BÖLÜM 7: KARDEŞİME İYİ GELECEK TEK ŞEY SENSİN

285 21 1
                                    


BÖLÜM-7

Azra mesajı görünce haliyle sinirlenmişti. Kızlar cevap verip derdinin ne olduğunu sormasını istiyorlardı ama Azra keyfinin kaçmasını istemiyordu bu yüzden cevap vermemeyi tercih etti. Belki de Ali mesaj attırıyor diye düşündü ya da Ali kendisi atıyordu mesajları.. çünkü bunların ne yapacağı belli olmazdı.

Mesajı görüldü yapıp bıraktı. Neyse ki tekrar mesaj gelmemişti.

Kızlar filmlerini bitirip, bol yağlı cipsleri yiyip kolalarını da içtikten sonra uyumaya karar verdiler. Neredeyse sabah olacaktı.

Ertesi gün hafta sonu olmasına rağmen Azra yine sabahın köründe uyanmıştı. Her gün alıştığı için sabahın köründe kalkmaya ondan mıdır nedir bilinmez ama neden hafta sonu bile erkenden uyandığına oda anlam veremiyordu. Kızlar öğlene kadar uyanmazlardı. Azra laptopunu açıp film falan izlemeye karar verdi.

Ama nedense kendini bir anda Ali'nin profiline bakarken buldu. Sanırım onun resmini görmek onu unutması için hiç yardımcı olmasada ona yinede iyi geliyordu. İlk defa Ali'nin resmini dikkatlice inceledi.

Gözleri oldukça iri ve siyahtı... Azra 'çok derin bakıyor' diye düşündü. Sanki aklında devamlı bir şey varmış gibi. Saçları ve sakalları da simsiyahtı. Birde nedense devamlı siyah t-shirt giyiyordu. Kış ayında olmalarına rağmen! Kısacası her şeyi siyahtı. Neden hep siyah diye düşündü Azra.. aslında onunla ilgili merak ettiği daha çok şey vardı ama hiçbir zaman bunları soramayacağını hatırladı.

'Birde zengin züppeliğini her fotoğrafta belli ediyor ukala masanın üstünde sigara, telefon ve arabanın anahtarları!' diye kendi kendine söyleniyordu Azra.

Ama bunları bir kenara atıp Ali'nin onu en çok kendisine çektiği noktayı düşündü.. yani elindeki tesbihi. Her gördüğünde elinde daima tesbihi olurdu. Belki bi tesbih koleksiyonu bile olabilir diye düşündü.

Azra tesbih'in herkese yakışmadığını hatta çoğu erkeğin kro olduğunu ama yakışan erkeklerinde çok karizmatik olduğunu düşünür. Ali'ye tesbih tanıdığı herkesten daha da çok yakışıyordu sanki. Ona böyle kro gibi değil de oldukça sert bir hava katıyordu. Daha önce hiç kimsede görmediği bir hava! Tam da Azra'nın istediği gibi.

Azra 'neler düşünüyorsun kızım böyle kendine gel!' diye odanın içerisinde tekrar kendi kendine konuşmaya başlamıştı. En sonunda kalkıp kahvaltı hazırlamaya karar verdi.

Hava bugün çok güzeldi sanki yazdan kalmış gibi. Bu yüzden kahvaltıyı bahçeye hazırlıyordu. Kızlar görünce bayram edeceklerdi. En son omleti de kırıp masaya götürürken kızlara seslendi.

-'Hadi uyanın artık uykucular öğlen oldu neredeyse! Bu güzel havayı uyuyarak ziyan etmenize asla izin vermem.'

İlayda hemen elini yüzünü yıkayıp masadaki yerine kurulmuştu bile.

'Oooo kanka ellerine sağlık döktürmüşsün.'

-'Afiyet olsun da Ahsen uyanmadı mı?'

'Valla ben aşağı inerken tekrar seslendim ama hiç kalkacak gibi değildi.'

Azra yukarı çıkıp bakmaya karar verdi.

Azra odaya girdiğinde Ahsen yorganı kafasına kadar çekip 'Biraz daha uyuyacağım.' dedi.

-'Olmaz öyle kalk hadi. Hem hava çok güzel bir şeyler yaparız.. hatta en çok sevdiğimiz şeyi.'

'Neymiş o?'

-'Alışveriş!'

Ahsen anında yataktan fırlayıp banyoya koşmuştu.

Kızlar kahvaltı yaptıkları sırada İlayda ve Ahsen'in sınıf arkadaşları Erol aradı. Erol çok yakın arkadaşlarıydı. Bi dertleri, sıkıntıları falan olduğunda hep birbirlerini ararlardı. İzmir'in kızlara kazandırdığı kardeşleri desek yalan olmazdı.

GİZEMLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin