Günün son ışıkları açık olan pencereden odasına dolan Lisa , okuduğu sayfada beğendiği bir kaç cümlenin altını çizdi. Böylece bir gün kitabı tekrar okuduğunda karşılaşmak için onları işaretlemiş oldu.
"Bir gün herkesi aynı anda terk edeceksiniz. İnsanlar arasında buna ölüm deniyor. Kabul etmesi zor olan en baki gerçektir ölüm. Kimsenin başına gelmesini istemeyeceği kesin yazıdır."
Başını kaldırdı ve sönmek üzere olan ateşi anımsatan rengi ile duvarları yalayan güneş ışığında okuduğu cümlenin anlamını düşündü. Herkes yaşadığı hayatta bir şeyler için savaşıyordu. Ama kimse ölüm ile çarpışacak kadar cesur değildi. İntihar denilen vazgeçiş kişinin hayatı boyunca en korkak davrandığı yerdi Lisa' ya göre. Zamanında kendisi de korkaklık ederek bu seçeneği düşünmüştü. Ama kendini gerçek manada tanıdığı an bunun çok komik olduğuna karar verdi. Çünkü intihar etmek demek, insanın hayata "Sen kazandın. Ben burası için fazla basittim." deme şekliydi.
Bir süre daha rengi giderek koyuya çalan duvarla baktı. Günün bu saatleri hem huzurlu hissetmesini sağlıyor hem de süresi belli ömründe bir günü daha tükettiğini hatırlatarak telaşa kapılmasına neden oluyordu.
Masasında duran meyve suyundan bir yudum içti. Sıcaklık güneşin batması nedeniyle biraz olsun azalmıştı. Akşamın ilk saatleri anılarda yolculuğuna çıkmak için ideal ortam yaratıyordu. Telefonu çalana kadar kendi zihninin derinlerinde yüzmekle meşguldü.
En çok konuşmak istediği insanın aramasını heyecan ile cevapladı. Onunla konuşabimenin verdiği bu çocuksu tepkinin bir gün son bulup bulmayacağını düşündü.
"Alo?"
"Merhaba. Ben Hyungwon. Louis'in Yeri'nde barmenlik yapıyorum. Arkadaşınızın en çok arananlar listesinde olduğunuz için sizi aradım."
"Neler oluyor?"
"Kendisi içkiyi fazla kaçırdı ve sızdı. Gelip onu alabilir misiniz?"
"Ne ? Bir dakika. Onun benim arkadaşım olduğuna emin misiniz. Yani Jennie bir barda sızıp kalacak bir kız değil. "
"Sizi onun telefonundan arıyorum. Hem kendisi de adının Jennie olduğunu söyledi. Hah bir de , Hwang denen kızın gelip onu alacağını sayıklıyordu. "
"Affedersiniz. Ben bir an şaşkınlıktan saçmaladım. Siz ona göz kulak olun lütfen. En kısa sürede oraya geliyorum."
Telefonu kapattığı gibi ayaklandı ve cüzdanını yanına alarak evden çıktı. Taksi beklemek ile vakit kaybetmemek içinin annesinin ona hazırlattığı arabaya bindi ve şoföre mekanın adını söyledi. Jennie 'yi sızdığı bardan alıp evine götürmek bu akşam için planlayabileceği en son şeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Secret || Jenlisa
FanfictionBir bilmecem var Jennie.Duymak ister misin? Rüzgara karşı terleyebilir misin Yıldızlı bir gecede ıslanabilir misin Eğer sana ayakkabımı ödünç versem Benim izlerime basmadan yürüyebilir misin? **** En güçlü ruhlar , en büyük acılara sahip ol...