Masanın üzerinde duran paketten bir adet ıslak mendil aldı ve sol göz kapağına bulaşan rimel izini sildi. Ardından paketi çantasının küçük gözüne atıp fermuarını kapattı.Kapının arkasındaki askıdan kot ceketini de alarak odasından çıktı.
Jennie kendisine aceleyle bir sandviç hazırlarken henüz alarmının çalmasına 43 dakika vardı.Tüm gece zihninde dolaşan kopuk sahneler yüzünden doğru düzgün uyuyamamıştı. Güneşi gördüğü ilk an , alarmının çalmasını beklemeden yataktan kalktı ve hazırlanmaya başladı.Ne yapacağını bilmese de nereye gideceğini biliyordu.
Annesi her zaman olduğu gibi işten eve geç bir saatte dönmüştü. Jennie gece odasının kapısının açıldığını ardından annesinin uğrayıp yanağına bir öpücük kondurduğunu hissetmişti. Her ne kadar o sıra uyumuyor olsa da öyle davranmıştı. Annesine tüm 'bilmece' olayından bahsetmek isterdi ancak fazlasıyla yorgun olacağını biliyordu. Onu telaşlandırmak istemiyordu .Bir süre daha sessiz kalmayı tercih etmişti.
İçerisine marul , kaşar peyniri , salam ve domates koyduğu sandviçini streç filme sararak çantasına koydu ve evden dışarı çıktı.
Bileğindeki örgü kordonlu saati tam 7:12 yi gösteriyordu. İlk dersin başlamasına 1 saat 18 dakika var demekti yani eğer yeterince hızlı yürürse işini halledip derse zamanında girebilirdi. Mavi kulaklıklarını her iki kulağını yerleştirip son zamanlarda favorisi olan şarkıyı dinlemeye başladı (Medya).
*Bazen nefret ediyorum, yarattığım hayattan
Her şey hep yanlış gidiyor
Yavaş yavaş açılmaya başlayan kafelerin önünden geçti ve tempolu adımlarla yürümeye devam etti.
*İlerliyorum , ama kaçamıyorum
Yoluma çıkan her şey
Tatlı zamanını alarak bana dadanıyorKarşıdan karşıya geçerken kendisine çarpan adam yüzünden çantasının askısı kolundan kaydı. Sinirlenmemeye çalışarak onu düzeltti ve yoluna devam etti.
*Direniyorum, sis içinde kayboldum
Ömrümün sonuna kadar hayatla savaşıyorumYavaş yavaş burnuna gelen tuzlu koku ile yaklaştığını anladı. Sabahın bu saatinde hafifçe esen rüzgar serindi ve Jennie' nin dalgalı saçları rüzgarla dağılıyordu.
*Ve sen çok alaycısın, Narsist Yamyam
Kendimi ölümden geri getirmeliyimKaldırımdaki son adımını attıktan sonra sahil şeridi boydan boya kaplayan kumların üzerine doğru döndü. Gün doğalı çok fazla zaman olmamıştı bu yüzden denizin üzerinde muhteşem bir kızıllık vardı. Hafifçe esen rüzgar hemen sol taraftaki ormanın çam kokusunu deniz kokusu ile harmanlayarak getiriyordu burnuna. Elini cebine attı ve müzik çalarını durdurdu.
İstemsizce gözlerini kapattı ve sadece hissetti. Gerçek huzura sahipmiş gibi hissetti. Onu yıllardır köşeye kıstıran her şeyden saklanıyormuş gibi hissetti.
Özgürmüş gibi hissetti.
Ardından gözlerini açtı ve başını ormana doğru çevirdi. Yüzleşmek zorunda kalacağı bir sonraki sırrı bu ormanın içinde bir yerde saklanıyor ve Jennie ' ye başka bir yıkım yaratmak için zamanını bekliyordu.
Henüz ip uçlarını okumamıştı ama son bilmecenin açıkça tarif ettiği yer burasıydı. Zamanı gelmese de sadece göz atmak için adımlamaya başladı Doğu Ormanı' nın denize bakan tarafında. Kısa bir mesafeyi öylece yürüyüp etrafa bakındı, büyüleyici manzaranın bir kaç fotoğrafını çekti telefonuyla . Gözüne çarpan tuhaf bir şey olmayınca da ters istikamete çevirdi yönünü.
Henüz kendisinden başka kimsenin yürümediği sahil yoluna ayak izlerini bırakıp tekrar kaldırım taşlarına ulaştığında , daha önce kapıldığı o rahatsız edici duyguyu hissetti.
Takip edilme hissi.
Refleks bir tepki ile başını ormana doğru çevirdi.
Gözleri görebildiği ağaçlık alanı tararken orada kimsenin olmadığını fark etti. Uykusuzluktan dolayı böyle hissettiğine karar veren Jennie , tam geri dönecekken onu gördü.
Ormanın denize bakan tarafında , yabani güllerin ile çam ağaçlarının birleştiği yerde uzun boylu ,sarı saçlı , yüzünde maskesi olan bir kız tıpkı Jennie nin ona baktığı gibi kendisine bakıyordu.
Başta kızın sabah koşusu için buraya gelmiş olabileceğini düşündü . Ancak bu neden maske taktığını açıklamıyordu. Ünlü biri olabilir miydi ? Hayır, ünlü biri olsaydı fark edildiği an saklanmaya çalışırdı. Ama bu kız doğrudan ona bakıyordu . Belki de hava kirliliği nedeni ile maske takmış- oh hayır, bulunduğu yer şehrin en temiz havasına sahip olan bir ormandı. Peki bu kız neden oradaydı? Neden kendisine bakıyordu? Kim olabilirdi ? Yanına gidip konuşmalı mı yoksa koşup uzaklaşmalı mıydı?
Jennie henüz ne yapacağına karar vermemişken , kızın cebinden bir şey çıkardığını gördü. İyice bakınca kızın telefonuna bir şeyler yazdığını fark etti.
Pür dikkat kızı izliyorken kendi telefonunun cebinden titreştiğini hissetti. Yanıp sönen bildirim ekranında '1 yeni mesaj ' yazıyordu. Heyecan ile mavi kutucuğun üzerine tıkladı ve mesajı okudu :
1 yeni mesaj :
Gönderen : Hwang
Tanıştığımıza memnun oldun mu Jennie?
Ben oldum .
Artık oyunumuz için daha heyecanlı olduğunu görüyorum. Oldukça güzel bir gelişme .Ama unutma , her şeyin bir zamanı ve birde kuralı var. Sabırlı olman gerekiyor.
Bu arada dersinin başlamasına 27 dakika kaldı, geç kalma Jennie.
Tekrar memnun oldum .
İyi günler :)
Mesajı okur okumaz kafasını kaldırıp az önce baktığı noktaya baktı. Ancak az önce Hwang ' ın olduğu yerde artık kimse yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Secret || Jenlisa
FanficBir bilmecem var Jennie.Duymak ister misin? Rüzgara karşı terleyebilir misin Yıldızlı bir gecede ıslanabilir misin Eğer sana ayakkabımı ödünç versem Benim izlerime basmadan yürüyebilir misin? **** En güçlü ruhlar , en büyük acılara sahip ol...