zaman görcem kızım?" dedi elindeki elmayı dilimlerken.
Valla benim şu aralar hiç evlenmeye niyetim yoktu.

"Dur bakalım anne daha yaşın kaç senin?" dedim eriğin çekirdeğini ağzımdan çıkarıp elma kabuklarının olduğu kaba attım ve yerini yeni eriğe bıraktım.

"Bak Muzaffer teyze-" demesiyle lafımı kahkahası böldü. Muzaffer?

"Bak geliyor terlik?" demesiyle dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Muzaffer teyzenin yiğeni varmış. Mühendis?" dedi sorarca. Yani bu konuşmaların nere gitceği belli.

"Anne ya ben gidiyom!" dedim ayağa kalkarak. Annem bileğimden tutarak sertçe yerime oturmamı sağladı. Bu konularda hep böyle yapardım ve bir şey demezdi. Bu sefer fena ciddi.

"Anne n'oluyor ya?" dedim kaşlarım çatık.

"Sözümü kesmeden dinle?" dedi ve dilimlediği elmayı elime tutuşturdu. Çekirdeği tekrar kaba koydum ve elmayı yemeye başladım. Akşam akşam yemekten önce meyve yiyen insanlarız biz.

"Çocuk mühendis. Okumuş. İyi çocuk. Yakışıklı. Tertipli. Çalışkan. " dedi her kelimenin üzerine baskı uygulayarak.

"Vay be! Analar neler doğuruyor!" dedim karşıya bakarak.

"Beste?"

"Of anne ya! Valla daraldım. Sen bu evlilik konuşmalarını açmaya devam ettikçe daha çok daralıyorum!" dedim ve kapıya doğru koştum. Arkamdan gelen terlik ile kaşlarım çatıldı.

"Bana ne evlenmiycem, bana ne!" dedim ve merdivenlerden odama koştum.

🍁🍁🍁

Telefonumdan çıkan ses kulağımı tırmalarken tek gôzümü açarak komidinin üzerindeki telefona uzandım. Gözüm kapalı telefona dokunarak kulağıma götürdüm.

"Hı?" dedim uykulu sesimle. Ses gelmeyince gözlerim hafif aralandı.

"Ne var?" dedim bu sefer kaşlarım çatılırken. Cevap yine gelmedi. Sabah sabah uğraştığım şeylere ya. Bende böyle mi sınanıyorum Allah'ım?

"Hangi şuursuzsun lan? Beni uykumdan uyandıracak kadar gereksiz olamazsın?" dedim doğrularak. Ses yine gelmeyince dişlerimi sıktım.

"Ömer bak sensen feci gebertirim seni?" dedim de ben niye ekrana bakmıyom ya. Kulağımdan çekerek ekrana baktım. Duvar kağıdımı görmemle telefonu uzaklaştırarak gözlerimi kısarak baktım bu sefer. Ciddi misin? Zaten salaklık bende. Niye alarmın sesiyle arama melodisini aynı müzik yaptıysam. Yok yok. Ben hiç akıllanmıycam.

Mucize "Umutlarım Sende Saklı" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin